☔ Istiklal Marşı Okumanın Püf Noktaları
Ebedi, yurdumun üstünde benim inlemeli. O zaman vecd ile bin secde eder — varsa — taşım; Her cerihamda, İlahi, boşanıp kanlı yaşım, Fışkırır ruh-i mücerred gibi yerden na’şım! O zaman yükselerek Arş’a değer, belki, başım. Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal! Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.
Plyf. Bir amaca yönelik yargıları içeren cümlelere amaç-sonuç cümlesi denir. "Hangi amaçla?" sorusunun fiile yöneltilmesiyle amaç-sonuç ilişkisi bulunur. Amaç; insanların yerine getirmek istedikleri düşünceye denir. "İçin" edatı başta olmak üzere "diye, üzere..." edatları amaç-sonuç ilişkisini bağlayan sözcüklerdir. Amaç-sonuç ilişkisi olan cümleler, amaç-sonuç cümlesi olarak adlandırılır. Püf noktası "İçin"in olduğu yere "amacıyla" sözcüğü getirilebilen cümleler genellikle "amaç-sonuç ilişkisi" olan cümlelerdir. Cümlede "için" edatı yoksa cümleyi "için" edatının olabileceği şekle dönüştürdükten sonra bu sözcüğün yerine "amacıyla" sözcüğünü getirmeliyiz. Cümlede anlamsal ve şekilsel bütünlük sağlanırsa cümle, amaç-sonuç cümlesi; sağlanmazsa büyük bir ihtimalle neden-sonuç cümlesidir. Amaç-Sonuç Cümleleri ile İlgili Açıklamalı Örnek Cümleler Örnek 1Öğretmenle görüşmek için okula gitti. Cümlede "için" edatının olduğu yere "amacıyla" sözü getirebilir. Yani cümle "Öğretmenle görüşmek amacıyla okula gitti." şekline dönüşebilmektedir. Cümlede şekilsel ve anlamsal bütünlük korunduğundan cümle, amaç-sonuç ilişkisi olan bir 2Okula gelmediği için yok yazılmış. Cümlede "için" edatının olduğu yere "amacıyla" sözcüğünü getirdiğimizde cümle anlamsız olmaktadır. Yani "Okula gelmediği amacıyla yok yazılmış." şeklinde olur ki cümle, anlamsal ve şekilsel açıdan bozuk bir cümle olur. Öyleyse burada amaç-sonuç ilişkisi değil neden-sonuç ilişkisi vardır. Not Amaç-sonuç ilişkisi olan cümlelerde amaç henüz gerçekleşmemiştir. Neden-sonuç ilişkisi olan cümlelerde ise neden gerçekleşmiştir. Örnek 1İşe gitmediği için işten atılmış. Yukarıdaki cümle bir neden-sonuç cümlesidir. Cümlenin neden-sonuç cümlesi olduğunu gösteren iki önemli ipucu vardır. Birincisi, yukarıdaki açıklamada da değinildiği gibi "neden" zamansal olarak gerçekleşmiş, geçmişte kalmıştır. Yani "işe gitmediği için" kısmı. Neden-sonuç cümlesi olduğunu gösteren ikinci ölçüt ise "için" edatının olduğu yere "amacıyla" sözcüğünün gelmemesidir. Öyleyse cümlede amaç-sonuç ilişkisi değil neden-sonuç ilişkisi vardır. Örnek 2İşe gitmek için yola "amaç-sonuç ilişkisi" vardır. Amaç-sonuç cümlesi olduğunu gösteren birinci ölçüt "amaç" kısmının henüz gerçekleşmemiş olmasıdır. Yani amaç kısmını oluşturan "işe gitmek" henüz gerçekleşmemiştir. İkinci ölçüt ise "için" edatının olduğu yere "amacıyla" sözcüğünün gelebilmesidir. Yani "İşe gitmek amacıyla yola çıktı." şeklinde bir cümle ile karşılaşırız ki cümle, her açıdan doğru bir cümledir. Öyleyse burada amaç-sonuç ilişkisi 3Ders anlatmak için ayağa kalktı. Cümlede yükleme "hangi amaçla ayağa kalktı?" sorusunu yönelttiğimizde "ders anlatmak için" cevabını alırız. "İçin" edatı ipucudur. Cümlede yer alan "için" edatı yerine "amacıyla" getirilebildiği için cümlede amaç-sonuç ilişkisi vardır. Cümleyi bu haliyle yazdığımızda cümle "Ders anlatmak amacıyla ayağa kalktı." şeklinde olur. Bu da gerek anlamsal gerekse şekilsel olarak doğru bir cümledir. Örnek 4Zengin olmak için sürekli çalışıyordu. Daha zengin olmamıştır. Amaç-sonuç ilişkisi olan cümlelerde amacın gerçekleşmemiş olması önemli bir ölçüttür. "İçin" edatının olduğu yere "amacıyla" sözcüğü getirilebildiği için cümle, amaç-sonuç ilişkisi olan bir cümledir. Cümleyi yazacak olursak "Zengin olmak amacıyla sürekli çalışıyordu." şeklinde olur. Örnek 5Annesini görmek için İstanbul'a gitmiş. "Annesini görmek" cümlenin amaç; "İstanbul'a gitmek" ise sonuç kısmıdır. Bağlantının olduğu yere yani "için" edatının yerine "amacıyla" gelebildiği için cümle, amaç-sonuç cümlesidir. Örnek 6Sınavda başarılı olayım diye bu yazıyı okuyor. Cümle, amaç-sonuç ilişkisi taşıyan bir cümledir. Burada öncelikle "diye" edatının "için" edatına dönüştürülmesi gerekir. Bu şekilde cümle şöyle olur "Sınavda başarılı olmak için bu yazıyı okuyor." Daha sonra "için" edatı yerine "amacıyla" sözcüğünü getirmeliyiz. Yani cümle; "Sınavda başarılı olmak amacıyla bu yazıyı okuyor." şeklini alır ki bu da anlam ve şekilsel bakımdan doğru bir cümledir. Örnek 7Teşekkür almak için son yazılılara daha çok çalıştı. "Teşekkür almak amacıyla son yazılılara daha çok çalıştı." şekline dönüştürdüğümüzde cümledeki anlam bozulmadığı için cümle, amaç-sonuç ilişkisi olan bir cümledir. "Teşekkür almak" amaç; "yazılılara daha çok çalışmak" ise sonuçtur. Örnek 8Çeklerini ödemek için arabasını amaç-sonuç ilişkisi vardır. Amaç kısmı "çeklerini ödemek"; sonuç kısmı ise "arabasını satmak"tır. "İçin" edatı yerine "amacıyla" gelebildiği için cümle, amaç-sonuç cümlesidir. Not Amaç-sonuç ilişkisi olan cümlelerde bazen bir sonucun birden fazla amacı; bir amacın da birden fazla sonucu olabilir. Örnek 1 Amcasını ziyaret etmek ve bir iş görüşmesi yapmak için İstanbul'a "amcasını ziyaret etmek" ve "iş görüşmesi yapmak" amaç-sonuç ilişkisinin amaç kısımlarıdır. Yani iki amaç vardır. Sonuç ise tektir. "İstanbul'a gitme" kısmıdır. Örnek 2 Sınavda istediğini elde etmek için hem dershaneye gidiyor hem de özel ders alıyor. Cümlede bir amaç, iki sonuç vardır. Amaç, "sınavda istediğini elde etmek"; "dershaneye gitmek" ve "özel ders almak" da sonuçlardır. Not Amaç-sonuç ilişkisi olan cümlelerde bazen sonuç kısmı amaç kısmından önce gelebilir. Örnek 1 Büyük bir aşkla düşmüştü yola Veysel Karani, onu göreyim diye. Amaç-sonuç ilişkisi olan cümlelerde genellikle önce amaç sonra sonuç kısmı yer alır. Bu cümlede aksi bir durum söz konusudur. "Onu görmek" amaç iken "büyük bir aşkla yola düşmek" de sonuçtur. Yani önce sonuç sonra amaç bakınız
İstiklal Marşı ülkemizin bağımsızlığını simgeleyen milli marşımızdır. Manevi varlığı ülkemizin bütünlüğünü sağlamaktadır. Okunduğu yerlerde Türk ulusunun hakimiyeti ve özgürlüğünden söz edilir. İstiklal marşı zorlu dönemlerde yazılmış olup saygı gösterilmesi gereklidir. Milli marşımız okunurken nasıl davranılmalı, nelere dikkat etmeliyiz bunlar hakkında bilgi sahibi olalım. İstiklal marşı okunurken nasıl davranmalıyız; Ayağa kalkınmalı ve kıpırdamadan marşın bitimini beklemeliyiz. İstiklal marşı okunurken biliyorsak eşlik etmeliyiz, bilmiyorsak saygı duruşunu bozmamalıyız. El, kol hareketlerimize dikkat ederek kıpırdamamaya özen gösterip başkası ile konuşmamalıyız. Okunurken yüzümüz dik şeklinde marşımızı dinlemeliyiz. Saygı duruşunda bulunmalıyız. Bunlara uymayanlar varsa onları uyararak dikkat etmelerini söylemeliyiz. Tok ve gür sesle istiklal marşımızı vatanımızın her noktasında yankılandırmalıyız. İstiklal marşı, milli mücadele dönemlerinde yazılıp Türk askerlerine inanç ve mücadele azmi verilmesi için yazılmıştır. Vatanımızın kurtulmasından sonra Türk milletinin tarihi, geçmişini en güzel anlatan marş olmuştur. Yaşadıklarımız ve gelecekte yaşanacaklara karşılık büyük şairimiz Mehmet Akif Ersoy tarafından kaleme alınmıştır. İstiklal Marşının kabulü 12 Mart 1921 tarihinde yapılmıştır. Başa dön tuşu
İstiklal Marşı ile İlgili Sözler İstiklal marşı, olağanüstü dönemde kaleme alınan, milletin ve ordunun içinde bulunduğu kaosta umudu, cesareti, gücü, imanı aşılayan on kıtalık bir şiir. Her mısrada özgürlük, bağımsızlık gibi konular sıkça vurgulanır. İstiklal marşı, Türk milli marşıdır. Ayrıca her ulusun kendi tarihinden etkilenen milli marşı vardır. İstiklal mücadelesi, sadece cephede değil fikir adamlarının kaleme aldığı satırlarda veya şairlerin mısralarında da verilmiştir. İstiklal mücadelesinde yazılan marşımızın yanı sıra güzel sözler de milletin yaşadığı heyecanı dile getirmektedir. Biraz daha geriye bakıldığında Türk milletinin vazgeçilmez değerlerinden olan bağımsızlık, milliyet, özgürlük gibi konulara Orhun abidelerinde de rastlanmaktadır. Yani her dönemde Türkler için kutsal olan değerler kültürünün değişmez bir unsuru olmuştur. Dolayısı ile yazarlar, şairler her zaman geçmişten esinlenerek geleceğe ışıt tutmaktadır. İstiklal marşı ile ilgili sözler de yer alan her bir kelimeyle mili bilinç vurgusu yapılmakta, milletin dirilmesi gerektiği söylenmektedir. Ayrıca halkın bir olması ve beraber hareket etmesi ile ancak kurtuluşa ereceğinden apaçık söz edilmektedir. İstiklalin varlığını korumak, bağımsız bir devletin kurulmasında bu sözler, temel taşlar olmuştur. İstiklal Marşı ile İlgili Sözler AIIah bu miIIete bir daha İstikIaI Marşı yazdırmasın. Mehmet Akif Eroy Türk gençliği, unutma! İstiklal Marşı korkma diye başlar! Türk Milleti istiklalsiz yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır. Atatürk İstiklal Marşı benim değil Türk Milleti’nin eseridir. Mehmet Akif Ersoy Sahipsiz vatanın batması haktır. Sen sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır. Mehmet Akif Ersoy Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Vurulmuş tertemiz alnından, uzanmış yatıyor, bir hilal uğruna ya Rab, ne güneşler batıyor. Akif Ersoy İstikIaIi, hürriyeti, ruhu anIatır bu marş benimse. İstikIaI Marşı, Türk MiIIetini ortak değerIerde buIuşturan eşsiz bir eser. Her miIIetin bir miIIi marşı var fakat bizimkisi ayrı. Marşın okunurken vatanın her bir ucunda bin meşaIe yanmakta, iIahı avucunda. AIIah bu miIIete bir daha İstikIaI Marşı yazdırmasın. Mehmet Akif Eroy Türk miIIeti tarihe damgasını İstikIâI Harbi iIe vurdu. İstikIâI Harbi İstikIâI Marşı’nın temin ettiği mantık ve iradeyIe kazanıIdı. İsmet ÖzeI Sahipsiz vatanın batması haktır. Sen sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır. Mehmet Akif Ersoy Akif’in en büyük meziyeti, her mısrasını inanarak yazmış oImasındadır. Onun içindir ki İstikIaI Marşı, hiçbir babayiğit tarafından benzeri yazıIamayan aIev gibi bir şiirdir. Peyami Safa Mehmet Akif Ersoy, yürekIeri çeIikIeştiren İstikIaI Marşı’nı yazmak suretiyIe, İstikIaI Harbi’nin manevi cephesinde dövüşen kahramanIardan biri oImuştur. O şiir bir daha yazıImaz. Onu kimse yazamaz. Onu ben de yazamam. Onu yazmak için o günIeri yaşamak Iazım. O şiir artık benim değiIdir. O, miIIetin maIıdır. Benim miIIete karşı en kıymetIi hediyem budur. AIIah bir daha bu miIIete bir İstikIâI Marşı yazdırmasın! M. Akif Ersoy İstikIaI Marşı, İstikIaI Harbi’nin manevi cephesinde yapıImış büyük ve muzaffer bir taarruzdu. O zaman MiIIi MücadeIenin mutIaka zaferIe neticeIeneceğine inanmış oIanIar, yani sağIam iman sahipIeri biIe İstikIaI Marşından yeni manevi kuvvet Daver İstikIaI Marşı gibi bir miIIetin hafızasına her mısrası ataIar sözü haysiyetiyIe maI oIan, büyük günIerinde bir ağızdan haykırıIan, en perakende ve şaşkın ruhIarı biIe tek bir müdafaa aşkı ve iradesi içinde bir araya devşirerek ayağa kaIdıran miIIî vasfına tam Iayık bir şairimiz çıkmadı. ATATÜRK’ÜN İSTİKLAL MARŞI İÇİN SÖZLERİ KurtuIuş Savaşı sırasında, vatan şairi Mehmet Akif Ersoy tarafından yazıIan İstikIaI Marşı hakkında Büyük Önder Gazi Mustafa KemaI Atatürk şu sözIeri söyIemiştir Bu marş bizim inkıIabımızı anIatır, inkıIabımızın ruhunu anIatır. Bunu ne unutmak ne de unutturmak Iazımdır. İstikIaI Marşında, istikIaI davamızı anIatması bakımından büyük bir manası oIan mısraIar vardır. Benim en beğendiğim yeri de burasıdır Hakkıdır hür yaşamış bayrağımın hürriyet; Hakkıdır Hakk’a tapan miIIetimin istikIaI! Benim, bu miIIetten asIa unutmamasını istediğim mısraIar, işte bunIardır. Hürriyet ve istikIaI aşkı bu miIIetin ruhudur. Tarihe bakın, bütün miIIetIerin bir esaret ve hürriyetsizIik devri geçirdikIeri bir hakikattir. Bu pasajı her vakit tekrar ettirmek, bunun için Iazımdır. Bu demektir ki efendiIer, Türk’ün hürriyetine dokunuIamaz. Dünya tarihinde, fasıIasız, hürriyet ve istikIaIini muhafaza ve müdafaa etmiş bir miIIet vardır TürkIer İstikIaI Marşının bu pasajını oIuştururIar. AsırIar boyunca söyIenmeIi ve bütün yar ve ağyar anIamaIıdır ki; Türk’ün Mete hikayesinde oIduğu gibi her şeyi hatta en mahrem hisIeri biIe tehIikeye girebiIir; fakat hürriyeti asIa!
Vatan ve millet gibi önemli konularda oluşturduğu eşi benzeri bulunmayan şiirlerin yegane temsilcisi Mehmet Akif Ersoy tarafından kaleme alınan eser İstiklal Marşı, Anadolu'da Milli Mücadele hareketinin hız kesmeden sürdürüldüğü esnada ortaya çıkmıştır. Türk askerlerinin birlik ve beraberlik içerisinde vatana millete ve dinine bağlılığının ve sadakatinin göstergesi olarak Türk Cumhuriyeti’ne ışık tutan İstiklal Marşı, aynı zamanda Türk milletinin kudretinin ve cesaretinin benzersiz timsalidir. Türk milletinin bağımsızlığını ve özgürlüğünü, vatanının bölünmez bütünlüğünü derinden etkileyen bir şekilde yansıtan ve hafızalara kazınan bir şiir olma niteliğine sahip İstiklal Marşı sözleri 10 kıtanın tamamı sözleri yazılışı ve okunuşu her dönemde yurdumuzda her yaştan ve bilhassa Türk milleti başta olmak üzere her ulustan kişiler tarafından daima araştırılan konular arasındaki sarsılmaz yerini korumaktadır. İşte, yazarı Vatan Şairi ve Milli Şair unvanlarına sahip Mehmet Akif Ersoy, bestesi Osman Zeki Üngör'ün üstlendiği ve orkestrasyonunun ise Edgar Manas'a ait olan İstiklal Marşı sözleri 10 kıtanın tamamı sözleri yazılışı ve okunuşu! Milli ve manevi değerlerin güçlü bir şekilde aktarıldığı ve dönemin içerisinde bulunduğu zorlu şartları nedeniyle içerisinde bu topraklar için mücadelesini aşkla devam ettiren ve kimseye hiçbir koşulda boyun eğmeyen Türk milleti için kıymetli bir parça olan İstiklal Marşı sözleri 10 kıtanın tamamı sözleri yazılışı ve okunuşuna haberimiz aracılığıyla dilediğiniz zaman erişebilirsiniz. İSTİKLAL MARŞI'NIN OKUNUŞU, YAZILIŞI VE SÖZLERİ! Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak; Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak. O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak; O benimdir, o benim milletimindir ancak. Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal! Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celal? Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal… Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal! Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım. Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım! Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım. Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım. Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar, Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var. Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar, Medeniyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar? Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın. Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın. Doğacaktır sana va'dettigi günler hakk'ın… Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın. Bastığın yerleri toprak!' diyerek geçme, tanı Düşün altında binlerce kefensiz yatanı. Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı. Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda? Şuheda fışkıracak toprağı sıksan, şuheda! Canı, cananı, bütün varımı alsın da hüda, Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda. Ruhumun senden, ilahi, şudur ancak emeli Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli. Bu ezanlar-ki şahadetleri dinin temeli, Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli. O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım, Her cerihamdan, ilahi, boşanıp kanlı yaşım, Fışkırır ruh-i mücerred gibi yerden na'şım; O zaman yükselerek arsa değer belki başım. Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal! Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal. Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet; Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal! Mehmet Âkif Ersoy
28 Ağustos 2016 Pazar Yazım Kuralları Afişleri Özlem Gök Hoca'mızın hazırladığı notlardan- Özlem Hoca'mızın da iznini alarak- oluşturduğumuz 20 afişten oluşan kullanışlı bir çalışmadır. Panolara asılabilir veya küçülterek öğrencilere cep kartı şeklinde verilebilir. Faydalı olmasını diliyorum. İNDİRDİPÇE Emeğe saygı için lütfen kaynak göstermeden veya adımı silerek paylaşmayınız. 3 yorum Hocam linki kontrol eder misin? İndiremiyoruz,hata bir hata vermedi hocam.
istiklal marşı okumanın püf noktaları