🏸 Tayyip Ne Zaman Ölecek Astroloji 2020

YAABfvA. Yayınladığı videoda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın haritasını inceleyen Nihan Urel, Erdoğan’ın hem ulusal hem de uluslararası arenada etkisini artırarak tarihe geçecek başarılara imza atacağını söyledi. Son yıllarda dünya genelinde astrolojiye olan ilginin artmasıyla beraber, dünya liderlerinin hayatları da mercek altına alınmaya başladı. Özellikle seçim ve yeni parti kuruluş zamanlarında yaptıkları yıldız haritası yorumlamalarıyla önemli isimlerin de dikkatini çeken astrologlar, daha önce defalarca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın astrolojik göstergelerini değerlendirdi. "2020 CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN YILI" Reklamcı Astroloji uzmanı Nihan Urel, YouTube kanalında yayınladığı programda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın doğum haritasına yer vererek 2020 yılının Recep Tayyip Erdoğan cephesinden nasıl geçeceğini inceledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın astrolojik verilerini inceleyen Urel, özellikle 15 Mart’tan itibaren Erdoğan’ın siyasi hayatında büyük bir sıçrama gerçekleşeceğini söylemiş Uzman astrolog, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın haritasını inceledi ViDEO "EMEKLERİNİN KARŞILIĞINI ALACAK" Erdoğan’ın çok uzun zamandan beri emek vererek tamamlanması için çaba sarfettiği birçok şeyin bu tarih itibarıyla gerçekleşmeye başlayacağına yer veren Urel, büyük kadersel dönüşümlerin kapıda olduğunu söylüyor VİDEONUN TAMAMI İÇİN TIKLAYIN Türkiye’nin de geleceğini etkileyecek güzel değişimlerin Erdoğan sayesinde gerçekleşeceğine yer veren Astroloji Uzmanı ve Reklamcı Urel, önemli görüşmelerin de başlayacağına işaret etmiş "ULUSLARARASI GÜNDEMİ O BELİRLEYECEK" Erdoğan’ın emeklerinin meyvelerini toplama zamanının geldiğini söyleyen Urel, 15 Ağustos civarında uluslararası siyasi arenada da yumruğunu masaya vurarak etkisini artıracağını söyledi. Global ölçekte gücünü iyiden iyiye artırmasının yanı sıra, gündemi belirleyecek kişinin de Erdoğan olacağını söyleyen Urel, Türkiye’de de ciddi ölçekte bir oy artışı olacağını öngördü. Özellikle kasım ayından itibaren tüm gezegenlerin Erdoğan’ı işaret ettiğine yer veren Urel, yıldızların da Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan yana olduğunu ekledi. Birçok açıdan hepimizi zorlayan bir 2020 yılı geçiriyoruz. Ünlü astrolog Dinçer Güner, bu hafta asap bozan haberler yerine, yılın geri kalanındaki 4 ay ile ilgili güzel gelişmelerin olacağı zamanları kaleme aldı. İşte ayrıntılar... Merhaba Herkese;Şurada 4 ay Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık kaldı. Bu 4 ay içinde hangi burcu aşktan yana güzel zamanlar bekliyor? Yalnızlar hayatlarının aşkıyla ne zaman karşılaşacak? Birliktelikleri olanlar, evliler ise ilişkilerinde daha mutlu olacakları zaman ne zaman? Hangi günler sürprizler yapmak ve ilişkilere heyecan katmak için uygun? Buyrun bakalım..6 Eylül ile 3 Ekim arası Venüs'ün Aslan burcunda ki seyahati ile Aslan, Kova, Koç ve Yükselen burcu bu olanlar için şanslı zamanlar3 Ekim ile 28 Ekim arası Venüs'ün Başak burcunda ki seyahati ile Başak, Balık, Boğa ve Yükselen burcu bu olanlar için şanslı zamanlar28 Ekim ile 21 Kasım arası Venüs'ün Terazi burcunda ki seyahati ile Terazi, Koç, İkizler ve Yükselen burcu bu olanlar için şanslı zamanlar21 Kasım ile 16 Aralık arası Venüs'ün Akrep burcundaki seyahati ile Akrep, Boğa, Yengeç ve Yükselen burcu bu olanlar için şanslı Aralık ile 31 Aralık arası Venüs'ün Yay burcunda ki seyahati ile Yay, İkizler, Aslan Yengeç ve Yükselen burcu bu olanlar için şanslı zamanlarBu tarihlerin yanı sıra, bir de aşağıda ki tarihleri de ajandanıza not alabilirsiniz. Aşk ve ilişkiler konusunda oldukça destekleyici ve mutluluk verici zamanlar. Bu tarihlerde de birileri tanışabilir, flört edebilir, yakınlaşmalar Eylül +/-2 gün Venüs ile Mars arasında güzel bir etkileşim olacak. Heyecanlı, libidosu yüksek, kanı kaynatan günler. Özellikle Aslan, Kova, Koç, Yay, Terazi ve yükselen burcu bu olanlar için Ekim +/- 4 gün Venüs ile Uranüs arasında güzel bir etkileşim olacak. Ani, kısa süreli heyecanlar, küçük kaçamaklar için ideal zamanlar. Aniden başlayan, sürpriz ilişkiler zamanı. Başak, Balık, Boğa, Akrep, Oğlak ve yükselen burcu bu olanlar için Ekim +/- 4 gün Venüs ile Plüton arasındaki etkileşim ile tutkulu, cinsel çekimin güçlü ve yoğun olabileceği zamanlar. Başak, Balık, Boğa, Oğlak, Yengeç ve Yükselen burcu bu olanlar için Ekim +/- 4 gün Venüs ile Satürn arasında destekleyici bir görünüm olacak. Sağlam, kalıcı, güven verici, istikrarlı ilişkiler başlatmak için ideal zamanlar. Başak, Balık, Boğa, Oğlak, Yengeç ve Yükselen burcu bu olanlar için Aralık +/- 2 gün Venüs ile Plüton arasındaki etkileşim ile tutkulu, cinsel çekimin güçlü ve yoğun olabileceği zamanlar. Akrep, Boğa, Yengeç, Oğlak ve yükselen burcu bu olanlar Aralık +/- 2 gün Venüs ile Satürn arasında destekleyici bir görünüm olacak. Sağlam, kalıcı, güven verici, istikrarlı ilişkiler başlatmak için ideal zamanlar. Akrep, Boğa, Yengeç, Oğlak ve yükselen burcu bu olanlar için. İlginizi Çekebilir Güneş Terazi burcunda Hak, Hukuk ve Adalet dönemi 1Duygu Bay / PembeNar Özel Yazı öncesinde ne kadar eskiye dayandığı kesin olarak bilinmemekle beraber astrolojinin yazılı tarihte ilk ortaya çıkışı MÖ 2. binyıl olarak hesaplanmaktadır. Tarihin büyük bir çoğunda astroloji ilmi bir gelenek kabul edilmiş; politik ve akademik bağlamda astronomi, simya, tıp ve meteoroloji gibi dallarla birlikte kullanılmıştır. Ancak 17. yüzyılda astronomi ve fizik alanında ortaya çıkan yeni bilimsel kavramlar astrolojinin doğruluğunu sorgulatmaya yüzyıla geldiğimizde astroloji ve astrologlar hala pek çok kişinin hayatına rehberlik ediyor. Bilimsel sahnedeki yeri hala belirsiz olsa da astroloji popülerliğini her geçen gün yeniden kazanıyor. Özellikle pandemi sonrası 2020 ile ilgili gerçekleşen bazı öngörüler, yeni dünya düzeni ile dilimize yerleşen bazı astrolojik terimler ile astroloji bir kaynak olarak yeniden ilgi odağı oldu. Güneş burcu, ay burcu, retro, tutulma, dolunay, yeniay gibi astrolojik fenomenler artık dilimize ve hayatımıza yerleşti. Peki bunlar hakkında ne kadar bilgi sahibiyiz? PembeNar Yazarı Astrolog Seçkin İlbuğa, astrolojiye ve 2020'ye dair merak edilen soruları PembeNar'a özel Bay Bir kişinin doğum haritasına bakılarak hakkında ne kadar bilgi sahibi olunabilir? Astrolog Seçkin İlbuğa Doğum haritası, doğduğunuz anda açılan geçmiş yaşam kayıtlarınızı öğrenebileceğiniz bireysel arşivinizin giriş biletidir. Bu arşivdeki; zihinsel, duygusal, ruhsal ve maddesel kodlar kendinizi yaratmak için kullanacağınız potansiyeller zinciridir. Doğum haritasına bakılarak elde edilebilecek bilgiler ise danışana, danışmana, haritanın incelenmeye başladığı andaki gökyüzü pozisyonuna ve daha birçok faktöre bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Ancak ’normal’’ şartlarda kişinin karmik döngüleri, dünyaya geliş amacı, gelecekte nelere dikkat etmesi gerektiği, kişiliğinin gizli kalmış yönleri, farkında olmadığı hayal ve beklentileri, korku ve kaygılarının hangi alanlarda baskı ve daralmaya neden olduğu, bedensel-ruhsal sağlığı, ilişkileri, ebeveyn, kardeş ve çocukları, iş ve aşk hayatı, yetenek ve yeterlilikleri, olaylar karşısındaki davranış biçimi gibi sayısız detay rahatlıkla görülebilir. Aslında sınır yoktur, teknik ve görü vardır. 4Harita analizinde ulaşılacak bilginin ölçüsü haritayı inceleyen astroloğun kendi yıldızlarına uygun yaşayıp yaşamadığı ve göksel bilgiyi ne şekilde içselleştirdiği ile de ilgilidir. Kendi adıma bu bunu yapar, şu şöyle olur veya gelecekte böyle olacaktır yerine Venüs retrosu nasıl sağaltılır, transit Plüton karesi karşısında ne yapılabilir şeklinde yaklaşmayı tercih ederim. Kişinin dönüştürmesi gereken davranışlarını ya da karmik tıkanıklıklarının hangi zamanda hangi motivasyonla yönlendirilmesi gerektiğini incelemeyi daha verimli buluyorum. Bu şekilde çalışıldığında hem birey kendi programına ve hayat amacına yöneliyor, başardıkça da bütüne katkı sağlamış oluyor. Benim açımdan, eşsiz bir tatmin. Önemli olan mevcut potansiyelleri karşılayan motivasyonun danışana fayda sağlayacak şekilde incelenip aktarılabilmesidir. Saf bilginin danışana katkısı yetersizdir. Çözümsel yöntemler tercih edilmelidir. Diğer insanların doğum haritamızla ilgili bilgileri bilmesi doğru mu? Doğum haritanızdaki bilgileri paylaşmakla ilgili en büyük risk tavsiye aldığınız insanların üslup ve yaklaşımı olabilir. Satürn kare yaptı babanızı kaybedersiniz, Mars geliyor dayak yersiniz, Uranüs 150 yaptı uçurumdan yuvarlanırsınız gibi bir yaklaşım seçilmişse haritayı paylaşmak gerçekten riskli olabilir. Zihninizi ve duygularınızı korku sarmalının içerisine hapseden bu durum sizin için kendini gerçekleştiren bir kehanete dönüşebilir. Danışmanın öngörüsü gerçekleştiğinde danışanın korku bazlı bir bağımlılık geliştirmesi riski hep vardır. Danışan-danışman arasında oluşabilecek bu sağlıksız psikolojik sürecin yönetimi danışmanın sorumluluğudur. Ancak kimi seçtiğiniz de sizin simya veya diğer metafiziksel konuları araştıran insanlar ise harita bilgilerim kullanılarak başkaları beni kontrolü altına alabilir mi, bana büyü yaptırabilirler mi gibi endişeler taşırlar. Büyü, sihir gibi kanallar bir evrim ve ibret sürecine hizmet etme görevini kesin olarak tamamlamışlardır. Çalışmalar bir üst oktava evrilerek bireyin onay ve rızası olmadan şifa kanalları dahi çalışamaz hale gelmiştir. Yine de bu kaygılara meydan vermemek üzere harita bilgilerinizi yorumuna, deneyimine veya enerjisine güvenmediğiniz kimselerle paylaşmayın diyebilirim. Ancak bilgilerinizi paylaştığınız için başınıza bir şey geleceğinden de korkmayın. İnsan hiçbir şeye karşı tamamen çaresiz ve savunmasız bırakılmamıştır. İnsanın en büyük gücü ve kalkanı iradesidir ve bunu Hayatımızı en net etkileyen Güneş burcu, Ay burcu ve yükselen deniyor. Bunlar hayatımızın ya da karakterimizin hangi yönüyle bağlantılı? Hangi konuda Güneş, hangi konuda Ay ve hangi konuda yükselen burcumuza bakmalıyız? Aslında hayata etki etmek yıldız, gezegen, ışık vb göksel objelerin işidir. Bu göksel objelerin herbiri kendine özgü bir fonksiyonu yönetir birbirleriyle etkileşimlerinin yansımaları da rutini değiştirir. Astrolojik evler bu objelerin yaydığı tesirlerin haritanızın hangi alanında iş, sağlık, aile vb. sizi etkileyeceğini ifade ederken burçlar, gelen etkinin nasıl karşılanıp deneyimleneceği bilgisini içerir. Göksel hareketlerin etkilerini tutulma, retro, yeniay vb yükselen burcunuzu baz alarak okumanız daha doğru olur. Esasen burçların düştüğü evler üzerinden yorum yapılır, derecesi önemlidir ve sağlıklı olan bireysel haritalarınız üzerinden yorumlanmasıdır. Yine de neler olup bittiğine dair fikir sahibi olmak adına bu yorumlar takip edilmelidir. Güneş, Ay ve yükselen burç özelliklerinizi bilmek kendinizi tanımak hayat amacınızı keşfetmek yolunda bilgilendiricidir. 8Güneş burcuGüneş Tanrısal potansiyeli en üst noktada nasıl ifade edeceğinizin göstergesidir. Esasen en çok konuşulan ancak hakkında en az bilgiye sahip olunan konu Güneş’tir. Bir çok insan Güneş burcunun özelliklerini yani özünü ortaya çıkarmak ve kabullenmek adına bir ömür harcar. Yani Güneş burcunuzun Kova olması Kova olduğunuz değil Kova olmaya geldiğiniz anlamına gelir. Kova kimliğini yani özünüzü ortaya çıkarmanıza hizmet edecek yaşam deneyimlerinden geçeceğiniz bir haritayla dünyaya geldiğinizi düşünmek yerindedir. Bu deneyimler neticesinde özünün deli ya da dahi bir Kova olarak form bulması sürecin ve harita dinamiklerinin nasıl değerlendirildiği ve kişinin bilinç ve tekamül seviyeleriyle ilgilidir. Yani Güneş burcu Kova olan kişinin programı birey olmak ve daha önce düşünülmemiş fikirler üzerinden topluma fayda sağlamaktır. 9Yükselen burç Yükselen burcunuz Allah’ın sizde bu ömür tezahür ettirdiği suretini temsil eder. Bunu beğenmedim başka bir beden alayım deme şansınız olmadığı gibi “öz”ün de yükselen elbisesini reddetmesi beklenemez. Bu elbisenin Güneş burcundan daha görünür olması kişinin özüne ulaşana kadar aynadan yansıma yapmasına benzer. Bireyin içine doğduğu ortam ve deneyimler üzerinden geliştirdiği duruş ve kişilik yükselenin özellikleridir. Mesela yükselen burcu Akrep olan kişi ölüp ölüp dirileceği, kararlı olmayı öğreneceği, mücadele ederek var olacağı bir yaşama doğmuştur. Güneş burcu Kova olan bir yükselen Akrep için durum şöyle özetlenir; Akrebin dönüştürücü gücü ve enerjisi Kovayı doğuracaktır. Akrep'in dönüştürücülüğü akıl üstü bir güç barındırır. Tüm harita aslında özün doğmasına hizmet etmektedir. Öz kendini gerçekleştirip Kova kişiliği ifadesini geliştirdikçe yükselen artık kişiliği değil, yöntemi temsile dönüşmeli ve geriye burcu Ay ise bu bağlamda ruhun ve bilinçaltının temsilcisidir. Ay doğası gereği değişken birçok evresi olduğu içinde derin bir analiz gerektirmektedir. Ay burcunuz duygusal dinamiğinizi belirtir. Basit bir ifade ile Ay ruhsal anlamda sizi hayat boyu sınav alanlarınıza iten kontrolsüz yanınızdır. Onu kontrol edemezsiniz ancak fark edebilirsiniz. Ay burcunu tatmin eden ruhunu tatmin etmiştir. Burada ruhun tatminin bilinçaltının tatmininden ayrı tutulması gerektiğini atlamamak gerekir. Örneğin bir Ay Koç genellikle sabırsız, girişken, çabuk sinirlenen ve çabuk sıkılan yapıdadır. Ancak ruhsal anlamda Ay Koç’u tatmin edecek şey her an yeni bir kapıyı, yeni bir sınırı zorlamak sürekli yeni bir şeyin keşfiyle bulunduğu topluma fayda sağlamaktır. İçindeki savaşçı potansiyelini insanlara doğru değil insanlık için kullanmayı öğrenmesi ruhunun tatminidir. Ay tutulması, Güneş tutulması, ayın halleri yeniay, dolunay, retro gibi ifadelere artık aşinayız. Hepsi artık kulağımıza bir felaket haberi gibi geliyor. Peki gerçekte neleri etkiliyor ve değiştirebiliyorlar? Uzayın varoluşu Dünya’nın varoluşundan eskidir. Yani gökyüzünde sistemler kurulduktan gökyüzü cisimlerine görevlendirme ve ödevler atandıktan sonra Dünya bu sisteme tabii ve dahil olmuştur. Her insana doğumunda bir gökyüzü arsası tahsis edilir. Eğer daha önce dünyaya geldiyseniz ''genelde'' önceki şahsi mülkünüze yerleşirsiniz. Sizin bu gök araziniz gelişmiş bir kompitur sistemi sayesinde eski yeni tüm kayıtlarınızı barındırır. ''Bu sizin bireysel takımyıldızınızdır''. Henüz ölçülemeyen en küçük zaman aralığının dahi burada kaydı vardır. Bu da şu demektir A kişisi bu dünya hayatına falanca evrim için gelmiştir, programı şudur ve bu programa dair deneyimlerinin ezel-ebed kaydı buradadır. Tüm arsalar ana kompitur aracılığıyla birbirinden etkileşim an tanımlanmış 88 takım yıldız var sanırım. Astroloji henüz tamamını da kullanamıyor çalışma disiplininde. Yani iletişimde sorun yaşamak için Merkür retrolarını beklemediğimiz gibi, retro değilken yaşananların tetikleyicisi de kolektif ve bireysel henüz tanımlanmamış göksel objelerin işi. Tek bir alan ya da zaman yoktur ki sebep-sonuç bağlamında kaydı olmasın. Ancak lütfen doğru anlaşılsın; bu “kayıtlı bir kader programını yaşıyoruz” demek değildir ancak şimdi fazla açamayacağım. ''Kozmik kader'' konusunu yazmakta olduğum kitapta uzun uzun sadece insan değil tüm mevcudatın programını okuma görevini teslim alacağı günlere doğru yol almaktadır. Bunun adı öngörmek değil arşiv açmak, program okumaktır. 2020 dönüşüm ve her alanda daha işlevsel olana evrilme refleksini astrolojide de gösterecektir. Ancak insanlığın şartlanmışlıklardan kurtulmaya direnmesi önemli bir engeldir. Siz sadece retroda olacakları merak ederseniz astroloji bu kısır sahanın dışına çıkacak yönde çalışmaya yönelemez. Günümüz insanı için sağlıklı kullanımına değinmeden bitirmeyelim yine de. 14Temel yaklaşım retro, yeniay, dolunay, tutulma olduğunda ''bu olay neye dikkatimi çekmek istiyor, neyi fark etmeliyim?'' olmalı. Sadece ''Merkür retroda bankacılık işlemlerime dikkat etmeliyim'' kullanımı yetmez. Bu 7 kat gök bilgisinin sadece birinci katmanın, görünen yüzünün hayata katkısıdır. Daha büyük bir plan ve o plana dahil olmanızın da bir sebebi var. Lütfen hayat amacınızı yani bu dünya hayatındaki görev ve programlarınızı kavramaya yönelin. Çok yakında astroloji diğer katmanlardan gelen bilgileri okuma tekniklerini ilerletecek ancak unutmayın her birinizin kendi gök arsasına girip çıkma moda tanımıyla ''öze ulaşma'' izniniz 2020 için pek çok astrolog oldukça endişelendirici, felaket tellallığı diyebileceğimiz öngörülerde bulundu ve bulunmaya devam ediyor. 2020 bizi gerçekten endişelendirmeli mi? Felaket tellallığı çok fazla suistimal edilmiş bir ifade aslında. Pek çok astrolog dünyanın dev bir dönüşümün arifesinde olduğunu deprem, yangın, salgın yaşanacağını, ekonomik bir dar boğaza girileceğini vs. öngörmüştür. Süreci öngören astrologların çözüm önerileriyle birlikte bu bilgileri paylaşmaları mesleki sorumluluklarını yerine getirmek şeklinde yorumlanmalı. Vaktiyle bu ikazları ciddiye alıp küçülmeye, sadeleşmeye birikim veya tasarrufa yönelmiş olanlar için ise bu astrolojinin doğru kullanımına örnektir. Ben de öğrencilerime ve danışanlarıma 2020 yılı ile ilgili bir B planı geliştirip tasarruf önlemleri almalarını önerdim. Hatta yılı ikiye bölen bir programlama yaptık pek çoğu için. Hala en yoğun çalıştığımız alan 2020 ikinci dönem ve 2021'i karşılamaktır. Bu, bilgiyi hayata geçirmek bilgeliğe dönüştürmektir. Belki üslup ve yöntem tartışılabilir ancak bu da çok kişiseldir. 16Bana göre işin en önemli kısmı pek çok astrolog ve spiritüelin etik, ahlak, adalet, vicdan, sevgi, doğaya ve insana saygı; kısaca iyi insan olmak üzerine ikazlarda bulunmasıdır. Bu tavsiyeler ruhsal temenniler değil, göksel semboliklerin sebep-sonuç açılımları ve öz anlamlarının aktarılmasıdır. Günü kurtarmayı değil insani hasletlerle yücelmeyi seçenin kazanacağı yönündeki göksel mesajlar çok kıymetlidir. Bir mahalleyi, şehri, ülkeyi veya gezegeni paylaşmak ortak bir kaderin parçası olmaktır. Siz bu grupların parçası olarak üzerinize düşeni layığıyla yapmaya direnirseniz işte o zaman endişeden söz edilebilir. Tesirler mekanizması göksel sembolikleri göreve atamış, onlar da evrim eşiklerinin aşılmasına paralel bir çalışma nizamını devreye almıştır. Karma yasası gereği sen değişirsen karşılık da, ders de değişecektir. Bu ilahi adaletin şaşmaz terazisinin göstergesidir. 17Açıklamak gerekirse göksel sembolikler kader yazanlar değildir ve biz sonu belli bir oyun oynamıyoruz. Dünya hayatı bir gelişim ve değişim devresidir. Göksel semboliklerin vurguları bellidir ancak hala keşfedilmemiş ifade edilememiş sayısız sembolik vardır. Ancak görünen o ki 2020 3. çeyrekte ilginç süprizlere gebedir. O sebeple 2020, Plüton, Satürn, Jüpiter veya Mars beni endişelendirmiyor; siz de endişelenmeyin, tedbir ve sorumluluk alın. Sağlık alanında büyük şokun atlatıldığı tedbir elden bırakılmadıkça bir toparlanma sürecinin devam edebileceği Bu yıl gerçekleşen olaylara bakış açımızı nasıl değiştirelim? Astrolojik olarak 2020’nin önemi nedir? Bakış açımızı yapılandırmaya, kendimizle yüzleşmekle başlayabiliriz. Koronavirüs salgını öncesinde Avustralya’da yangınlar ve hayvanlarla ilgili bir çok acı olay yaşandı. Bu olaylar ciddi göksel semboliklerin çalışacağının bir ön teyidiydi aslında. Pek çok insanın bu acı dolu olaylar esnasında insanlığın bir lanete sürüklendiğini hatta bir belayı hak ettiğini düşündüğünü de hatırlıyorum. Buna kolektif bilinçaltı denebilir. Birey bilinçaltından gelen etkilerle eksik yönlerini tamamlamak üzere nasıl iyi-kötü olaylara çekilirse toplumlar da aynı şekilde evrilir. İlerleyen dönemlerde ise dünyanın her yerinde ülkeler birbirlerine koliler göndermeye başladı. Kolilerin üzerine kendi şairlerinin, filozoflarının güzel sözleri yazıldı. “Ümitsizliğin ardında nice ümitler var. Karanlığın ardında nice güneşler var.” diyen Mevlana’nın sözü de oldukça etkileyiciydi. İnsan varoluştan beri birbirine acımadı, üzdü, savaştı, aç bıraktı ama aynı acıyı, üzüntüyü, korkuyu birlikte yaşayarak dersler aldı ya da almalıydı. 192020 yılı Yaradanın ''birlik bilincine ulaş'' emir ve kehanetine doğru atılmış büyük bir adımdır ve yılın temel gerçeğidir. Şu an dünya sonunu görmediği bir zaman tünelinin içinde ışığa ilerliyor. İnsanın ''zorlu deneyimlerin daha öğretici olmasına dair bilinçaltı kayıtları'' dışında da bir sorun yok. Tüm yazılarımda ve derslerimde düşünce yapısını ve sorgulama modelini güncellemeye yönelik şifrelere yer vermemin temel sebebi de bu. Yani siz “kare açı var, öldüm bittim” yerine kare açıyı nasıl sağaltacağınıza yönelirseniz, akıl ve yeteneklerinizi kullanarak zor olanı yönetirseniz Dünya değişir. Acılarla öğrenmeyi beslemekten vazgeçilmesi gerekir. Birleşin, bütünlenin ve gökyüzünü dinleyin. 15 Temmuz’u ve Trump’ı bilen Vedik Astrolog Ebru Cinek, “Türkiye 2020 yılından sonra dünyanın en güçlü ikinci ülkesi olacak” iddiasında bulundu. Türkiye’nin geleceğini yorumlayan, 15 Temmuz’u, Trump’ın seçileceğini, son olarak da Türkiye’nin başkanlık sistemine geçeceğini bilen Vedik Astrolog Ebru Cinek, “Türkiye’nin geleceğinden kimse endişelenmesin. 2020 yılında Türkiye, dünyanın en güçlü ikinci ülkesi olacak” iddiasında bulundu. Çocukluğundan itibaren gökyüzüne, yıldızlara hayran olan hatta yıldızların kendisiyle konuştuğunu düşünen Vedik Astrolog Ebru Cinek, her zaman astrolojiye ilgi duysa da, profesyonel olarak ilgilenmeye yedi yıl önce başlamış. Önce hepimizin yakından bildiği, güneşe ve 12 burç sistemine dayanan Batı Astrolojisi eğitimi almış fakat eksik kalan taraflar olduğunu hissetmiş. Astrolojiyle ilgili araştırmaları onu dünyanın en eski sistemi olan ve yıldızlara bağlı olarak şekillenen Vedik Astroloji Hint Astrolojisi ile tanışmasını sağlamış. O zamandan beri de kendi deyimiyle; insanların hayatına ışık’ tutmaya çalışıyor. “Vedik Astroloji’de yaptığımız yorumlar kişinin hayatını değiştirir” Vedik Astrolojinin bir kurallar sistemi olduğunu da anlatan ünlü astrolog; “Her konuya farklı haritadan bakıyoruz. Yüzlerce haritamız var. Doğum haritanızı bir ağaç olarak düşünün, diğer haritalarınızı onun meyvesi olarak… Vedik Astroloji bir kurallar bütünüdür. Bizler analiz yapmadan önce, en az 3-4 harita üzerinden kontrol ettikten sonra bilgi aktarırız danışana. Evlilik için ayrı, sevgililik için ayrı, çocuk için ayrı, kariyer, sağlık, yüzlerce ayrı harita var. Türkiye’nin ve diğer ülkelerin de doğum haritalarına baktığımız için okumalar ayrıdır” diyor. “Travmaya sahip Türkiye haritası artık yükselişe geçiyor” Akra Talks’a yaptığı iddialı açıklamalarla Türkiye’nin geleceğine ışık tutan Ebru Cinek, “Yaşadığımız dönemde ülkemizin kadersel sürecini yaşıyoruz. Türkiye’nin gelişimi, modernliği ile ilgili kimsenin hiçbir kaygısı olmasın. 2019’dan itibaren 2020’li yıllara geldiğimizde ülkemiz globalde ana oyunculardan birisi olacak. Haritaya göre birincisi Çin ya da Japonya… Türkiye baş öğretmen konumuna gelecek. Tüm dünya bizi takip edecek. Yani ülkemizin geleceğiyle ilgili lütfen şüpheniz, kaygınız olmasın. Geçmişten gelen güçlü bir travmaya sahip Türkiye haritası ama artık ülkemiz artık yükselişe geçiyor. Yıllar sonra bunu hep beraber göreceğiz” dedi. “Kaderimizi anladığımızda kabullenmek çok daha kolay” Vedik Astroloji’nin “Karma” üzerine kurulu bir sistem olduğunu anlatan Cinek, “Karma dendiğinde çoğumuzun aklına ödül ya da ceza sistemi gelir ama değildir, eylemlerimizden oluşur. Hint felsefine göre bu dünya hepimiz için bir aydınlanma yeridir. Hepimiz ruhumuzu geliştirmek, tekamülü yakalayıp olgunlaşmak için buradayız. Değiştireceğimiz şeyler var değiştiremeyeceğiz şeyler var. İrade gücüne sahibiz. Vedik astroloji irademizi kullanacağımız alanları anlatıyor bize…” Doğduğumuz anda elimize bir paket program verildiğini ama nasıl kullanacağımızı bilmediğimiz söyleyen Cinek; “Hangi potansiyellere sahibiz, neleri doğru neleri yanlış yapıyoruz hepsi bize bağlı ve özgür irademizle değiştireceğimiz konular. Kaderimizi anladığımızda yaşamınız çok daha kolay oluyor, kabullenme çok daha kolay oluyor.” “Doğum haritanız kimlik numaranız gibidir, kimseyle paylaşmayın” Doğum haritalarının aslında kişilerin parmak izleri gibi olduğunu anlatan Ebru Cinek; “Nefes aldığınız anda oluşan bir iz. Fakat aynı zamanda sizin zaaflarınızı da gösteriyor” diyor. “Doğum haritanız kimlik numaranız gibidir, sadece güvendiğiniz insanlarla paylaşmalısınız. Herkesin elinde olmaması gerekiyor. Birçok ülkenin başkanı, kurum yöneticileri astrologla çalışıyor. Bazen başkanlar doğum tarihlerini farklı söylüyor ki hangi dönemde neye açık olduğu, zafiyetleri bilinmesin.” Vedik Astroloji ile çıkartılan doğum haritalarında her şeyin göründüğünü, kişilerin çırılçıplak kaldığını da söyleyen ünlü astrolog; “Ancak ben Vedik Astrolojiyi hep pozitif karma üzerinden anlatırım. Zor dönemlerini görürüm, ne yapması gerektiğini anlatırım elbette ama astroloji korkulacak ya da sadece burçlardan ibaret bir sistem değildir” diyor. “Astroloji, fal değildir” Dinleyicilerden birinin sorduğu soru üzerine falcılığın dinlerde yasak olduğunu anlatan ve astrolojinin falla karıştırılmaması gerektiğini söyleyen Ebru Cinek; “Bizim sistemimizde yıldız sistemi, yıldızname… Kuranı Kerim’de gezegenler ve yıldızlar var. Ama her şeyden önce Allah… Danışanlarıma da hep bunu söylüyorum. O bizim görmemizi, bilmemizi istemeseydi, bizim bunu kullanma gibi bir şansımız olamazdı” dedi. “Kendi adıma şunu söyleyebilirim ki, ne insanlara boş umut dağıtırım, ne onların hayatını aşağı çekerim. Sadece irade güçlerinin ve kendilerinin farkında olmasını sağlarım Muhafazakar olan danışanlarım da var, onlar da sistemle tanıştıktan sonra ne olduğunu gördüler ve anladılar” dedi. “Estetik ameliyatlar için en ideal aydayız ve diyete mutlaka Cumartesi günleri başlayın” Günlerin enerjisi olduğunu ve bu enerjiyi gezegenlerden aldığını söyleyen Ebru Cinek; Kilo vermeye çalışırken asla ve asla Pazartesi başlamayın. Pazartesi başlayan diyetlerin sonu gelmez. Çünkü ay günüdür, kararsızdır ve dalgalıdır” dedi. “Diyete Satürn günü olan Cumartesi günü başlayın, çünkü o gün disiplin günüdür, önemli iş toplantıları için ise Merkür günü olan Çarşamba’yı tercih edin” derken “Perşembe günleri kutsal yerleri ziyaret etmek, meditasyon için tercih edilen bir günken, Cuma günleri aşk için, romantik yemekler, lüks şeyleri satın almak için uygundur; Salı günleri mars günüdür. Önemli ameliyatlarınız için bugünü kullanabilirsiniz. Çünkü mars demek ameliyatlarla bağlantılıdır” dedi. “Estetik operasyonlar için, içinde bulunduğumuz ay ideal çünkü Balık burcunda. Mayıs sonuna kadar estetik operasyonlarınızı yaptırabilirsiniz, sonuç olumlu olacak” diyerek Akra Talks katılımcılarını bilgilendirdi. 2019 seçimlerinde Erdoğan’ı bekleyen korkunç senaryo Aile Dizimi Metoduna Göre Hangi Aile Ferdiyle İlişkini Düzeltmen Gerektiğini Söylüyoruz! 'Aile Dizimi' bu aralar son derece popüler olan bir terapi türü... Ailenin kuşaklar boyu, birbirine görünmez bir bağla, çok daha derinden bağlı olduğu anlayışına dayanıyor. Çocukların ailelerinin miraslarını duygusal boyuta da taşıdığına inanılıyor. Psikoterapist Bert Hellinger'in, Afrika'daki Zulu kabilesiyle çalışarak geliştirdiği bir metod kısacası!Aile dizimine göre; hayatta takıldığınız düğümleri çözmek için önce geçmişinize, aile ilişkilerinize ve atalarınıza bakmanız gerekiyor. Biz, atalarımızın ve analarımızın birer uzantısı olarak, kendi sorunlarımıza olan cevapları aslında onların hayatlarında ve hatalarında bulabiliyoruz!İşte bu test ile, aile dizimi geleneğinde, şimdiki hayatında karşılaştığın düğümlerin nasıl çözüleceğini, derdine çarenin hangi aile üyesinde olduğunu bulmaya çalışacağız!

tayyip ne zaman ölecek astroloji 2020