🍸 Ağaçları Kesmemek Ile Ilgili Öğütler
17si çınar, 2'si meşe türü bu ağaçlardan 14'ü merkezde, 2'si Yahyalı'da ve 3'ü de Develi ilçesinde bulunuyor. Tescillenerek koruma altına alınan çınar ve meşe ağaçlarının
Ağaçlardoğamızın eşsiz parçaları olduğundan ağaçları kesmemeli, onları daima korumalıyız. İnsanlar bu konuda bilinçlendirilmeli, sanayi işletmeleri de devlet tarafından kontrol edilmelidir. Unutmamak gerekir ki ağaçsız bir dünya çöle dönemeye mahkumdur. Ağaçların Çevre İçin Önemi Hakkında Görüşlerinizi Aşağıdan Hemen Paylaşabilirsiniz Tweet
Merhabaarkadaşlar.BenMustafaSamancı.Buvideomda size ağaç kesmeden kırsal alanda doğal yakıt nasıl yapılır anlattım.Umarım faydalı olur.Iyi seyirler.Iletisim
MisallerdenAlınacak Öğütler. Ubâde (R.A.) ile ilgili haber hakkında cok farklı rivayetler tes-bit edilmiştir. Onlardan birini de İmam Kurtubî şu sözlerle nakietmiştir: — Ya Resûlellah! ben, eşimle zina eden bir adamı göreceğim de dört şahit bulup getirinceye kadar ona mühlet vereceğim! Olur şey
Kuran-ı Kerim Şifa Tefsiri. Mahmut Toptaş Cantaş Yayınları. 8 cilt Sunarken «Hakikat şu, Kur'an (İnsanları) en doğru olana ulaştırır ve salih amel işleyen mü'minlere "kendileri için büyük" bir ecir olduğunu, Ahirete inanmayanlarada, acı veren bir azab hazırladığımızı müjdeler.» 1[1] Kur'an insanları en doğru yola, en doğru dine, en sağlam ipe tutunmaya, en
Dilimizve Edebiyatımız. Kültür - San'at - Edebiyat Edebiyat Edebiyat Dersleri
Tokatta kesilmeye kıyılamayan ağaçlar lokantanın içinden geçerek gökyüzüne uzanıyor. Ağaçları Kesmemek İçin Lokantanın Mimarisini Değiştirdi - Son Dakika. SON DAKİKA; GÜNCEL; Ağaçları Kesmemek İçin Lokantanın Mimarisini Değiştirdi. 22.01.2015 13:52.
Savaşhalinde zaruret nedeniyle genel hükmün dışına çıkan bazı istisnai ilkeler vazedilerek düşmana ait binaların yıkılması, ağaçların kesilmesi ve zirai mahsullerin telef edilmesi caiz görülmüştür. (1) Tarih boyunca yapılan savaşlarda, taraflar birbirlerinin insan gücü ile birlikte doğal kaynaklarını da hedef almıştır.
mTuO. Son güncelleme Mar 5, 2022 Bütün Ağaçları Kesersek Ne Olur? Dünyadaki ormanların yok olması gezegenimizi sonsuza kadar değiştirir. Her geçen saniye Amazon yağmur ormanlarının bir dönümü yok oluyor. Ormanlar Dünyanın “akciğerleri” olarak tanımlanır ve havadan karbondioksiti aldığı ve toprağı temizlediği için hayati önem taşır. Bitkiler ve ağaçlar karbondioksiti biyolojik moleküllere dönüştürerek, gövde, yaprak ve köklerinde hapseder. Ağaçlar büyük bir şemsiye görevi görür ve suyu yavaşça orman zeminine kaydırır, ayrıca yapraklarının altındaki bölgenin ısı ve nemini ayarlar. Ormanlarımızı kaybetmenin çevresel etkileri felaket niteliğinde olacak. Atmosfere tonlarca karbon salınarak, sera etkisine katkıda bulunacak. Şiddetli bir sağanakta, su, topraktan doğruca akarak nehir ve göllerin yükselmesine ve yataklarının patlamasına sebep olacak. Yeryüzünün çıplak alanlarında kuraklık görülecek ve toprak erozyonu tohumların büyümesini imkansız hale getirecek. Hava, gaz maskesiz solumak için tehlikeli olacak. Ormanlarımız, türlerin yarısına ve böceklerin yüzde 80’ine ev sahipliği yapıyor. Ağaçsız bir Dünyada, hayvanlara ev, bize de kâğıt, odun veya kömür olmayacak. Ağaçlardan topladığımız yiyecekler de yok olacak. Kaynak How It Works
Ağaç Kesmemek İle İlgili Atasözü Yazınız. Doğal yaşamın dengesini korumak için biz insanlara büyük sorumluluklar düşmektedir. Bu sorumluluklardan en önemlisi de çevremizi kirletmemek, doğamızı korumak, yeşil alanları korumaktır. Bu yeşil alanların içinde büyük yer kaplayan da ağaçlarımızdır. Bir milletin en kıymetli hazinesidir ağaçlar. Bize faydaları saymakla bitmez. Ağaçlar bizim yaşam kaynağımız ve oksijen kaynağımızdır. Onlar doğanın dengede kalmasını sağlayan, hayatımızı güzelleştiren ve tüm canlılara faydalı olan değerlerimizdir. Bunun için her zaman ağaç dikmeliyiz ve her yıl da ağaç dikme bayramı olmalıdır. Ağaçları hırpalayan, onları yaşken kesen cani kimseler ne yazık ki onların da bir canı olduğunu düşünmemektedirler. Oysa onlar da canlıdır ve korunmaya, sevilmeye ve ilgiye ihtiyaçları vardır. Ağaçlarımızı kesmemeliyiz, hele hele yaş ağaçlara asla kıymamalıyız. Her yok ettiğimiz ağaç kendi sonumuzu hazırlar ve gelecek nesil kurak, çöl bir ülke bırakırız. Bunun için ağaçlarımızı yaşatalım ve onları yok etmeyelim. Ağaç kesmemek ile ilgili atasözleri de şunlardır "* Yaş kesen baş keser." * " Ağaç yaprağı ile gürler." * ’Bir kuşağın diktiği ağacın gölgesinde gelecek kuşaklar serinler.’’ Çin atasözü * ’ Ağaçsız memleket duvaksız geline benzer. Türk atasözü * ’ Ağaca beşikten mezara kadar borçluyuz.’’ Türk atasözü * ’ Ormanımdan bir dalı kesenin başını keserim.Fatih Sultan Mehmet * ’ Ağaç diken, kendinden başkasına da sevdiğini gösterir. Amerikan atasözü * ’ Sana gölge veren ağacı kesme!’’ * ’ Uygarlığın temelinde ağaç, çiçek ve yeşillik bulunmaktadır.’’
Kısacası doğadaki yeşil kurumamış kamuya ait bütün ağaçların kesilmesinin cezası Numarası 6831 Kabul Tarihi 31/8/1956 Yayımlandığı Tarih 8/9/1956 Sayı 9402 Yayımlandığı Düstur Tertip 3 Cilt 37 Sayfa 2457Bu Kanunun yürürlükte olmayan hükümleri için bakınız ;Yürürlükteki Bazı Kanunların Mülga Hükümleri Külliyatı, Cilt 1 Sayfa 477Bu Kanun ile ilgili olarak Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe giren yönetmelikler için, Yönetmelikler Külliyatı nın kanunlara göre düzenlenen nümerik fihristine FASILOrmanların Tarifi, Taksimi, İdare ve MurakabesiMadde 1 – Tabii olarak yetişen ve emekle yetiştirilen ağaç ve ağaççık toplulukları yerleriyle birlikte orman A Sazlıklar; B Step nebatlariyle örtülü yerler; C Her çeşit dikenlikler; Ç Parklar; D Değişik 23/9/1983 – 2896/1 md. Şehir mezarlıklarıyla kasaba ve köylerin hudutları içerisinde bulunan eski kadim mezarlıklardaki ağaç ve ağaçlıklarla örtülü yerler, a – Bu Kanunda geçen Ziraat Vekaleti deyimi 20/6/1973 tarih ve 1744 sayılı Kanunun Ek 2 nci maddesiyle Orman Bakanlığı olarak;Orman Bakanlığı adı da 6/3/1985 tarih ve 3161 sayılı Kanunla Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı olarak değiştirilmiştir. b – Bu Kanun ile orman hizmet ve konularına ilişkin diğer kanun, tüzük ve yönetmeliklerde ve bunların ek ve değişikliklerinde Tarım Bakanı’na veya Bakanlığına verilen, görev ve yetkilerin Orman Bakanı’na veya Bakanlığına intikal etmiş olduğu 26/6/1972 tarih ve 1595 sayılı Orman Bakanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun 13. maddesinde hükme bağlanmıştır. c – Bu Kanun uyarınca yapılan tahsisler için 19/10/1989 gün ve 383 sayılı KHK’nin geçici 1 inci maddesine bakınız. E Sahipli arazide bulunan ve civarındaki ormanlarda tabii olarak yetişmiyen ağaç ve ağaççık nevilerinin bulunduğu yerler; F Değişik 22/5/1987 – 3373/1 md. Orman sınırları içinde veya bitişiğinde tapulu, orman sınırları dışında ise her türlü tasarruf belgeleriyle özel mülkiyette bulunan ve tarım arazisi olarak kullanılan, dağınık veya yer yer küme ve sıra halinde ki her nevi ağaç ve ağaçcıklarla örtülü yerler, G Değişik 22/5/1987 – 3373/1 md. Orman sınırları dışında olup, yüzölçümü üç hektarı aşmayan sahipli arazideki her nevi ağaç ve ağaççıklarla örtülü yerler, H Sahipli arazide ve muhitin hususiyetlerine göre yetişmiş veya yetiştirilecek olan fıstık çamlıkları ve palamut meşelikleri dahil olmak üzere her nevi meyvalı ağaç ve ağaççıklar; İ Değişik 23/9/1983 – 2896/1 md. Sahipli arazideki aşılı ve aşısız zeytinliklerle, özel kanunu gereğince Devlet Ormanlarından tefrik edilmiş ve imar, ıslah ve temlik şartları yerine getirilmiş bulunan yabani zeytinlikler ile 9/7/1956 tarih ve 6777 sayılı Kanunda tasrih edilen yabani veya aşılanmış fıstıklık, sakızlık ve harnupluklar. J Funda veya makilerle örtülü orman ve toprak muhafaza karakteri taşımıyan yerler, orman 2 – Değişik 5/6/1986 – 3302/1 md.AOrman sayılan yerlerden Öncelikle orman içindeki köyler halkının kısmen veya tamamen yerleştirilmesi maksadıyla, orman olarak muhafazasında bilim ve fen bakımından hiçbir yarar görülmeyen aksine tarım alanlarına dönüştürülmesinde yarar olduğu tespit edilen yerler ile halen orman rejimi içinde bulunan funda ve makilerle örtülü yerlerden tarım alanlarına dönüştürülmesinde yarar olduğu tespit edilen yerler, B 31/12/1981 tarihinden önce bilim va fen bakımından orman niteliğini tam olarak kaybetmiş yerlerden; tarla, bağ, bahçe, meyvelik, zeytinlik, fındıklık, fıstıklık antep fıstığı, çam fıstığı gibi çeşitli tarım alanları veya otlak, kışlak, yaylak gibi hayvancılıkta kullanılmasında yarar olduğu tespit edilen araziler ile şehir, kasaba ve köy yapılarının toplu olarak bulunduğu yerleşim alanları,Orman sınırları dışına sınırları dışına çıkartılan bu yerler Devlete ait ise Hazine adına, hükmi şahsiyeti haiz amme müesseselerine ait ise bu müesseseler adına, hususi orman ise sahipleri adına orman sınırları dışına çıkartılır. Uygulama kesinleştikten sonra tapuda kesin tashih ve tescil işlemi yerler dışında orman sınırlarında hiçbir suretle daraltma madde hükümleri; muhafaza ormanı, milli park olarak ayrılan, izin ve irtifak hakkı tesis edilen ormanlık alanlarda ve 3 üncü madde ile orman rejimi içine alınan yerlerde bu niteliklerin devamı süresince, yanan orman sahalarında ise hiçbir şekilde uygulanmaz.Ek 22/5/1987 – 3373/1 md. Bu maddenin B bendi ile orman sınırları dışına çıkarılıp, 2924 sayılı Kanunun 11 ve 12 nci maddeleri gereğince fiili durumlarına göre ifraz edilerek bedeli karşılığı satılacak yer, yapı ve tesisleri kullananlardan, satış işlemleri tamamlanıncaya kadar ecri misil 3 – Bulundukları mevki, vaziyet, haiz oldukları hususiyet noktasından memleketin ve halkın menfaat, sıhhat, selametine yarıyacak veya tarihi, bedii veya turistik kıymeti bakımından muhafazası gereken, gerek Devletin ve gerek eşhasın hususi mülkiyetinde veya hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerin orman rejimine alınmasına Ziraat veya Maarif Vekaletleri veya Turizm Umum Müdürlüğünün teklifi üzerine İcra Vekilleri Heyetince karar 4 – Ormanlar mülkiyet ve idare bakımından A Devlet ormanları; B Hükmi şahsiyeti haiz amme müesseselerine ait ormanlar; C Hususi ormanlar;Vasıf ve karakter bakımından A Muhafaza ormanları; B Milli parklar; C İstihsal ormanları;olmak üzere 5 – Hükmi şahsiyeti haiz olmıyan Devlet dairelerince hususi maksatlara göre tesis edilen ormanların bu daireler tarafından tesis gayelerine uygun surette idare ve intifaına Ziraat Vekaletince izin 6 – Değişik 22/5/1987 – 3373/3 md. Devlet ormanlarına ve Devlet ormanı sayılan yerlere ait her çeşit işler Orman Genel Müdürlüğünce yapılır ve başkasına ait olan bütün ormanlar, bu Kanunun hükümleri dairesinde Orman Genel Müdürlüğünün murakabesine FASILI Devlet OrmanlarıOrman kadastrosu Madde 7 – Değişik 5/6/1986 – 3302/2 md. Değişik 22/5/1987-3373/4 md.Devlet ormanlarının, hükmi şahsiyeti haiz amme müesseselerine ait ormanların, hususi ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırlarının tayini ve tesbiti, orman kadastro komisyonları tarafından kadastro komisyonları, Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığınca atanacak bir orman yüksek mühendisi veya orman mühendisinin başkanlığında, bir orman yüksek mühendisi veya orman mühendisi veya bunların bulunmaması halinde orman teknikeri, bir ziraat yüksek mühendisi veya ziraat mühendisi veya bunların bulunmaması halinde ziraat teknisyeni, mahalli ziraat odalarınca bildirilecek bir temsilci ile beldelerde belediye encümenince, köylerde köy muhtarlığınca bildirilecek bir temsilci olmak üzere bir başkan ve dört üyeden teşekkül başkan ve üyelerine ödenecek tazminat ve harcırah miktarları her yıl Bütçe Kanunu ile çalışma usul ve esasları yönetmelikle 8 – Değişik 5/6/1986 – 3302/3 md. Orman kadastrosunun ve bu Kanunun 2 nci maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarma işlemlerinin yapılacağı il ve ilçeler Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığınca çalışmalarının yapılacağı yerler en az bir ay önce radyo ve diğer yayın araçları ile ilan kadastrosu ve sınırları dışına çıkarma işlerine ait arazi çalışmalarının başlama tarihi ise, orman kadastro komisyonu tarafından en az 15 gün önceden çalışacak belde ve köylerle bunlara bitişik belde ve köylerin uygun yerlerine asılarak ilan işlemlerine ait usul ve esaslar yönetmelikle 9 – Değişik 23/9/1983 – 2896/5 md. İlan işleri tamamlanan belde ve köylerde kadastrosu yapılacak ormanların sınırları komisyonlarca, arazi üzerinde belirlenir, ölçülür, varsa hava fotoğraflarına işaretlenir ve bu işlemler tutanakla tevsik tutanak; sınırlandırılan ormanların işletme şeklini, ihtiva ettikleri ağaç türlerini, mülkiyet ve diğer ayni hakları, sınırda bulunan taşınmaz malların cinsini, maliklerinin ve işgal edenlerin ad ve soyadını, gösterilen veya verilen belgelerin tarih, numara ve nitelikleri ile ilgililer tarafından yapılan itirazları kapsayacak şekilde düzenlenir.Değişik üçüncü fıkra 5/6/1986-3302/4 md. Tutanaklar, orman kadastrosu ve bu Kanunun 2 nci maddesinin B bendinin uygulamalarında her belde ve köy için, A bendinin uygulamasında ise bir veya birden fazla köy ve belde veya ilçe hudutları içinde kalan bütün köyler için tutulur ve tutanak defterine yazılır. Bu tutanaklar komisyon başkanı, üyeler, bilirkişiler ve hazır bulundukları takdirde orman içinde veya bitişiğinde taşınmaz mal sahibi olanlar ile kullananlar veya kanuni mümessilleri veya vekilleri tarafından imza ve diğer ormancılık hizmetleri için gerekli hava fotoğrafları, Tarım ve Orman Bakanlığınca yapılır veya metodlarına ait uygulanacak teknik hususlar yönetmelikte yapılan ormanların sınır noktaları sabit taş ve beton kazıklarla tespit edilir. Tespit edilen sınır noktalarının tahrip edilmesi veya yerlerinin değiştirilmesi 10 – Değişik 23/9/1983 – 2896/6 md. Değişik 5/6/1986 – 3302/5 md. Sınırlaması ve bu Kanunun 2 nci maddesine göre, orman sınırları dışına çıkarma işlemleri bitirilen köy ve beldelere ait düzenlenen kadastro dosyaları Orman Cenel Müdürlüğüne gönderilir. Orman Genel Müdürlüğünce bulunan şekli ve hukuki noksanlıklar komisyonlarca düzeltildikten sonra Orman Cenel Müdürlüğünce ilgili valiliklere gönderilir. Kadastro işlemleri valinin onayı ile yürürlüğe girer. Kadastro tutanak suretleri haritaları ile birlikte orman kadastro komisyonlarınca ilgili köy ve beldelerin uygun yerlerine asılmak suretiyle ilan edilir. Ayrıca, tutanak suretleri Maliye ve Gümrük Bakanlığı ile Orman Genel Müdürlüğünün mahalli kuruluşlarına intikal tarihi beldelerde belediye encümenlerinin, köylerde ihtiyar heyetlerinin tasdik edecekleri belgelerle tevsik olunur. Bu belgeler komisyon dosyalarında tamamlanan ormanlara ait haritalar komisyon başkanınca tasdik 11 – Değişik 5/6/1986 – 3302/6 md. Değişik 22/5/1987-3373/5 md. Orman kadastro komisyonlarınca düzenlenen tutanakların askı suretiyle ilanı, ilgililere şahsen yapılan tebliğ hükmündedir. Tutanak ve kararlara karşı askı tarihinden itibaren altı ay içinde kadastro mahkemelerine, kadastro mahkemesi olmayan yerlerde kadastro davalarına bakmakla görevli mahkemeye müracaatla sınırlamaya ve bu Kanunun 2 nci maddesine göre orman sınırları dışına çıkarma işlemlerine Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı ile hak sahibi gerçek ve tüzelkişiler itiraz edebilir. Bu müddet içinde itiraz olmaz ise komisyon kararları kesinleşir. Bu süre hak düşürücü tapulu gayrimenkullerde tapu sahiplerinin, 10 yıllık süre içerisinde dava açma hakları itiraz davaları her türlü harç ve resimden sahibi gerçek ve tüzelkişiler tarafından açılacak sınırlamaya itiraz davalarında hasım Orman Genel Müdürlüğü, bu Kanunun 2 nci maddesine göre orman sınırları dışına çıkarma işlemlerine karşı açılacak itiraz davalarında ise hasım Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı ve Orman Genel yapılıp kesinleşen devlete ait ormanlar, tapu dairelerince hiçbir harç, vergi ve resim alınmaksızın hazine adına tapuya tescil noktalarındaki taş, beton, kazık ve diğer işaretler Orman Genel Müdürlüğünce 12 – Değişik 23/9/1983 – 2896/8 md.] Orman kadastro komisyonları için lüzumlu taşıt araçları ve görevlilerin kanuni yollukları ile her türlü giderler Orman Genel Müdürlüğünce sağlanır.Ek 22/5/1987-3373/6 md.;Değişik 23/2/1995 – 4079/1 md. Orman kadastro komisyonları ve amenajman heyetleri başkan ve üyeleriyle bu komisyon ve heyetlerde görevli personele,arazide fiilen çalıştırılacak sürelere münhasır olmak üzere,657 sayılı Devlet Memurları Kanununda yer alan 1 inci derecenin son kademesi gösterge rakamının Genel İdare Hizmetleri sınıfında olup kadrosuna tahsisli ek gösterge bulunmayan ve 1 inci dereceden aylık alan yüksek öğrenimliler için öngörülen ek gösterge dahil Bütçe Kanunlarında Devlet memurları maaşı için belirlenen katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarın yarısını aşmamak üzere her yıl Orman Genel Müdürlüğünün teklifi ve Orman Bakanının onayı ile tespit edilecek miktarda aylık ödenek, Orman Genel Müdürlüğü Döner Sermaye bütçesinden ayrıca Orman köylülerinin kalkındırılması ve nakledilmesiMadde 13 – Değişik 23/9/1983 – 2896/9 md. Devlet ormanları içinde veya bitişiğinde bulunup, köylerde veya dağınık yerlerde oturanlardanA Bulundukları yerlerde kalkındırılmaları mümkün görülenler, bu Kanunun ek 3 üncü maddesinde belirtilen fondan öncelikle yararlandırılarak kalkınmalarına katkıda bulunulur. B Yerinde kalkındırılmaları mümkün görülmeyen veya su ve toprak rejimi bakımından bulundukları yerleşim yerlerinden kaldırılmaları zorunlu bulunan bu köyler halkının kısmen veya tamamen öncelikle bu Kanunun 2 nci madde birinci fıkra A bendinde belirtilen orman sınırları dışına çıkarılan yerlere, bu mümkün olmadığı takdirde diğer yerlere nakil ve yerleştirilmelerine, Köy İşleri ve Kooperatifler Bakanlığının görüşü de alınarak Tarım ve Orman Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca karar verilir. Nakledilen köyler halkına ait araziler, Devlet ormanı olarak derhal Ormanların muhafazasıMadde 14 – Devlet ormanlarındaA Yetişmiş veya yetiştirilmiş fidanları kesmek, sökmek, ekim sahalarını bozmak, yaş ağaçları boğmak, yaralamak, tepelerini veya dallarını kesmek veya koparmak veya ağaçlardan yalamuk, pedavra hartama çıkarmak; B Dikili yaş veya kuru ağaçları kesmek veya bunları kökünden sökmek veya bunlardan kabuk veya çıra veya katran veya sakız çıkarmak, yatık veya devrik ağaçları kesmek veya götürmek, kök sökmek, kömür yapmak; C Değişik 3/11/1988 – 3493/1 md Palamut, ıhlamur çiçeği, her çeşit orman örtüsü, mazı kozalağı tıbbi ve sınai nebatları veya orman tohumlarını toplayıp götürmek; D Ek 3/11/1988 – 3493/1 md. Ormanlardaki göl, gölet, baraj ve derelerde dinamit atmak veya zehir bırakmak suretiyle avlanmak; E Ek 3/11/1988 – 3493/1 md Ticaret amacıyla olmaksızın kendi ihtiyacı için toprak, kum ve çakıl çıkarmak; 15 – Ormanın gelişmesi için idarenin fenni maksatlarla yapacağı ameliyat dışında; 14 üncü maddenin A bendinde yazılı fiillerden fidan sökmek veya dal kesmek ile orman hasılatı elde etmek üzere aynı maddenin B bendinde ve muhtelif faydalar sağlamak için C bendinde yazılı fiil ve hareketleri yapmak, orman idaresinin izin ve müsaadesine 16 – Devlet ormanlarının hudutları içinde, mevzu hükümlere göre maden ocakları araştırma veya işletme ruhsatnamesi ve imtiyazı verilebilmesi için Ziraat Vekaletinin muvafakatini almak veya imtiyaz almış olanlarla, ruhsatname veya imtiyaz alacaklar, işe başlamadan evvel çalışma sahalarını orman idaresine haber vermeye ve ormana zarar gelebilecek hallerde, orman idaresinin göstereceği tedbirleri almaya ve yapmaya 17 – Devlet ormanları içinde bu ormanların korunması, istihsal ve imarı ile alakalı olarak yapılacak her nevi bina ve tesisler müstesna olmak üzere; her çeşit bina ve ağıl inşası ve hayvanların barınmasına mahsus yerler yapılması ve tarla açılması, işlenmesi, ekilmesi ve orman içinde yerleşilmesi ormanlarının herhangi bir suretle yanmasından veya açıklıklarından faydalanılarak işgal, açma veya herhangi şekilde olursa olsun kesme, sökme, budama veya boğma yollariyle elde edilecek yerlerle buralarda yapılacak her türlü yapı ve tesisler, şahıslar adına tapuya tescil olunamaz. Buralara doğrudan doğruya orman idaresince el konulur. Yanan yerlerde husule gelen enkaz hiçbir suretle eşhasa satılamaz. Bunlar resmi daire ve müesseseler ihtiyacına tahsis olunur.Değişik 22/5/1987 – 3373/7 md. Turizm alan ve merkezleri dışında kalan Devlet ormanlarında kamu yararına olan her türlü bina ve tesisler için gerçek ve tüzelkişilere, Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığınca bedeli karşılığı izin verilebilir. Bu izin süresi kırkdokuz yılı geçemez. Devletçe yapılan tesizler dışında kalan her türlü bina ve tesisler izin süresi sonunda eksiksiz ve bedelsiz olarak Orman Genel Müdürlüğünün tasarrufuna geçer. Ancak işletmenin maksadına uygun faaliyet gösterdiği Orman Genel Müdürlüğünce belgelenen hak sahiplerinin kullanma hakları yer, bina ve tesislerin rayiç değeri üzerinden belirlenecek yıllık bedelle doksandokuz seneye kadar uzatılabilir. Bu durumda devir işlemleri bu uzatma sonunda yapılır. Turizm amaçlı tesisler için hak sahipleri adına tapuda irtifak hakkı tesis edilir. İzin ve irtifak hakları amaç dışı kullanılamaz.Ek 23/9/1983 – 2896/10 md. Yukarıdaki fıkrada belirtilen bina ve tesislerin, hükmi şahsiyeti haiz amme müesseselerine ait ormanlarda veya hususi ormanlarda yapılmak istenmesi halinde, Maliye Bakanlığının görüşü alınmaksızın Tarım ve Orman Bakanlığınca izin verilebilir. Bu takdirde, kullanım bedeli, süresi, yapılan bina ve tesislerin devri gibi hususlar genel hükümlere uygun olarak taraflarca tespit 18 – Degişik 23/9/1983 – 2896/11 md. Orman ürünlerini işleyecek her çeşit fabrika kurulması Tarım ve Orman Bakanlığının; Devlet ormanları hudutları içinde veya bu orman sınırlarına bir kilometreye kadar olan yerlerde taş, kum ve toprak, dört kilometreye kadar olan yerlerde ise hızar, şerit kurulması ve kireç, kömur, terebentin, katran, sakız ve benzeri gibi işletilmesinde ağaç kullanılan ocakların açılması ve balık üretmek üzere tesis kurulması Orman Genel Müdürlüğünün iznine bağlı olup, ruhsatname alınması ve rüsum hakkındaki hükümler görmüş ormanlarla, gençleştirmeye ayrılmış veya ağaçlandırılan sahalarda ve baraj havzalarında birinci fıkradaki faaliyetlere hiçbir surette izin 19 – Değişik 23/9/1983 – 2896/12 md. Ormanlara hertürlü hayvan sokulması yasaktır. Ancak, kuraklık gibi fevkalade haller nedeniyle hayvanlarının beslenmesinde güçlük çekildiği tespit edilen bölgeler halkına ait hayvanlar ile orman sınırları içerisinde bulunan köyler ve mülki hudutlarında Devlet ormanı bulunan köyler halkına ait hayvanların orman idaresince belirlenecek türlerine, tayin edilecek saha ve süreler dahilinde, ormanlara zarar vermeyecek şekilde otlatılmasına izin otlatılmasına izin verilecek sahaların ve hayvan türlerinin belirlenmesi ile otlatma zamanı ve süresinin tayinine ve ilgililere duyurulmasına ilişkin hususlar yönetmelikle görmüş ormanlarla, gençleştirmeye ayrılmış veya ağaçlandırılmış sahalarda hiç bir surette hayvan Otlak ve mera işleriMadde 20 – Devlet ormanları içinde bulunan yaylak, kışlak ve otlaklarla sulama yerlerinde hakları olanlardan buralara hayvanlariyle yahut hayvansız olarak girip çıkmak istiyenler; bu yerlere orman idaresinin göstereceği yollardan geçmeye ve ormanlara zarar vermemeye matuf tedbirlere riayete 21 – Değişik 23/9/1983 – 2896/13 md. Devlet ormanlarındaki otlaklara dışardan toplu olarak veya sürü halinde hayvan sokulup otlatılması, tanzim olunacak planlara göre orman idaresinin iznine otlak zamanından evvel tanzim ve orman işletme müdürlüklerince tasdik 22 – Değişik 23/9/1983 – 2896/14 md. Tarım ve Orman Bakanlığı, Devlet ormanları içindeki ağaçsız otlak, yaylak ve kışlakların tanzim ve ıslahı hususunda gerekli tedbirleri Muhafaza ormanlarıMadde 23 – Arazi kayması ve yağmurlarla yıkanması tehlikesine maruz olan yerlerdeki ormanlarla, meskün mahallerin havasını, şose ve demiryollarını, toz ve kum fırtınalarına karşı muhafaza eden ve nehir yataklarının dolmasının önüne geçen veya memleket müdafası için muhafazası zaruri görülen Devlet ormanları veya maki veya fundalarla örtülü yerler daimi olarak; tahrip edilmiş veya yangın görmüş Devlet ormanları da istihsal ormanı haline gelinceye kadar Ziraat Vekaletince muhafaza ormanı olarak ayrılan ormanların hudutları belli edilerek civar köy ve kasabalarda ilan olunur. Bu gibi ormanların ayrılma şart ve esasları müddetleriyle sureti idare, imar ve ıslahı ve bunlardan faydalanma şekilleri Ziraat Vekaletince tesbit 24 – Muhafaza ormanı olarak ayrılması icabeden ve mülkiyeti Devletten başkasına ait bulunan ormanlarla alelümum muhafaza ormanlarının tamamlanması için bunlara eklenmesi lazım gelen sahipli yerler, İcra Vekilleri Heyeti karariyle muhafaza ormanı olarak ayrılır. Sahipleri muvafakat etmedikleri takdirde bu yerler umumi hükümlere göre istimlak Milli parklarMadde 25 – Değişik 23/9/1983 – 2896/15 md. Orman Genel Müdürlüğü; mevkii ve özelliği dolayısıyla lüzum göreceği ormanları ve orman rejimine giren sahaları; bilim ve fennin istifadesine tahsis etmek, tabiatı muhafaza etmek, yurdun güzelliğini sağlamak, toplumun çeşitli spor ve dinlenme ihtiyaçlarını karşılamak, turistik hareketlere imkan vermek maksadıyla, milli parklar, tabiat parkları, tabiat anıtları, tabiatı koruma sahaları ve orman mesire yerleri olarak ayırır, düzenler, yönetir ve gerektiğinde işletir veya İstihsal ve satış işleriMadde 26 – Değişik 23/9/1983 – 2896/16 md. Orman insan ilişkilerinde, ormanın korunması, kullanma değerlerinin esas tutulması, ormancılıkta ve amenajman planlarında çok taraflı faydalanma esaslarını getirmek maksadıyla; Devlet ormanlarından yapılacak istihsal, Tarım ve Orman Bakanlığınca tespit olunacak esaslar dairesinde ve amenajman planlarına göre Devlet tarafından yapılır veya 40 ıncı madde hükümleri dairesinde 27 – Değişik birinci fıkra 23/9/1983 – 2896/17 md. Devlet ormanlarından kesilecek veya herhangi bir sebeple devrilmiş veya kesilmiş ağaçlardan, hangilerinin diplerinin ve hangi ürün çeşidinin kimler tarafından numaralanıp damgalanacağına, orman mahsullerinin kesim, imal, toplama, koruma ve satış icaplarına göre nakil, istif ve ölçme işlerine, nakliye tezkerelerinin tanzim ve kullanılmasına ait şekil ve esaslar Orman Genel Müdürlüğünce tayin ve tespit çekiçleri dört çeşit olup şekilleri, bu kanuna bağlı levhada tesbit edilmiştir. Bu çekiçlerin salahiyetli memurlardan başkası tarafından kullanılması ve nakliyesiz orman mahsulleri kaçak 28 – Ormancılık tekniği ve kıymetlendirme icapları zaruri kılmadıkça Orman Umum Müdürlüğünce hiçbir nevi mamul ve yarı mamul yapılamıyacağı gibi orman dışında şehir ve kasabalarda fabrika, depo ve satış yerleri de tesis olunamaz. İcabında Orman Umum Müdürlüğünce fabrika tesis ve işletilmesi İcra Vekilleri Heyeti kararına 29 – Devlet ormanlarından elde edilecek orman mahsullerinin tarife bedelleri, mıntakalar itibariyle ve piyasa icaplarına göre Orman Umum Müdürlüğü tarafından tanzim ve Ziraat Vekaletince tasdik 30 – Değişik 23/9/1983 – 2896/18 md. Devlet ormanlarından elde edilen ürünlerin piyasa satışlarında açık artırma esastır. Açık artırmaya arz edilen orman ürünlerinin miktar ve vasıf itibariyle mahalli ihtiyaçlara ve satış icaplarına uygun partiler halinde ayarlanması kurum ve kuruluşlarının ihtiyaçları ile lüzum ve fayda görülen veya acele olarak satış yapılmasını gerektiren hallerde, her türlü orman ürünü piyasa fiyatı üzerinden tahsisen satılabilir. Bu maddede yazılı satışların usul ve esasları Bakanlar Kurulunca tespit 31 – Değişik 22/5/1987 – 3373/8 md. Mülki hudutları içinde verimli Devlet ormanı bulunan köylerde köy nüfusuna kayıtlı ve köyde devamlı oturan ihtiyaç sahibi hane reislerine, köyde barınmaları için yapacakları ev, ahır, samanlık, ambar ve kümes ile köy halkının müşterek ihtiyacı olan okul, cami, sağlıkevi, köyyolu köprüsü ve köykonağı ihtiyaçları için yapacak emval bu ormanlar civarındaki istif veya satış istif yerlerinden tarife bedeli ile kesme, taşıma ve istif masrafları alınmak suretiyle bir defaya mahsus olmak üzere verilir. Bu maddeye giren inşaatlar için hak sahiplerinin talebi halinde bu yapacak emval yerine, karşılığı idarece nakit olarak ödenir. Tamiratlar için ise, en yakın istif veya satış istif yerlerinden maliyet bedelinin üçte biri üzerinden emval verilir veya karşılığı nakit olarak idarece ödeme hallerinde işletmesindeki kerestelik emvalin son üç aylık açık artırmalı satış fiyatı ortalamasından, yeni inşaatlarda tarife bedeli ve fiili masraflar, tamiratlarda ise maliyet bedelinin üçte biri düşülür. Bu şekilde hesaplanan meblağın yüzde doksanı % 90 için tamir ihiyacının verildiği tarihten itibaren en az beş yıl geçmedikçe, ev, ahır, ambar, samanlık ve kümesin yeni olarak yapıldığı tarihten itibaren ise en az on yıl geçmedikçe tekrar ihtiyaç verilmez. Tamir için verilen miktar, yeni olarak yapılan ev, ahır, ambar, samanlık ve kümes için verilen ihtiyacın dörtte birini yerine, nakit ödeme esas ve usulleri Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığınca tespit yerler halkının yakacak ihtiyaçları tarife bedeli ile karşılanır. Satış istif yerlerinden karşılanması halinde ise kesme, taşıma ve istif masrafları ayrıca maddeye göre verilen yapacak emvalin gayesi dışında kullanılması ve başka bir yere taşınması yasaktır. Ancak, hak sahiplerinin ev ve müştemilatının tabii afete maruz bulunması, baraj veya gölet alanı içinde kalması veya hak sahibinin iskana tabi olması hallerinde yapacak emvalin ve enkazın nakline veya satışına müsaade edilebilir. Bu ihtiyaçların aynı köy halkı arasında devrine idarece izin kesin olarak ilişkisini keseceklere ait sahipli yapıların enkazı Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığının tespit edeceği esaslara göre nakledilebilir veya madde hükümlerine göre verilen yapacak ile bunların enkazı ve yakacak odun haczedilemez. Nakit verilmesi halinde, nakit ödeme amacı ile ilgili inşaat ve tamiratın yapılması zorunludur. Aksi halde 98 inci madde hükümleri 32 – Değişik 22/5/1987 – 3373/9 md. Mülki hudutları içinde verimsiz devlet ormanı bulunan köylerde, köy nüfusuna kayıtlı ve köyde devamlı oturan hane reisleri ile, hudutları içinde verimli devlet ormanı bulunan ve nüfusu 2500’den aşağı olan kasabaların muhtaç halkına kendi ihtiyaçlarına sarfetmeleri şartıyla yapacakları, ev, ahır, samanlık, ambar ve kümes ihtiyaçları için bir defaya mahsus; okul, cami, köyyolu köprüsü ve köykonağı gibi köy müşterek ihtiyaçları için de ihtiyaç hallerinde olmak üzere, en yakın satış istif yerlerinden maliyet bedelinin üçte biri karşılığı yapacak emval yerler halkının yakacak odun ihtiyaçları her yıl en yakın istif yerlerinden maliyet bedelinin üçte biri ile fıkrada belirtilen köy ve kasaba hudutları dahilindeki ormanlardan ağaçlandırma, imar ve bakım gayesi ile yapılan kesimlerle elde edilen yakacak odunlar tarife bedeli ile bu köy ve kasaba halkına, ihtiyaçları için inci maddenin yasaklarla ilgili hükümleri bu madde için de 33 – Değişik 23/9/1983 – 2896/21 md. Hariçten gelecek ve Hükümetçe iskana tabi tutulacak göçmenlerle, Hükümetçe memleket içinde bir yerden diğer bir yere nakledilecek ve topluca köy kuracak veya köylerde yerleştirilecek olanlara ve köy hudutları içinde yapılacak düzenleme ve toplulaştırmaya tabi tutulacaklara, yer sarsıntısı, yangın, heyelan, sel ve çığ yüzünden felakete uğrayan köylerde bu yüzden zarar gören muhtaç köylülere; yapacakları ev, ahır, samanlık ve ambar için bir defaya mahsus olmak üzere Tarım ve Orman Bakanlığınca en yakın istif veya satış istif yerlerinden kesme, taşıma ve istif masrafları karşılığında yapacak emval inci maddenin 4, 5 ve 6 ncı fıkralarındaki hükümler, bu madde hakkında da tatbik 34 – Değişik 22/5/1987 – 3373/10 md. Sınırları içinde devlet ormanı bulunan köy ve kasabalarda o yer nüfusuna kayıtlı olarak ikamet eden gerçek kişilerin veya sınırları içinde devlet ormanı bulunan köy ve kasabaların herbirinde hane adedinin çoğunluğu tarafından kurulan orman köylerini kalkındırma kooperatiflerinin baltalık ormanlarından birim fiyat vahidi fiyat usulü ile kesip satış istif yerlerine taşıdıkları yakacak odunların yüzde seksenine % 80 kadarı idarece tayin edilecek süre içinde, istedikleri takdirde kendilerine maliyet bedeli üzerinden verilir. Ancak, bu oran Tarım 0rman ve Köyişleri Bakanlığınca taşıtma ve depolama imkanı olmayan bölge ve bölgelerde yüzde yüze % 100 kadar imar ve bakım gayesi ile yapılan çalışmalarda da baltalık ormanlardaki yapılan çalışmalara ait hükümler aynen adedinin en az yüzde ellibiri % 51 tarafından kurulan orman köylerini kalkındırma kooperatiflerinden, Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığınca uygunluğu onaylanmış kendilerine ait veya en az yüzde ellibir % 51 payına sahip oldukları sanayi kuruluşları bulunanların birim fiyat usulü ile kesip satış istif yerlerine taşıdıkları kerestelik, soymalık, kaplamalık tomrukların ve sanayi odunlarının ayrı ayrı yüzde yirmibeşine % 25 kadarı istedikleri takdirde bu sanayi kuruluşlarında işlenmesi şartıyla satış istif yerlerinden maliyet bedeli ile satılır. Ancak hakkını mal olarak almak istemeyenlerle uygun sanayi tesisine sahip olmayan kooperatifler birim fiyat usulü ile kesip satış istif yerlerine taşıdıkları kerestelik, soymalık, kesme kaplamalık tomruk ve sanayi odunlarının ayrı ayrı yüzde yirmibeşine % 25 kadarı için, ilgili orman işletmesince yılı içinde istihsal edilen emvalden, aynı yıl içinde açık artırmalı olarak satılan miktarın genel satış ortalaması ile maliyet bedeli genel ortalaması arasındaki fark bilançonun çıkarılmasını müteakip nakden ormanlarında istihsalde çalışan gerçek ve tüzelkişilerin kesip satış istif yerlerine taşıdıkları yapacak ve yakacak emvale ait istihkak tutarları ayrıca yüzde on % 10 fazlasıyla kendilerine fıkralarda yazılı haklardan yararlanabilmek için kesme ve taşıma işinin birim fiyat vahidi fiyat kararı ve şartnamedeki sürelere ve esaslara uygun olarak yapılması 35 – Değişik 23/9/1983 – 2896/23 md. 31 inci, 32 nci ve 33 üncü maddelere göre yeni ev, ahır, ambar ve samanlık yapmak için yapacak orman emvali alanların, bu hususta tespit olunan, yapı sistemlerine uygun inşaat yapmaları sistemlerinin tespitine ilişkin yönetmelik; İmar ve İskan Bakanlığı, Köy İşleri ve Kooperatifler Bakanlığı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının görüşleri de alınarak Tarım ve Orman Bakanlığınca hazırlanır, Bakanlar Kurulunca yürürlüğe 36 – Değişik 23/9/1983 – 2896/24 md. Tarife bedeli ile kesme, taşıma ve istif masrafları ve maliyet bedeli karşılığında zati yapacak alma hakkına sahip olanların ihtiyaçları ve bunlardan muhtaçlık durumu arananlar için Orman Genel Müdürlüğünce belirlenecek esaslara göre muhtaçlık durumları, her sene orman bölge şefinin iştirakiyle köy ihtiyar heyetince ormanın verimi ve isteklilerin ihtiyacı göz önünde tutularak mahallinde tespit müşterek ihtiyaçlarına öncelik tanınır. Yakacak ihtiyaçları, mevcut hane ve nüfus sayısı esas tutularak verimin dağıtılması suretiyle sayısındaki eksilmeler ve nüfus sayısındaki değişiklikler köy ihtiyar heyetince orman idaresine bedeli ile zatı yakacak alma hakkına sahip olanların ihtiyaçları da aynı heyet tarafından mahallinde tespit muhtarı, verilen yapacak ve yakacak ihtiyaçlarını yerinde kullanmayıp her ne suretle olursa olsun elden çıkaranları orman idaresine bildirmekle 37 – Değişik 23/9/1983 – 2896/25 md. Devlet ormanlarından çıkarılacak tomruk, tel direk, maden direk, sanayi odunu, kağıtlık odun, lif – yonga odunu, sırık, çubuk, yakacak odun, reçine, sığla yağı, çıra ve şimşir gibi yıllık üretim programına alınmış orman ürünlerinin dışındaki her nevi orman ürün ve artıklarını, tayin olunacak mıntıka ve süreler içinde toplayıp çıkarmaları için, öncelik sırasına göre 40 ıncı maddede belirlenen orman köylerini kalkındırma kooperatiflerine veya işyerindeki veya civarındaki köylülere ilanen duyurulmak suretiyle ve tarife bedelini ödemeleri şartıyla izin yerlerdeki halkın veya kooperatiflerin bu işe istekli olmadıklarının veya iş güçlerinin yeterli bulunmamasının tespit ve tevsiki halinde, bu ürün ve artıkların diğer isteklilerce toplanıp çıkarılmasına aynı şartlarla izin verilebilir veya orman idaresince istihsal olunup Genel Müdürlüğünce belirlenecek ormana zararlı ağaçcıklar ve kökler ile diğer orman zararlılarının, orman idaresince tespit edilecek şartlarla kesilerek, köklenerek, sökülerek veya toplanarak ormandan çıkarılması için isteklilere izin verilebilir. Bunları kesen, kökleyen, söken veya toplayan kişilerden para 38 – Mülga 23/9/1983 – 2896/61 md.Madde 39 – Değişik 23/9/1983 – 2896/26 md. Devlet ormanlarından yapılacak istihsalden, 31 inci, 32 nci ve 33 üncü maddelerden istifade edenlerin ihtiyaçları öncelikle 40 – Değişik 23/9/1983 – 2896/27 md. Devlet ormanlarında ağaçlama, bakım, imar, yol yapımı, kesme, toplama, taşıma, imal gibi orman işleri; işyerinin ve işyerinde çalışacakların hangi mülki hudut ve orman teşkilatı hudutları içerisinde kaldığına bakılmaksızın, öncelikle işyerinde veya civarındaki orman köylerini kalkındırma kooperatiflerine ve işyerindeki köylülere veya işyeri civarındaki orman işlerinde çalışan köylülere, işyerine olan mesafeleri ile iş güçleri dikkate alınarak işe yukarıda belirtilen kooperatiflerin ve köylülerin iş güçlerinin yeterli bulunmaması veya işe ehil olmamaları veya aşırı fiyat istemeleri veya işin dağıtımı veya yapılması ile ilgili konularda çözülmesi mümkün olmayan ihtilaflar çıkarmaları gibi hallerde, bu işler; işyerine civar olmayan orman köylerini kalkındırma kooperatiflerine veya köylülere yaptırılabileceği gibi taahhüt yolu ile de işleri yapacak müteahhitlerden, işin mahiyet ve hacmine göre ormancı teknik eleman çalıştırmaları istenilir. Ayrıca bu taahhüde gireceklerden mali yeterlilik belgesi 41 – Her hangi bir suretle satışı yapılmış orman emvalinin bedeli ödenmeden veya karşılığı banka mektubu, Devlet ve Ziraat Bankası tahvilleriyle temin edilmeden ve damgaya tabi olanlar damgalanmadan ve nakliye tezkeresi alınmadan nakliyat tezkereleri mal sahibinin istediği yere ve taşıyıcının taşıma imkanlarına göre müddetli olarak ilk götürüldüğü yerlerden başka yerlere taşınmasında, taşıyanın eski nakliyeyi mal mevcuduna göre yeniletmesi malları, sayısı, cinsi, nevi, ebadı ve vasıfları itibariyle ibraz olunan nakliye tezkeresine uyduğu ve damgalı bulunduğu takdirde hepsi üzerinden hacmen yüzde on ve veznen yüzde on beşine kadar çıkacak fazlalık için nakliye tezkeresinde yazılı satış bedeli üzerinden tutarı alınarak serbest hadleri aşan miktar, bütün fazlalığa şamil olmak üzere kaçak sayılarak idarece müsadere 42 – Orman içinde yapılacak nakliyat orman idaresinin göstereceği yollardan yapılır. Nakliye tezkereleri daima taşıyanların üzerinde bulunup alakalı memurlar tarafından istenildikçe gösterilir. Şehir ve kasabalardaki ticarethane ve fabrikalardan ticaret kasdı olmaksızın orman mahsulü alıp nakledeceklerden nakliye tezkeresi ticarethane ve fabrikalar damgalı olmak kaydiyle bu gibi mallar için fatura tanzimine daire ve müesseseler kendi ihtiyaçları için kullanmak üzere kendi stok mahallerinden veya fabrikalarından iş yerlerine nakledecekleri keresteleri damgalı olmak şartiyle kendilerince mütat ve muteber olan vesikalariyle sevk 43 – İstihsal edilmiş veya edilecek emvale ait açılacak istihkak davalarının kati hükme bağlanmasına kadar mahkemelerce verilecek ihtiyati tedbir kararları ya kesimin durdurulmasına veya kesilmiş emvalin muhafazasına veyahut bu emvalin tarafların kabul edeceği ve malın tam değerlendirilebileceği şartlar dairesinde satılıp bedelinin bankaya yatırılmasına mütedair 44 – Ormanlardan verilen müşterek ve zati ihtiyaçlarla sair mahsulatı tayin edilen müddetler içerisinde mazereti olmaksızın çıkarmıyanların izinleri iptal olunur. Bu emval başka hak sahiplerinin ihtiyaçlarına tahsis FASIL Hükmi şahsiyeti Haiz Amme Müesseselerine Ait OrmanlarI. İşletme ve imarMadde 45 – Amme müesseselerine ait ormanların tahdit işini de 7 nci maddede yazılı orman kadastro komisyonları yapar. Bu suretle tesbit olunacak hudutları, tahdit tarihinden itibaren iki sene içinde beton veya yontma taşlar dikmek ve sabit kayalar üzerine işaretler hakketmek suretiyle sahipleri belli etmeye mecburdurlar. Komisyonların masrafları Devlete tahdit işlerine ait diğer masraflar alakalılara aittir. 2Madde 46 – Amme müesseselerine ait ormanları ya sahipleri işletir veya işletmeyi başkasına verebilir. Ancak bunlar orman idaresi tarafından parasız olarak tanzim edilecek harita ve amenajman planlarına göre işletilir ve idare olunur. Bu planlara riayeti orman idaresi kontrol eder. Sahiplerinin orman idaresine müracaat tarihini takibeden ilk iş mevsiminde işe başlamak suretiyle en kısa zamanda planların ikmali 47 – Amme müesseselerine ait ormanlar parçalanarak, şahıslara veya müesseselere toprağı ile birlikte devir ve temlik İdare ve muhafazaMadde 48 – Amme müesseselerine ait ormanların idaresi ve muhafazası devletin kontrol ve murakabesi altında bu kanun hükümlerine göre sahiplerine 49 – Devlet ormanlarına ait 14, 17, 18, 19, 20, 21, 41, 42 nci maddelerin hükümleri, hükmi şahsiyeti haiz amme müesseselerine ait ormanlar hakkında da tatbik FASIL Hususi OrmanlarI. Tahdit, harita, işletme ve imarMadde 50 – Hususi orman sahipleri, bu kanunun 7 nci maddesi hükümlerine göre tayin olunan orman hudutlarına Ziraat Vekaletince tesbit edilecek işaretleri koymaya 51 – Hususi ormanlar, sahipleri tarafından yaptırılıp orman idaresince tasdik olunacak harita ve amenajman planlarına göre işletilir ve idare olunur. Bu plana riayeti orman idaresi kontrol eder. Tayin olunacak müddet içinde bu planları yaptırıp tasdik ettirmiyenlerin harita ve amenajman planları orman idaresince yapılır ve masrafı iki yılda ve dört müsavi taksitte kendilerinden 52 – Degişik 22/5/1987 – 3373/11 md. Ekim ve dikim suretiyle meydana getirilen hususi ormanlar hariç, hususi ormanlar 500 hektardan küçük parçalar teşkil edecek şekilde parçalanıp başkalarına temlik ve mirascılar arasında ifrazen taksim şehir, kasaba ve köy yapılarının toplu olarak bulunduğu yerlerdeki hususi orman alanlarında bu Kanunun 17 nci maddesine göre izin almak ve yatay alanın yüzde altısını % 6 geçmemek üzere imar planlamasına uygun inşaat yapılabilir. İnşaatların yapılmasında orman alanlarının tabii vasıflarının korunmasına özen ormanlar orman idaresince mahalli tapu idaresine 53 – Hususi ormanların sahipleri mütaaddit olursa bunlar içlerinden birini veya bir başkasını orman idaresine karşı mesul müdür olarak göstermek mecburiyetindedirler. Üç ay zarfında göstermedikleri takdirde, orman idaresi o yer sulh hukuk mahkemesinden bir mesul müdür seçilmesini 54 – Hususi ormanlarda yapılacak plan, damga, istihsal ve murakabe işlerinde çalışan orman memurlarının kanuni harcırah ve masrafları hususi orman sahipleri tarafından ödenir. Bu harcırah ve masrafların karşılığı, bilahara mahsubu yapılmak üzere ve avans olarak orman veznesine peşinen İdare ve muhafazaMadde 55 – Hususi ormanların idare ve muhafazaları, Devletin kontrol ve murakabesi altında olmak üzere bu kanun hükümlerine göre sahiplerine 56 – Bu kanunun Devlet ormanları hakkındaki 14,15,17,19 uncu maddeleriyle Orman emvalinin bedeli ödenmeden veya karşılığı banka mektubu, Devlet ve Ziraat Bankası tahvileriyle temin edilmeden kaydı müstesna olmak üzere 41, 42 nci maddeleri hükümleri hususi ormanlarda da tatbik ve fidandan yetiştirilecek hususi orman sahipleri bu kanunun 14 üncü maddesinin A ve B bentlerinde yazılı hükümlerden ormanlarda avlanma, otlatma ve meyvaların toplanması bu kanun hükümleri dahilinde sahiplerinin iznine FASIL Müşterek HükümlerI. Ağaçlandırma ve imar işleriMadde 57 – Değişik 5/6/1986 – 3302/8 md. Orman sahasını artırmak maksadıyla, orman sınırları içinde yangın ve çeşitli sebeplerle meydana gelmiş açıklıklarda, verimsiz, vasıfları bozulmuş ve amenajman planlarında toprak muhafaza karekteri taşımadığı halde muhafazaya ayrılmış orman alanları ile, Devlete ait olup orman yetişme muhiti şartları bakımından elverişli olan yerlerde; köy tüzelkişilikleri ve diğer gerçek ve tüzelkişiler tarafından Orman Genel Müdürlüğünce uygun görülecek planlara göre ağaçlandırma kasaba ve şehirler civarında Devlete veya diğer kamu tüzelkişilerine ait arazilerle de gerekli şartlar bulunduğu ve ilgili kuruluşların talebi olduğu veya muvafakatları alındığı takdirde bu kuruluşlarca tesis edilmek ve bakılmak şartıyla orman idaresince ağaçlandırmalar yerler için lüzumlu fidan ile ağaçlandırma planları ve ağaçlandırma ile ilgili yardımlar bedelsiz sağlanabilir. Ağaçlandırılan sahayı orman halinde koruyup idame ettirmeyenlerden izin hakları geri alınır. İmar ihya çalışması yapılacak bozuk koru ve bozuk baltalık ormanların da bu fıkra hükümleri hazinede kalmak üzere bu ağaçlandırma sonucu meydana gelecek ormandan faydalanma usulü, bu Kanunda yer alan hususi ormanlara ait hükümler göre yürütülür. Bozuk ormanlardan çıkacak her nevi orman emvali, üretim, taşıma ve diğer giderler kendilerine ait olmak üzere bu sahaları boşaltıp ağaçlandıracaklara tarife bedeli üzerinden pazar satışı olarak verilir. Uygulama usul ve esasları Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığınca hazırlanacak yönetmelikte 58 – Devlet ormanlarının hudutları içindeki ırmak ve çay kenarlarını ve bunların kaynaklarını tanzim edecek, sellerin husulüne ve yer kaymalarına ve toprak aşınma ve taşınmalarına mani olacak her türlü ağaçlamalar ve teknik tedbirler orman idaresince yapılır. Ancak Devlet ormanı içinden geçen demiryolu ve şoselerin ve her nevi tesisatın tankimi ve tamiri orman idaresine malümat verilerek alakalılar tarafından 59 – Değişik 23/9/1983 – 2896/29 md. 57 nci maddenin ikinci fıkrasında yazılı yerlerdeki ağaçlandırılmış sahalar, ilgili kamu kuruluşuna teslim edilir ve bunlar hakkında bu Kanunun hükmi şahsiyeti haiz amme müesseselerine ait ormanlara ilişkin hükümleri uygulanır. Kendi arazilerinde ağaçlandırma yapmak isteyen gerçek kişilerle özel hukuk tüzelkişilere, sahipleri tarafından talep edildiği takdirde; plan ve proje yapımında ve bunların uygulamalarında, orman idaresince teknik yardım yapılabilir, plan ve projeleri Orman Genel Müdürlüğünce tasdik edilmiş sahaların fidan ihtiyaçları parasız karşılanır. Bunlar hakkında hususi ormanlara ilişkin hükümler 60 – Değişik 23/9/1983 – 2896/30 md. Orman idaresi ve diğer kamu kuruluşları ile gerçek ve özel hukuk tüzelkişilerin orman ağacı ve ağaçcığı fidan ihtiyaçlarını karşılamak üzere uygun görülen yerlerde, her yıl ağaçlandırılacak sahaya yetecek miktarda fidan üretecek genişlikte fidanlıklar tesis 61 – Orman hudutları dışında olup da ağaçlandırılması zaruri görülen yerlerde Orman Umum Müdürlüğünce hazırlanacak plan dairesinde ağaçlandırma 62 – Değişik 5/6/1986 – 3302/9 md. Ağaç sevgisinin yayılmasını ve kökleşmesini teminen Orman genel Müdürlüğü gerekli yayın ve propagandayı ve askerlerin ağaç dikimi ve bakımında görevlendirilmesi ve ağaçların faydaları hakkında dersler okutulmasıyla ilgili esaslar Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı ile Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı tarafından müştereken hazırlanacak yönetmeliklerde 63 – En ufak parçası yarım hektardan ve parçalar yekünu bir hektardan aşağı olmamak şartiyle kavak, okaliptüs ve kızılağaç dahil olmak üzere yeni ağaçlandırılan arazinin sahibi, ağaçlandırmadan itibaren elli sene için ağaçlandırdığı sahalara ait arazı ve bina vergilerinden muaf tutulur. Bu sahaları orman halinde muhafaza etmiyenlerden vergi muafiyeti hüküm ve tasarrufu altında bulunan arazide ağaçlandırma yapmak istiyenler vali veya kaymakama müracaat ederler. Bu yerlerin bu durumda oldugu tesbit olunduktan sonra, orman idaresi tarafından yapılacak agaçlandırma planına göre, ağaçlandırma işine Ziraat Vekaletince izin planları ve agaçlama bilgisine ait türlü yardımlar, orman idaresince parasız yapılır. Plana göre ve müddeti içinde ağaçlandırılan sahalar ağaçlamaya başlanan yıldan itibaren beş yıl sonunda bu ağaçlamayı yapana parasız temlik sahayı; orman halinde koruyup idame ettirmiyenlerden temlik edilen yer geri alınır. Bu şartlara göre kurulan ve idame ettirilen ormanlar Devlet ormanlarına katılmak üzere istimlak 64 – Değişik 22/5/1987 – 3373/12 md. Bu Kanunun 57 ve 63 üncü maddelerine göre gerçek ve tüzelkişiler ile kamu kurum ve kuruluşlarının orman ve fidanlık tesis etmesi ve işletmesi amacıyla Ta rım Orman ve Köyişleri Bakanlığı emrinde, Ağaçlandırma Fonu Fon aşağıdaki gelirlerden teşekkül eder a Genel bütçeden aktarılacak miktar, b Orman Genel Müdürlüğünün yıllık satış gelirlerinden yüzde beşe % 5 kadar Tarım Orman ve Köyişleri Bakanınca tespit edilecek miktar, c 6831 sayılı Orman Kanununun 16,17, 18 ve 115 inci maddelerine göre verilen izin, muvafakat, intifa ve irtifak hakkı gelirleri, d Bağışlar, e Diğer gelirler. B Fonun kullanılması ve harcamalar Fondan yapılacak her çeşit harcamalar 1050 ve 2886 sayılı Kanun hükümlerine tabi değildir. Bu fon harcamalarının kredi ve hibe olarak kullanılmasına ilişkin şekil ve esaslar ile diğer hususlar Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığınca hazırlanacak ve Bakanlar Kurulunca yürürlüğe konacak bir yönetmelikle tespit edilir. C Hesap dönemi ve denetim Fonun hesap dönemi mali yıldır. Bu maksatla Maliye ve Gümrük Bakanlığınca Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı emrine bir Fon Saymanı tayin edilir. Bilanço ve kesin hesap ertesi yılın Mart ayı içinde Sayıştay’a verilir. Yönetmelikteki esaslara göre denetim Sayıştay’ca yapılır. Bu fonla ilgili dava ve icra takipleri Orman Genel Müdürlüğünce 3234 sayılı Kanun hükümlerine göre 65 – Orman veya ağaç yetiştireceklere ve kültür arazisi kenarlarında çit yapacaklara orman fidanlıklarından ambalajlı olarak Orman Umum Müdürlüğünce fidanların yaşına, cins ve nevine göre tesbit edilen bedeli mukabilinde fidan ve tohum verilebilir. Resmi daire ve müesseselerin fidan ihtiyaçları da ambalaj ve nakil masrafları kendilerine ait olmak üzere bedelsiz 66 – Değişik 23/9/1983 – 2896/32 md. Orman yetiştirecek orman köylerini kalkındırma kooperatiflerine lüzumlu fidanlar, orman idaresi tarafından bedelsiz verilebilir. Dikim işi ilgili orman memurlarının gözetimi altında yaptırılır. Bu ağaçlama sahaları orman idaresinin devamlı gözetim ve kontrolü altında bulundurularak gelişip yetişmesi için lüzumlu tedbirlerin alınması 67 – Devlete ait fidanlıklarla diğer fidanlıklarda kullanılacak veya orman yetiştirmek maksadiyle ekilecek orman ağacı tohumlarının, orman idaresinin kontrolu altında toplanmış, muayene edilmiş ve menşe şahadetnamesi Sertifika verilmiş tohumlardan olması fidanlıklarından yurt dışına sevk edilecek fidanlarla, orman ağacı tohumlarına orman idaresince bir menşe şahadetnamesi Sertifika memleketlerden ithal edilecek orman ağacı fidanları ile tohumlarının cins, nevi ve sair hususlarını belirten menşe şahadetnameleri Sertifika alakalı orman idaresince incelendikten sonra giriş izni fidanlığı kuracak hususi müteşebbislere Orman Umum Müdürlüğünce parasız tohum Orman yangınlarının söndürülmesiMadde 68 – Ormanların içinde veya yakınında ateş ve yangın belirtisi görenler bunu derhal orman idaresine veya en yakın muhtarlığa, jandarma dairelerine veya mülkiye amirlerine haber vermeye ihbarında Devlete ait her türlü askeri ve mülki haberleşme vasıtalarından derhal ve parasız olarak merkezleriyle, demiryolları istasyonlarından çekilen yangın ihbarına ait telgraflarla yangının seyrini bildiren ve yangın hakkındaki yardım taleplerini ve söndürülmesine ait direktifleri ihtiva eden telgraflardan ve aynı hususlara taallük eden telefon muhaberatından ücret haberleşmesini en seri şekilde sağlamak üzere ormanlardaki yangın gözetleme kule ve kulübeleriyle bakım merkezi ve orman teşkilatının kuruluş merkezleri arasında orman idaresince gerektiği yerlerde telefon devreleri ve İcra Vekilleri Heyeti karariyle ruhsat almak suretiyle telsiz alıcı ve verici istasyonları tesis devreleri PTT İdaresi santrallerine ve PTT İdaresinin santrali olmıyan yerlerde jandarma santrallerine bağlanabilir. PTT santrallerine bağlı olanlar hariç olmak üzere hususi telefon hatları için hiçbir ücret, resim, vergi ve ruhsat parası 69 – Orman yangınlarında yangına civar köy ve kasabaların 18 yaşını bitirip 50 yaşını doldurmamış bütün erkek nüfusu beraberinde mevcut balta, kürek, kazma, destere gibi yangın söndürmeye yarıyacak aletleriyle yangın yerine gitmeye ve yangını söndürmeye işine gelenler yangını söndürmeye kafi gelmezse daha ilerdeki köy ve kasaba halkından mükellef olanlar da yangın yerine şekilde, vali, kaymakam, nahiye müdürü ve köy muhtarları ve civardaki asker ve jandarma birlik kumandanları bölgedeki orman başmüdürü ve onun lüzum göstereceği orman memurları yangın mahalline yardımcı göndermeye ve bizzat gitmeye mecburdurlar. Yangın söndürülmesinde çalışanların bu yüzden hasara uğrıyan zati eşya ve teçhizatını Devlet ormanlarında orman idaresi, diğer ormanlarda alakalıları tazmine maddenin tatbikatı hakkında Milli Müdafaa, Dahiliye ve Ziraat Vekaletlerince bu kanunun neşri tarihinden itibaren üç ay zarfında bir talimatname 70 – Ormanlarda yangın söndürülmesi için gideceklerin muayyen tarifeli vasıta ile hareket ettikleri takdirde gidiş ve dönüş ücretleri orman idaresi tarafından ödeneceği gibi müstacel zamanlarda salahiyetli memurların görecekleri lüzum üzerine bunlar kamyon, araba gibi diğer vasıtalarla da götürülüp ücreti de orman idaresi tarafından ödenir. Bunlara söndürme işinde çalıştıkları müddetçe Devlet ormanlarında orman idaresi,diğer ormanlarda alakalılar tarafından parasız ekmek,katık ve sigara verilir. Başkaca ücret en yüksek mülkiye amiri tarafından lüzum görülecek miktarda askeri nakil vasıtaları ile diğer daire ve İktisadi Devlet Teşekküllerine,belediyelere ait nakil vasıtalarının, sadece akaryakıt bedelleri Orman Umum Müdürlüğünce ödenmek kaydiyle ücretsiz olarak orman yangınlarının söndürülmesine mütaallik işlerde kullanılmasına emir 71 – Değişik 23/9/1983 – 2896/33 md. Değişik 22/5/1987 – 3373/13 md. Genel hükümlere göre tazminat talebi ile mahkemeye müracaat hakları mahfuz kalmak üzere,yangın söndürülürken sakatlananlara sakatlık derecelerine göre, Orman Genel Müdürlüğünce olay tarihindeki devlet memuru 1 inci derece son kademe brüt aylığının üç misline kadar, ölenlerin kanuni mirasçılarına ise bu miktarın beş misli para tazminat olarak memuru olup da sakatlanan veya ölenler hakkında genel hükümler tatbik olunur. Ayrıca bu memurlar birinci fıkra hükmünden de belirtilen ödemeler, mahkemeler tarafından hükmolunacak tazminata mahsup ve hastalananların hastanelere nakli ve tedavi masrafları orman idaresine aittir. Bunlar Devlet ve kamu kuruluşlarına ait hastanelerde parasız tedavi 72 – Orman yangınları için çekilen bilümum telgrafları telgrafhane ve demiryolu istasyon memurları derhal çekmeye ve telgrafı alan memurlar da bunu hemen mahalline göndermeye 73 – Mahalli Hükümetin veya orman memurlarının sevk kağıdı üzerine istasyon memurları yangını söndürmek üzere gidecek olanları asker tarifesiyle ve mahsubu bilahara yapılmak üzere yangına civar olan mahalde indirmek şartiyle yolcu veya marşandiz katariyle ve mümkün olan yerlerde hususi katarla götürüp getirmeye 74 – Orman idaresinin göstereceği lüzum üzerine mahallerinin en büyük mülkiye amirleri, kuraklık veya yangın olup da henüz söndürülmüş fakat sirayet ihtimalleri tamamen bertaraf edilmemiş olmak gibi fevkalade zamanlarda muayyen bir müddet için ormanlara girmeyi men ve oralardaki her türlü işlerin tatilini 75 – Orman idaresi yangınları önlemek maksadiyle en çok beş yılda tahakkuk ettirilecek bir plan ve program dahilinde yangın emniyet yolları ve yangın kule ve kulübeleri yapmak ve bunları idare merkezlerine telli ve telsiz telefonla bağlamakla mükellef olduğu gibi yangın tehlikesinin fazla olduğu mıntakalarda yangın mevsimine munhasır olmak üzere lüzum gördüğü yerlerde ve yeter miktarda yangın söndürme alet ve malzemesini havi motorlu vasıtalarla teçhiz ve takviye edilmiş yangın ekipleri 76 – Değişik 4/7/1995 – 4114/1 md. a Devlet ormanlarında; Orman İdaresince belirlenen konak yerlerinden başka yerlerde gecelemek, b Ormanlarda izin verilen ve ocak yeri olarak belirlenen yerler dışında ateş yakmak veya izin verilen yerlerde yakılan ateşi söndürmeden mahalli terketmek, c Ormanlara sönmemiş sigara veya yangına dolaylı olarak yol açabilecek madde atmak, d Ormanlara dört kilometre mesafede veya bu Kanunun 31 inci ve 32 nci maddeleri kapsamına giren köyler hudutları içinde anız veya benzeri bitki örtüsü yakmak, Orman memurlarının silah taşıma ve kullanma hak ve 77 – Orman teşkilatında her sınıf, derece ve vazifede çalışan memurlardan, Orman Umum Müdürlüğünce lüzum görülecek olanlar, İcra Vekilleri Heyetince seçilecek silahla teçhiz silahlar memurlara orman idaresince demirbaş olarak ormanlarından gayrı ormanlarda çalışan orman bekçilerine de umumi hükümler dairesinde silah taşıma izni 78 – 77 nci madde mucibince silah taşımaya salahiyetli olanlar vaziflerini ifa sırasında aşağıda yazılı hallerde silahlarını kullanabilirlerA Türk Ceza Kanununun 49 uncu maddesinde yazılı hususlarda; B Tecavüz veya taarruza yarıyan alet ve silahları taşıyanlala alet veya silahların derhal teslimi emredildiği halde bu emre riayet edilmiyerek fiilen tecavüz ve taarruzda bulunulması ve bu tecavüz ve taarruzun da başka şekilde def’ine imkan olmaması; C B bendi gereğince teslim edilen alet ve silahları veya elkonan müsadereye tabi nakil vasıtaları ile orman emvalini veya memurun siahını almak veya orman bölge ve muhafaza binalarına zorla girmek maksadiyle vakı tecavüz ve taarruzun başka şekilde def’ine imkan Suçların takibiMadde 79 – Değişik birinci fıkra 23/9/1983 – 2896/34 md. Orman memurlar orman suçlarına ilişkin delilleri bir zabıt ile tespit ve nakil vasıtaları ile suç aletleri ve suç mahsulü malları zapt ve icabında suç işleyenleri yakalamak selahiyetini haizdirler. Sahipleri tarafından tohum ve fidandan yetiştirilen hususi ormanlarda da bu madde hükümleri vukuunda polis, jandarma, köy muhtar ve bekçileri orman memurlarına yardıma 80 – Orman memurları, av tezkeresi olmıyanların ve orman idaresinden izin almamış olanların ormanlarda ve orman göl ve derelerinde 14 üncü maddenin C fıkrası hilafına avlanmalarını men’e, avlarını ve vasıtalarını zaptetmeye 81 – Orman içinde veya civarında bulunan köylerin muhtar ve ihtiyar meclisi kendi köy hudutları içinde bulunan Devlet ormanlarının muhafazasında orman teşkilatı ile iş birliği yapmakla maksatla suçların takibi faslında yazılı salahiyetleri, orman teşkilatı mensupları ile birlikte veya Ziraat Vekaletince belirtilecek esaslar dahilinde ayrı olarak 82 – Orman memurları, bu kanun hükümlerine muhalif hareket edenlerin hüviyetlerini, ikametgahlarını ve suçlarının mahiyetini tesbit ile kendileri, suçlu ve varsa hazır bulunanlardan en az iki kimseye imzalattıracakları bir zabıt tanzim tesbit edilemiyen suçlular vakit geçirilmeksizin hüviyeti tesbit edilebilecek en yakın köyün muhtar veya ihtiyar heyetine ve bunlarla da tesbiti mümkün olmazsa en yakın zabıta merkezine vakit geçirmeksizin bu zabıtları bağlı bulundukları amirlerine gönderirler. Amirlerce tetkik edilerek en kısa bir zamanda mahalli cumhuriyet müddeiumumiliğine zabıtlar, hilafı ispat olununcaya kadar varakasının hilafına iddia halinde, maznun, mahkemeye bu iddiası hakkında kanaat verecek deliller gösterir ve mahkeme bu müdafaayı tamike şayan götürse delillerini istima ve tetkik eder. Neticede maznunun iddiasını haklı gösterecek bazı sebepler karşısında kalırsa ancak o takdirde, zabıt varakasını imza etmiş olan memurları çağırıp dinledikten ve başka deliller varsa inceledikten sonra hasıl edeceği kanaate göre davayı 83 – Değişik birinci fıkra 4/7/1995 – 4114/2 md. 110 uncu maddenin ikinci fıkrasında gösterilen suçlara müteallik davalar asliye ceza mahkemelerinde, üçüncü fıkrasında gösterilen suçlara müteallik davalar ağır ceza mahkemelerinde, bu suçların dışında kalan ve bu Kanunda cezaları tayin edilen orman suçlarına müteallik davalar sulh ceza mahkemelerinde suçlarına ait davalar mahkemelerce acele mevaddan 84 – Değişik 23/9/1983 – 2896/35 md. Orman suçlarından dolayı zaptolunan ağaç, tomruk, kereste, yakacak ve sair mahsuller ile suçta kullanılan aletler, vazifeli orman memurları tarafından muhafaza edilmek üzere orman depolarına, orman deposu yoksa ve suç mahalli belediye hudutlarında ise o yer belediyesine, köy hudutları içinde ise o köy muhtarına, yokluğunda vekiline, onun da yokluğunda ihtiyar heyeti üyelerinden birine yediemin senedi mukabilinde teslim olunur. Belediye veya köy yetkililerine teslim edilen bu mallar en kısa zamanda orman depolarına idarece nakledilir. Bunlardan çürüyecek veya bozulacak olanlarla muhafazası müşkül ve masraflı bulunanlar, Cumhuriyet savcılığına yazılı bilgi verilip onbeş gün beklendikten sonra herhangi bir mahkame kararına gerek olmaksızın orman işletme müdürlüklerinin müsadereli mallar satış komisyonlarınca, mahallinde veya pazar yerlerinde ilan edilmek suretiyle derhal satılır.Ek 22/5/1987 – 3373/14 md. Ancak, sahiplerinin talepleri üzerine suç aletleri yukarıda belirtilen satış komisyonlarınca takdir ve tespit edilecek rayiç değerleri karşılığında, kanunen muteber teminat veya muteber müteselsil kefil göstermeleri ve dava neticesinde müsaderesine karar verildiği takdirde aynen iade şartıyla sahiplerine teslim nakil vasıtaları orman idaresinde veya yedieminde bekletilemez. Bu vasıtaların kayıtlı olduğu trafik bürosuna derhal durum bildirilir ve trafik görevlilerince de, trafik siciline ve ruhsatnamesine orman suçundan zaptedilmiş olduğu hususunda açıklama konulur. Trafik sicili ve ruhsatnamesinde bu açıklamayı taşıyan nakil vasıtasını satın alan üçüncü şahısların iyi niyet iddiaları dikkate alınmaz. Bu nakil vasıtaları; sahiplerinin talepleri üzerine birinci fıkrada belirtilen satış komisyonlarınca takdir ve tespit edilecek rayiç değerleri karşılığında, kanunen muteber teminat veya muteber müteselsil kefil göstermeleri ve dava neticesinde müsaderesine karar verildiği takdirde aynen iade şartıyla, sahiplerine teslim nakil vasıtası ile yeniden orman suçu işlendiği takdirde vasıtanın sahibine iade olunabilmesi için nakit veya Devlet tahvili veya banka teminatı verilmesi kullanılan nakil vasıtaları kesin bir zaruret olmadıkça yediemine teslim edilemez. Sahibi tarafından belirtilen esaslara uygun olarak alınmayan veya istenmeyen veya sahibi bulunmayan canlı nakil vasıtaları beş gün, diğer nakil vasıtaları ise en çok bir ay beklendikten sonra birinci fıkrada belirtilen satış komisyonunca mahallinde veya pazar yerlerinde,bu yerlerde alıcı bulunmadığı veya uygun fiyat teşekkül etmediği takdirde, idarece uygun görülecek herhanği bir yerde, ilan edilmek suretiyle karar verilmeden yukarıda gösterildiği şekilde satışları yapılan orman emvali,sair mahsuller, suçta kullanılan aletler ve nakil vasıtalarının bedelleri, yapılan her türlü masraflar düşüldükten sonra emanet olarak bankaya veya orman idaresi veznesine yatırılır. Durum ilgili mahkemeye suçu sebebiyle bu vasıtalar idarece zaptedildikten sonra kaçırılmış veya çalınmış veya mahkemelerce verilen müsadere hükümlerinin kesinleşmiş olması hallerinde, orman idaresince satışı yapılacak nakil vasıtalarının, orman idaresinin yazılı talebi üzerine orman memurları, polis, jandarma,trafik görevlileri ve belediye zabıtası,bu vasıtaları kimin elinde olursa olsun yakalayarak en yakın orman idaresine teslim ile görevli ve karar verilen emval,nakil vasıtaları ve suçta kullanılan aletler satılmamış ise lehine karar verilmesi halinde zaptedilmiş emval veya nakil vasıtası mevcut ise derhal, satılmış ise bedeli aynen iade hükmolunup satışı yapılan nakil vasıtasının satış bedeli suç tarihinde idarece tespit edilerek teminata bağlanmış değerinden düşük olduğu takdirde aradaki fark, alınmış teminattan mahsup edilir veya sahibinden yahut kefillerinden tahsil karar verilen nakil vasıtası hakkında verilmiş başka bir müsadere kararı sebebiyle satışın mümkün olamaması halinde alınmış teminat orman idaresince irat kaydedilir veya zabt sırasında tespit edilmiş değeri sahibinden veya kefilinden tahsil kesinleştikten sonra,evvelce satılıp parası emanete alınan veya bilahara satılan nakil vasıtası ve suç aletlerinin satış bedelinin yüzde yirmisi % 20’si kaçağı haber verenlere, yüzde otuzu % 30’u ise yakalayıp zaptedenlere ikramiye olarak jandarma, köy muhtarı, ihtiyar heyeti üyelerinin suç aletleri ve nakil vasıtasını yakalamaları ve orman idaresine teslim etmeleri halinde, bunlar hakkında da yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır. Nakil vasıtası ve suç aletleri satış bedelinin yüzde ellisi % 50’si,orman emvalinin satış bedelinin ise tamamı Orman Genel Müdürlüğü hesabına irat 85 – Orman içinde kimin tarafından kesildiği veya hazırlandığı belli olmıyan veya suçlunun kaçması sebebiyle faili tesbit olunamıyan orman mahsulleri ve cürüm aletleri,orman idaresinin satış usullerine göre satılır ve bedelleri irat mallarla beraber bulunan nakil vasıtalarının bulunamıyan sahipleri on beş gün müddetle yapılacak ilanla araştırılır. İlan sonunda sahibi meydana çıkmıyan vasıtalar hakkında birinci fıkra hükmü tatbik 86 – İzin almadığı veya orman içinde bir hizmeti bulunmadığı halde ağaç kesecek veya nakledecek vasıtalarla orman içinde görülen veya halinden şüphe edilen kimseleri orman dışına çıkarmaya orman memurları 87 – Otlatma izni verilmiyen ormanlarda başıboş görülen hayvanlar en yakın köy muhtarlarına veya belediyelere makbuz karşılığı teslim olunur. Hayvan sahibi zuhur edip zabıt varakasını imza ederse hayvan kendisine verilir. Muhtara veya belediyeye teslimden itibaren ilan edilen on beş gün içinde sahibi bulunmıyan hayvanlar idarece usulen satılarak bedeli bankaya veya orman idaresi veznesine veya orman idaresi veznesine yatırıldıktan sonra bir sene içinde sahibi zuhur etmezse bu bedel orman idaresince irat kaydolunur. Hayvan sahipleri bakma masraflarını ödemeye 88 – Orman suçlarından mütevellit aramayı icabettiren haller, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 97 nci maddesinde yazılı,tehirinde mazarrat umulan hallerden sayılır ve bu aramaları orman memurları aynı madde hükmüne tevfikan sırasında zaptolunan kaçak orman emvali hakkında bu kanunun 84 üncü maddesi hükmü tatbik 89 – Bu kanunun tatbikı bakımından imalat ve fabrikasyonun kontrolüne Orman Umum Müdürlüğü salahiyetlidir. Bu kontrolün ve umumiyetle nakliye tezkereleri yoklamasının nasıl yapılacağı Orman Umum Müdürlüğünce tesbit 90 – Bakım kuruluşunun tamamlandığı mıntakalardaki vilayet ve kaza merkezlerinde bir ihbar vakı olmadıkça veya takip sebebine uymadıkça orman mahsulleri ve bunlara ait nakliye ve tezkere kontrolü idaresi bu kanunun mer’iyete girdiği tarihten itibaren en çok beş sene içinde ormanların bakım kuruluşlarını Ceza HükümleriMadde 91 – Değişik 23/9/1983 – 2896/36 md. 14 üncü maddenin A ve B bentleriyle yasak edilen fiillerden yapacak emval veren ağaçları kesenler iki aydan bir seneye kadar hapis ve yapacak emvalin beher metre küpü için beşbin liradan yirmibin liraya kadar ağır para cezası ile cezalandırılır. Ancak yirmi santimetre kutrundan aşağı olanlar için bu cezalar bir misli artırılarak üncü maddenin A ve B bentleriyle yasak edilen fiillerden yapacak emval veren ağaçları keserek odun veya kömür yapanlar bir aydan altı aya kadar hapis ve odunun beher kentali için bin lira, kömürün beher kentali için de beşbin lira ağır para cezasıyla cezalandırılır. Bu suretle verilecek para cezası üçbin liradan aşağı fıkralarda belirtilen ağaç kesme motorlu araç ve gereçler kullanılarak yapılmış ise asıl cezaları bir misli artırılarak üncü maddenin A bendinde yazılı yetişmiş veya yetiştirilmiş fidanları kesmek, sökmek, ekim sahalarını bozmak, ağaçları boğmak, bunlardan yalamuk, pedavra, hartama çıkarmak fiilleri için verilecek cezalar beş misli artırılarak hükmolunur. Bu maddenin uygulanmasında fidandan maksat sekiz santimetreden daha az orta kuturlu ağaç ve ağaçcıkların fidelik, çırpılık, çubukluk safhalarındaki üncü maddenin A ve B bentleriyle yasak edilen ve yukarıdaki fıkralarda yazılı bulunmayan fiilleri işleyenler bir aydan üç aya kadar hapis ve beşbin liradan otuzbin liraya kadar ağır para cezasıyla cezalandırılır.Değişik 3/11/1988 – 3493/2 md. 14 üncü maddenin C bendinde yazılı fiilleri işleyenlere onbin lira, D bendinde yazılı fiilleri işleyenlere yüzbin lira para cezası Kanunun 14 üncü maddesinin A ve B bentlerine muhalif hareket edenler orman sahipleri ise yapılan zarar miktarına göre bir aydan bir seneye kadar hapis ve onbin liradan aşağı olmamak üzere ağır para cezasıyla kendi arazisi üzerinde tohum ekmek veya fidan dikmek suretiyle yetiştirilecek ormanların sahipleri yukarıdaki fıkra hükmüne tabi üncü maddedeki suçları hayvan beslemek için işleyenler hakkında yukarıdaki cezalar bir misli üncü maddedeki suçları, suçun işlendiği orman içi köy nüfusuna kayıtlı ve fiilen bu köyde oturanlar dışındakilerin işlemesi halinde yukarıdaki cezalar iki misli 92 – Değişik 23/9/1983 – 2896/37 md. Değişik 3/11/1988 – 3493/3 md. Bu Kanunun 16 ncı maddesi gereğince ormanlardan izin almadan açılan maden ocakları idarece kapatılır. Çıkarılan madenler ve her türlü tesisler ile alet, edevat ve nakil vasıtalarına el konulan malların mahkemece müsaderesine karar verilir. El konulan ve müsaderesine karar verilen mallar hakkında bu Kanunun 84 üncü maddesi uygulanır.Değişik 3/11/1988 – 3493/3 md. Bu Kanunun 16 ncı maddesi gereğince izinsiz maden ocağı açanlara beşyüzbin lira para cezası zarar husule gelmiş ise ayrıca tazmin ettirilir. İzin alarak bu nevi ocakları açanlar idarece kendilerine veya temsilcilerine teblig edilecek tedbirlere riayet etmezler ise bu cezanın yarısına hükmolunur. Bu tedbirlere riayet edilinceye kadar ocaklar orman idaresince işletilmekten men 93 – Değişik 23/9/1983 – 2896/38 md. Bu Kanunun 17 nci maddesinde yasak edilen fiilleri işleyenler veya izne bağlı işleri izinsiz yapanlar, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile ve faydalanma yeniden tarla açmak suretiyle vaki olduğu veya yanmış orman sahalarına ilişkin bulunduğu veya kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları içerisinde işlendiği takdirde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına ve ikinci fıkralarda değinilen işgal ve faydalanılan alanın ve yeniden açılan tarlanın yüzölçümünün beş dekardan fazla olması halinde, bu fıkralarda yazılı cezalar yarı oranında türlü mahsul ve tesislerin müsaderesine hükmolunur. Müsadere olunan mahsuller satılarak bedeli Orman Genel Müdürlüğünce irad kaydolunur. Müsadere olunan tesisler ise Orman Genel Müdürlüğünce ihtiyaç görüldüğü takdirde ormancılık veya diğer kamu hizmetlerinde kullanılabilir. Aksi takdirde ilgili orman idaresince, yıkılmak suretiyle karar infaz olunur. İdarenin bu husustaki talebi halinde genel zabıta kuvvetleri idareye yardım etmekle nci maddenin üçüncü fıkrasındaki yerleri amaç dışı kullananlar ve amaç dışı kullanılmasına izin verenler bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile 94 – Değişik 3/11/1988 – 3493/4 md. Bu Kanunun 18 inci maddesinde belirtilen ve yapılması izne bağlı fabrika, hızar ve şeritlerle, kireç, kömür, terebentin, katran, sakız, taş, kum, toprak ve buna benzer ocaklar ile balık üretme tesislerini izinsiz kuranlara yüzbin lira para cezası verilir. Bunların işletilmesi men edilir. Bu tesisler Devlet ormanları içinde kurulmuş ise el konulur. El konulan malların mahkemece müsaderesine karar verilir. El konulan ve müsaderesine karar verilen mallar hakkında bu Kanunun 84 üncü maddesi hükmü Kanunun 14 üncü maddesinin E bendinde yazılı fiilleri işleyenlere onbin lira para cezası 95 – Değişik birinci fıkra 3/11/1988 – 3493/5 md. Bu Kanunun 19 uncu maddesi hükümlerine aykırı olarak ormanlara izinsiz hayvan sokanlarla, ormana başı boş hayvan girmesine sebep olanlara beher kıl keçi ve deve için beşyüz lira, diğer büyükbaş hayvanların beheri için ikiyüz lira, küçükbaş hayvanların beheri için yüz lira para cezası verilir.Değişik 23/9/1983 – 2896/40 md. Bu suretle verilecek para cezası binbeşyüz liradan aşağı olamaz.Ek 23/9/1983 – 2896/40 md. Ormanlara izinsiz hayvan sokma suçunu, suçun işlendiği orman içi köy nüfusuna kayıtlı ve fiilen bu köyde oturanlar dışındakilerin işlemesi halinde, yukarıdaki cezalar iki misli artırılır.Dördüncü fıkra mülga 3/11/1988 – 3493/5 md. Yanmış orman sahaları ile alelümum gençleştirme sahalarına, gençleştirmeye tefriki tarihinden itibaren 15 sene içinde hayvan sokulması veya başıboş bırakılmak yüzünden girmesi halinde yukarda yazılı cezalar iki misli tatbik 96 – Değişik 3/11/1988 – 3493/6 md. Bu Kanunun 20 nci ve 21 inci maddelerinde yazılı hükümlere aykırı hareket edenlere onbin lira para cezası 97 – Değişik birinci fıkra 3/11/1988 – 3493/7 md. Devlet çekici ile damgalanan ağaçları keserken bu damgayı orman idaresince tespit edilen şekilde dip kütükte bırakmayanlarla damgalı ağaçları tespit edilen hadde nazaran daha yüksekten kesenlere kesilen her ağaç için beşbin lira para cezası kanunun 27 nci maddesinde yazılı damga çekiçlerini taklit edenler veya taklit fiiline iştirak etmeksizin kullananlar Türk Ceza Kanununun 333 üncü maddesinin 2 nci fıkrasına göre 98 – Değişik 23/9/1983 – 2896/43 md. 31 inci, 32 nci ve 33 üncü madde hükümlerine göre, köylülere zati ihtiyaçları ile köy müşterek ihtiyaçları için verilen orman emvalini; yerinde kullanmayıp her ne surette olursa olsun elden çıkaranlar, bunları veriliş gayesine uygun kullanmayanlar, yapacak emvalin vasfının bozulması nedeniyle izin almadan yakanlar orman idaresinden izin almadan imal edilmek gayesiyle de olsa başka yere götürenler, kullandıktan sonra sökerek veya yıkarak enkaz halinde bulunduğu köy hududları dışına çıkaranlar veya yapacak emvali aldığından itibaren bir yıl içerisinde 35 inci maddede belirtilen yapı sistemine uygun inşaat yapmayarak bu emvali elden çıkaranlar ile bu maddede belirtilen her türlü emval her ne surette olursa olsun alan veya kabul edenler, iki aydan bir seneye kadar hapis ve onbeşbin liradan ellibin liraya kadar ağır para cezasıyla fıkrada yazılı eylemleri işleyenlerin her birinden ayrı ayrı,suç konusu emvalin rayiç değerinin iki misli tazminat olarak 99 – Değişik 3/11/1988 – 3493/8 md. 37 nci madde gereğince verilen izinlerde gösterilecek tedbir ve şartlara riayet etmeyenlere beşbin lira para cezası 100 – Değişik 23/9/1983 – 2896/45 md. 41 inci maddeye aykırı olarak her çeşit orman mallarını nakliyesiz veya damgasız nakledenler, 108 inci madde gereğince cezalandırılır. Nakliye tezkeresini değiştirmeksizin ağaç,odun,kömür ve diğer orman mahsullerini taşıyanların malları, kaçak olup olmadığının incelenmesi için 84 üncü maddede gösterilen şekilde alıkonulur. Kaçak olmadığı ve nakliyesinin yenilenmediği tahakkuk ederse, alıkonulan mallar derhal taşıyana teslim edilerek nakliyesi kaçak olduğu anlaşılırsa 108 inci madde hükmü tatbik olunur.Değişik 3/11/1988 – 3493/9 md. Nakliye tezkeresini değiştirmeden nakliyat yapanlara yüzbin lira para cezası verilir. Ormandan kesilen ağaçlardan damgaya tabi orman emvalini damgasız olarak orman idaresinin istif yerlerine götürenlere ellibin lira para cezası 101 – Değişik birinci fıkra 3/11/1988 – 3493/10 md. Yazılı olarak yapılan tebligat tarihinden itibaren iki yıl içinde 50 nci maddede yazılı işaretlerle ormanların hudutlarını belli etmeyen hususi orman sahiplerine beşyüzbin lira para cezası verilir.Değişik 3/11/1988 – 3493/10 md. Orman sahipleri bu cezanın kesinleşmesinden sonra bir yıl içinde yine bu mükellefiyeti ifa etmezler ise bunlara birmilyon lira para cezası verilir. Son hükmün infazından itibaren 1 yıl içinde tahdit muamelesi yine yapılmadığı takdirde masrafı bilahara orman sahibinden alınmak üzere bu muamele orman, idaresi tarafından 102 – Değişik birinci fıkra 3/11/1988 – 3493/11 md. 51 inci madde gereğince tanzim, kabul ve tasdik olunan orman amenajman planlarında ormanın imarı, geliştirilmesi, ağaçlandırma yapılması, hastalık ve haşerelerle mücadele edilmesi gibi yapılmasına lüzum gösterilen işleri plan dairesinde ve verilen müddet içinde yapmayan ve gerekli tedbirleri almayan orman sahiplerine beşyüzbin lira para cezası cezanın infazından sonra, orman sahipleri kendilerine verilecek mühlet içinde bu işleri yapmazlar veya lüzumlu tedbirleri almazlarsa bunlar orman idaresi tarafından yapılır ve masrafları tamamen kendilerinden 103 – Değişik 3/11/1988 – 3493/12 md. 67 nci madde hükümlerine aykırı hareket edenlere yüzbin lira para cezası verilir. Devlet veya her kime ait olursa olsun yeniden orman yetiştirme veya orman boşluğu ile göçük, devrik ve heyelan gibi hallerle meydana gelen açıklıkları doldurmak veya satış maksadıyla işlenen sahalarda geçici olmak kaydıyla yapılan tohumlama alanlarıyla fideliklere herhangi bir şekilde veya hayvan sokulması veya girmesi suretiyle orman yetiştirme alanlarında zarara sebebiyet verenlere üçyüzbin, diğer alanlarda zarara sebebiyet verenlere yüzbin lira para cezası 104 – Değişik birinci fıkra 23/9/1983 – 2896/49 md. 68 inci maddedeki mecburiyete riayet etmeyenler bir aydan altı aya kadar hapis cezası ile idaresine ait telefon şebekesi ve tesislerine her türlü alet ve malzemesine zarar verenler Türk Ceza Kanununun 391 inci maddesi gereğince suç Haziran ayı başından Ekim ayı sonuna kadar devam eder, yangın mevsiminde işlenirse ceza iki misline 105 – Değişik birinci fıkra 4/7/1995 – 4114/3 md. 69 uncu maddeye göre ormanlarda vukua gelecek yangınları söndürmek için yetkili memurlar ve orman teşkilatı tarafından yangın mahalline gitmeleri emrolunmasına veya mahalli mutat vasıtalarla ilan edilmesine rağmen orman yangınını söndürmeye gitmekten imtina edenler veya gidip de çalışmayanlar ve verilen işi yapmayanlar hakkında mahallin en büyük mülki amiri tarafından beşmilyon lira para cezası miktar Bakanlar Kurulunca üç misline kadar artırılabilir.Değişik 23/9/1983 – 2896/50 md. Ancak bu cezaya tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde ilgililer mahalli sulh ceza mahkemesine itirazda bulunabilir. Bu itiraz evrak üzerinde incelenir, bu konuda verilen kararlar kesindir. Bu maddede yazılı memurlarla orman teşkilatında vazifeli olanlardan yangın yerine yardım göndermiyenlerle alaka göstermiyenler Türk Ceza Kanununun 230 uncu maddesinin 2 nci fıkrasına göre 106 – Bu kanunun 72 ve 73 üncü maddelerine muhalif hareket eden veya ettirenler Türk Ceza Kanununun 230 uncu maddesinin 2 nci fıkrası gereğince 107 – Değişik 3/11/1988 – 3493/13 md. 74 üncü maddede gösterilen tedbirlere riayet etmeyenlere mahallin en büyük mülki amiri tarafından yirmibin lira para cezası 108 – Değişik birinci fıkra 23/9/1983 – 2896/52 md. Orman mallarının bu Kanun hükümlerine aykırı olarak kesildiğini,taşındığını veya toplandığını bildiği halde; taşıyanlar, biçenler, işleyenler, kabul edenler,kullananlar,atanlar,satın alanlar veya bulunduranlar bir aydan bir seneye kadar hapis ve beşbin liradan ellibin liraya kadar ağır para cezası ile cezalandırılır.Değişik 23/9/1983 – 2896/52 md. Birinci fıkrada yazılı fiillerin,ticarethane sahibi olsun olmasın her türlü orman ürünü ticareti ile uğraşanlarla, kar maksadıyla aldıkları orman mallarını işleyerek her ne şekilde olursa olsun alet ve eşya haline dönüştürdükten sonra satanlar tarafından işlenmesi halinde, bir seneden beş seneye kadar hapis ve yüzellibin liradan aşağı olmamak üzere ağır para cezası ile mevzuu kaçak orman mahsulünün kıymeti hafif ise, 2 nci fıkradaki cezalar yarısına indirilerek, fahiş ise bir misline çıkarılarak hükmolunur. Kaçak orman mallarının taşınmasında kullanılan canlı ve cansız bütün nakil vasıtaları kime ait olursa olsun idarece zapt ve mahkemelerce müsaderesine hükmolunur.Beş, altı ve yedinci fıkralar iptal Anayasa Mahkemesinin 19/4/1966 tarih, E. 1966/1 K. 1966/21 Kararı ileMadde 109 – Değişik 23/9/1983 – 2896/53 md. Ağaçlarda bulunan resmi damga ve numaraları bozanlar ve orman hudutlarındaki taksimata mahsus işaretleri ve levhaları ve orman kadastrosunda sınır noktalarını gösteren sabit taş veya beton kazıkları, ormanlardaki otlak, yaylak ve kışlakların sınır işaretlerini kıranlar, kaldıranlar, belirsiz hale getirenler, yerlerini değiştirenler bir aydan bir seneye kadar hafif hapis ve binbeşyüz liradan onbin liraya kadar hafif para cezası ile 110 – Değişik 4/7/1995 – 4114/4 md. 76 ncı maddenin;a a bendinde belirtilen fiili işleyenler birmilyon lira para cezası ile, b b ve c bentlerinde belirtilen fiilleri işleyenler bir yıldan aşağı olmamak üzere hapis ve onmilyon liradan ellimilyon liraya kadar ağır para cezası ile, c d bendinde belirtilen fiili işleyenler bir yıldan aşağı olmamak üzere hapis ve ellimilyon liradan üçyüzmilyon liraya kadar ağır para cezası ile, ve dikkatsizlik ile orman yangınına sebebiyet verenler iki yıldan beş yıla kadar hapis ve ikiyüzmilyon liradan beşyüzmilyon liraya kadar ağır para cezası ile alanında yangın sonucu hasıl olan zarar fahiş ise mahkeme suça mahsus cezayı yarısına kadar artırır. Hafif ise yarısına ve eğer pek hafif ise üçte birine kadar eksiltir. Yangın, bir şahsın hayatını tehlikeye koymuş olduğu takdirde ceza dörtte bir oranında, ölüm meydana gelmiş ise ayrıca yarı nisbetinde orman yakanlar on yıldan onbeş yıla kadar ağır hapis ve beşyüzmilyon liradan birmilyar liraya kadar ağır para cezasına mahkum edilir. Bu fıkradaki suçun işlenmesi nedeniyle yanan orman alanı üç hektardan fazla olduğu takdirde verilecek ceza bir kat arttırılır ve yangın bir şahsın hayatını tehlikeye koymuş olduğu takdirde verilecek ceza ayrıca bir kat daha arttırılır. Ölüm meydana gelirse müebbet ağır hapis cezasına amacı ile bir örgüte mensup kişi veya kişilerce Devlet ormanlarını yakanlar yirmidört yıldan otuz yıla kadar ağır hapis, beşmilyar liradan onmilyar liraya kadar ağır para cezasına mahkum edilir. Yanan orman alanı bir hektardan fazla olduğu veya bir şahsın hayatını tehlikeye 3096-1 koyduğu takdirde müebbet ağır hapis cezasına hükmedilir. Yangın sebebiyle ölüm meydana gelirse fiili işleyen veya işleyenlere ölüm cezası verilir. Terör amacı ile bu suçu işleyenler hakkındaki davalara 2845 sayılı Devlet Güvenlik Mahkemelerinin Kuruluş ve Yargılama Usulleri Hakkındaki Kanun gereğince Devlet Güvenlik Mahkemelerince bakılır. Bu maddede gösterilen cezalar için 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında kanunun 4 üncü madde hükmü 111 – Bu kanunun 3 üncü maddesiyle orman rejimi altına alınan yerlerde ve 23, 24, 25 inci maddeler gereğince muhafaza ormanı ve milli park olarak ayrılmış ormanlarda, ormanlara mütaallik suçları işliyenlerin müstahak olacakları ceza iki misli olarak 111/a – Ek 3/11/1988 – 3493/15 md. Bu Kanunda mercii belirtilmemiş idari para cezaları, orman işletme şefleri tarafından verilir. Bu Kanuna göre verilen idari para cezalarına dair kararlar ilgililere Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Bu cezalara karşı tebliğ tarihinden itibaren en geç 7 gün içinde yetkili sulh ceza mahkemesine itiraz edilebilir. İtiraz üzerine verilen kararlar kesindir. İtiraz, zaruret görülmeyen hallerde evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. Bu Kanuna göre verilen idari para cezaları 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre orman idaresince tahsil 112 – Değişik 23/9/1983 – 2896/54 md. Bu Kanunla yasaklanan; dikiliden ağaç kesilmesi dışındaki fiillerin işlenmesi nedeniyle meydana gelen zarar için istek halinde ayrıca gerçek zarar üzerinden tazminata zarar; A Suç konusu orman emvali ağaçtan elde edilmiş ise; Suçun işlendiği yere en yakın orman idaresi satış yerinde suç konusu orman emvalinin bir evvelki yıla ait bilanço döneminde yapılan açık artırmalı satışlarda, aynı cins ve türdeki emval için beliren satışlar ortalamasından, bu tür emvale ait o dönemde yapılmış kesim, taşıma ve istif giderlerinin çıkarılmasıyla elde olunacak birim fiyat üzerinden hesap edilir. B Suç konusu fidan ise; suçun işlendiği yıl, aynı fidanların her birisinin dikimi ve arazi hazırlanması için hesaplanacak gerçek masraflar ile o yıla kadar kesilen fidanlar için yapılmış bakım giderleri toplamı bir misli fazlasıyla tazmin ettirilir. C Ormanlardan temin olunan ve değeri para ile ölçülebilecek diğer her türlü orman emvalinin gerçek zarar birim fiyatı ise A bendi hükmüne kıyasen işletme müdürlükleri, görev alanları içerisinde bulunan her ilçe merkezi için ayrı olmak üzere, bu madde hükümlerine göre ormanlardan elde edilebilecek her türlü emval için tazminata esas olacak birim değerlerini, her yılın ikinci ayının yirminci gününe kadar bir cetvel halinde tespit ve tanzim edip bağlı bulunduğu orman bölge başmüdürlüğüne tasdik ettirerek bu cetvelleri ilgili bulundukları ilçelerde belediyeler vasıtasıyla ilan ettirip, derhal birer nüshalarını mıntıkasındaki Cumhuriyet savcılıklarıyla ceza ve hukuk mahkemelerine ve bu davaların takip olunacağı kendi birimlerine gönderir. Bu cetveller ertesi yılın ikinci ayının son günü akşamına kadar geçerli organları, bu cetvellere göre tazminata 113 – Değişik 23/9/1983 – 2896/55 md. Bu Kanunla yasaklanan fiilin dikiliden ağaç kesilmesine taalluku halinde ağaç müsadere edilmiş olsa dahi talep halinde hükmolunacak tazminat mahalli rayice göre rayiç; suçun işlendiği yere en yakın orman satış istif yerinde,suç konusu orman mahsulü emvalin bir evvelki yıla ait bilanço döneminde yapılan açık artırmalı satışlarda aynı cins ve türdeki emval için beliren satışlar nci maddenin son fıkrası hükmü bu madde için de 114 – Değişik 23/9/1986 – 2896/56 md. Her türlü orman suçları ile tahrip olunan veya yakılan sahalar için, bu Kanunda yazılı tazminattan başka ayrıca, ağaç cinsine göre cari yıl içindeki mahalli birim saha ağaçlandırma gideri esas tutularak ağaçlandırma masrafına da nci maddenin son fıkrası hükmü bu madde için de aynen FASIL Müteferrik HükümlerMadde 115 – Değişik 23/9/1986 – 2896/57 md. Devlet ormanları üzerinde kamu yararına yapılacak her türlü yapı ve tesisler için herhangi bir şekilde irtifak hakkı tesisi Maliye ve Tarım ve Orman Bakanlıklarının iznine 116 – Değişik 23/9/1986 – 2896/58 md. Bu Kanunun 1 inci maddesinde belirtilen orman sayılmayan yerlerdeki ağaç ve ağaçcıklardan, sahipleri aşağıda yazılı şekillerde faydalanırlarA Ç ve E bentlerinde yazılı yerlerden, D bendindeki şehir mezarlıklarından ve H bendindeki her nevi meyvalı ağaç ve ağaçcıklarla örtülü yerlerden fıstık çamlıkları ve palamut meşelikleri hariç, sahipleri her türlü zati ihtiyaçları ve pazar satışları için hiç bir kayıt ve şarta tabi olmadan kesim ve taşıma yapabilirler.Ek 22/5/1987 – 3373/15 md. Kesilen ağaçların Devlet Ormanlarında bulunan ağaç nevilerinden olması halinde bu ağaçlar için bir tutanak düzenlenir, ayrıca damga ve nakliye tezkeresi Değişik 22/5/1987 – 3373/15 md. F ve G bentlerinde yazılı yerlerden, D bendinde belirtilen kasaba ve köy hudutları içerisindeki mezarlıklardan, H bendindeki fıstık çamlıkları, palamut meşeliklerinden sahiplerinin her türlü yapacak ve yakacak ihtiyaçları mahalli orman idaresine haber vermek ve bir tutanakla tevsik edilmek suretiyle karşılanabilir. Bu durumda damga ve nakliye tezkeresi aranmaz. Bu yerlerden sahiplerinin pazar satışları için yapacakları her türlü kesimler, keşif, damga ve nakliye işlemlerine tabidir. Orman idaresinin yapacağı masraflar arazi sahiplerinden peşin olarak tahsil edilir. Bu hükme aykırı hareket edenler, bu Kanunun 109 uncu maddesine göre cezalandırılmakla beraber emval müsadere 117 – 8/2/1937 tarihli ve 3116 sayılı, 24/3/1950 tarihli ve 5653 sayılı kanunlar meri’yetten Madde 1 – Ek 19/7/1971 – 1444/1 md.; Mülga 23/9/1983 – 2896/61 md.Ek Madde 2 – Ek 20/6/1973 – 1744/2 md. 6831 sayılı Kanunda geçen Ziraat Vekaleti deyimi, Orman Bakanlığı olarak ve aynı Kanunun 45 inci maddesinde geçen Tahdit Komisyonları deyimi, Orman Kadastro Komisyonları olarak Madde 3 – Ek 20/6/1973 – 1744/2 md. Devlet ormanları içinde veya bitişiğinde oturan halkın kalkındırılmasına katkıda bulunmak amacıyle Orman Bakanlığı emrinde bir fon teşkil Bu fonun gelirleri a 6831 sayılı Orman Kanununun 31,32, 33 ve 35 inci maddeleri gereğince verilenlerle dış memleketlere ihraç edilenler ve Devlet Orman İşletmelerince Devlet kereste fabrikalarına satılan tomruklar hariç olmak üzere Devlet Orman İşletmeleri ve kereste fabrikalarından tomruk, yarı mamul kereste ve ikincil ürün alanlardan satış bedeli üzerinden % 3 oranında tahsil olunacak hisseden; b Orman Genel Müdürlüğü döner sermayesinden kurulmuş olan fondaki paradan; c Değişik 23/9/1983 – 2896/59 md. 6831 sayılı Orman Kanunu hükümleri gereğince verilecek izin veya irtifak haklarına dayanılarak, Devlet ve diğer kamu tüzelkişileriyle özel hukuk tüzelkişilerince kar gayesi bulunmaksızın ve kamu yararına hizmetlerde kullanılmak üzere yapılacak tesisler dışındaki her türlü tesisin, proje toplam bedelinden orman sahasına isabet eden kısmının yüzde üçü % 3’ü oranında alınacak hisseden; d Her yıl genel bütçenin binde birinden az olmamak üzere genel bütçeden yapılacak yardımdan;1 e Orman işletmeleri ve Devlet kereste fabrikaları senelik safi karlarından alınacak % 10 hisseden; f Faiz, ikramiye ve her çeşit bağışlardan; Teşekkül eder. Bu gelirlerin tahsili için düzenlenen kağıtlar Damga Vergisinden ve tahsil işlemleri harçtan muaftır. B A fıkrasının a bendi gereğince alınacak, hisse, satış bedelinin müşteriden fiilen tahsil edildiği ayı takibeden ay içinde satışı yapan Devlet Orman işletmeleri ve kereste fabrikaları tarafından fon hesabına yatırılır. C Değişik 5/6/1975 – 1906/3 md. A fıkrasının b bendinde yazılı fon, bütün hak ve vecibeleriyle Orman Bakanlığına devredilmiştir. Bu fonda mevcut para, bu kanunla kurulan fon hesabına kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç üç ay içinde ödenir ve verilmiş olan kredilerin taksitleri de sözleşmelerindeki koşullar dahilinde Orman Bakanlığınca olunur. Ç Genel Bütçeden yapılacak yardımlar, en geç mali yıl sonuna kadar fon hesabına aktarılır. D A fıkrasının c bendi gereğince alınacak hisse, izin veya irtifak hakkı tesisini müteakıp ilgililer tarafından en geç bir ay içinde fon hesabına yatırılır. Yatırılmadığı takdirde verilmiş olan izin veya irtifak hakkı tesisi işlemi hükümsüzdür. E A fıkrasının e bendindeki hisse,Orman İşletmeleri ve kereste fabrikalarının yıllık genel bilançosunun çıkarılmasını takibeden iki ay içerisinde ve iki eşit taksitle fon hesabına yatırılır. F İadeDış memleketlere ihraç edilen ürünler için evvelce ödenmiş bulunan fon hisseleri, Orman ve Gümrük İdarelerinden alınacak vesikalar ibraz edilmek şartiyle ürünün ihracedildiği tarihten itibaren altı ay içinde satıcının Orman Bakanlığına müracaatı halinde, müracaat tarihini takibeden ay içinde fon hesabından iade olunur. G Fon paralarının yatırıldığı banka Bu kanunla teşkil olunan fon paraları Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankasında Orman Bakanlığı emrinde açılacak özel bir hesaba yatırılır. Bu hesabın kullanılma şart ve esasları Maliye ve Orman Bakanlıkları ile Ziraat Bankası Genel Müdürlüğünce hazırlanacak yönetmelikte tespit edilir. H Fonun kullanılması ve harcamalar Fonun kullanılması bakımından yapılacak her çeşit harcamalar, genel muhasebe, Artırma, Eksiltme ve İhale kanunları hükümlerine bağlı olmayıp, bu fonun kullanılmasına ve borçlandırılmalarda hangi hallerde faiz alınacağına ve bu faizin hadlerine ilişkin şekil ve esaslar en geç üç ay içinde Maliye, Orman,Köy İşleri ve İçişleri bakanlıklarınca hazırlanacak ve Bakanlar Kurulunca onaylanacak yönetmelikte belli edilir. I Hesap dönemi ve denetim Fonun hesap dönemi mali yıldır. Orman Bakanı fon ita amiri olup Maliye Bakanlığınca bu bakanlık emrine bir fon saymanı tayin edilir. Bilanço ve kesinhesap, ertesi yılın Temmuz ayı içinde Sayıştay’a verilir. Sayıştayca denetim, yönetmelikteki özellik ve esaslara göre yapılır. İ Bu kanunun yayımı tarihinden önce satışa çıkarılmış olan ürünlerden A fıkrasının a bendinde yazılı hisse alınmaz. j Ek 5/6/1975 – 1906/4 md. Orman Bakanlığı emrinde teşkil edilen bu Fon’a ilişkin dava ve icra takipleri Orman Genel Müdürlüğünce, 3904 sayılı Kanun hükümlerine göre Madde 4 – Ek 20/6/1973 – 1744/2 md. 6831 sayılı Orman Kanununun 3 üncü ve 24 üncü maddelerine göre orman rejimine alınan sahalar ile Orman yetiştirilmek üzere sınırlanan bölgeler içinde şahısların özel mülkiyetinde olup da Orman bütünlüğünün korunması için devlet ormanlarına katılmasında zaruret bulunan tarım arazisinin satın alınması maksadı ile Orman Bakanlığı bütçesine her yıl on milyon liradan az olmamak üzere gerekli ödenek Madde 5 – Ek 23/9/1983 – 2896/60 md. Bu Kanunun 2, 7, 8, 9, 10, 11, l2, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 25, 26, 27, 31, 32, 33, 35, 40, 57, 63, 84, 112, 113, 114, 115, 116 ncı maddelerinin uygulanmasıyla ilgili şekil, şart ve esaslar ile orman alanlarından her türlü yararlanma karşılığı alınacak bedel miktarlarının tespiti ve tahsiline ilişkin hususlar için Tarım ve Orman Bakanlığınca hazırlanacak yönetmelikler, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe FASIL Muvakkat HükümlerMuvakkat Madde 1 – Mülga 23/9/1984 – 2896/61 md.Muvakkat Madde 2 – Değişik 5/6/1986 – 3302/10 md. Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılmasına başlanmış, ancak tamamlanamamış orman sınırlama ve orman sınırları dışına çıkarma işlemleri, bu Kanunla değiştirilen ilgili madde hükümlerine göre orman kadastro komisyonlarınca çalışmalarının usul ve esasları Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığınca Madde 3 – Mülga 3116 sayılı kanunun 7 nci maddesinde yazılı üç aylık itiraz müddetini geçirenler bu Kanunun mer’iyet tarihinden itibaren altı ay içinde müracaatla itirazda Madde 4 – Bu Kanunun 30 uncu maddesinin orman mahsullerinin satışlarına mütaallik hükümlerinin tatbikatında, 6809 sayılı kanun hükümleri Madde 5 – 1 Mart 1954 tarihinden itibaren 15 Ağustos 1956 tarihine kadar 3116 sayılı Orman Kanununun 5653 sayılı kanun ile değiştirilen 114, 115, 116 ncı ve mezkür Orman Kanununun 122, 123, 124 üncü maddelerinde yazılı suçları ve mevzuu 20 kentali geçmiyen 20 dahil odun, 10 kentali geçmiyen 10 dahil kömür, 5 metre mikabı geçmiyen 5 dahil ağaç veya tomruk, 3 metre mikabı geçmiyen 3 dahil ve balta, bıçkı, destere gibi vasıta ve aletler ile kaba şekilde yarı mamul hale getirilmiş olan kereste, yırtma, kapak, pedavra gibi emvale taallük eden tahkik veya takip safhasında bulunan orman suçlarını işliyenler haklarında takibat yapılmaz ve verilen cezalar infaz fıkrada zikredilen suç mevzularına murtabit bulunan orman idaresinin şahsi hakları da düşer ve orman idaresi tarafından kayıtları terkin Madde 6 – Ek20/6/1973 – 1744/3 md.;Mülga 23/9/1983 – 2896/61 md.Madde 118 – Bu kanun neşri tarihinde mer’iyete 119 – Bu kanun hükümlerini icraya İcra Vekilleri Heyeti TARİHLİ VE 6831 SAYILI ANA KANUNA İŞLENEMEYEN GEÇİCİ MADDELER1. 23/9/1983 tarihli ve 2896 sayılı Kanunun geçici maddeleriGeçici Madde 1 – Yürürlükten kaldırılan 38 inci madde hükümlerinden bu Kanunun yayımı tarihine kadar yararlanmış bulunanların hakları saklıdır, Ancak, köy tüzelkişiliği tarafından bu ormanların korunmasına devam olunmadığı veya amenajman planları esaslarına ve izin şartlarına riayet edilmediği anlaşıldığı takdirde Tarım ve Orman Bakanlığınca tahsisten Madde 2 – Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılmasına başlanmış, ancak tamamlanamamış orman kadastrosu ve orman sınırları dışına çıkarma işlemleri, bu Kanunla değiştirilen ilgili madde hükümlerine göre orman kadastro komisyonlarınca Madde 3 – Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce kurulmuş orman ürünü işleyen fabrikalar, hızar ve şeritler ile açılmış ocakların, 6831 sayılı Orman Kanununun bu Kanunla değiştirilen 18 inci maddede belirlenen yeni mesafelere uygunlukları aranmaz. Ancak, bu fabrikalar, hızar ve şeritler ile ocakların sahipleri, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç altı ay içinde açık adresi, yeri ve faaliyetlerini yazılı olarak, bölgelerindeki en yakın orman idaresine bildirmekle Madde 4 – Bu Kanunun 60 ıncı maddesiyle eklenen ek madde 5 gereğince hazırlanacak yönetmelikler, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren dokuz ay içinde Madde 5 – Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 6831 sayılı Orman Kanununun 17 nci ve 115 inci maddelerine istinaden 99 yıl süreyle verilmiş bulunan izin ve irtifak haklarındaki süreye ilişkin haklar saklı olup, bunlar hakkında bu Kanunla değiştirilen 17 nci maddenin 3 üncü fıkrasındaki 49 yıl sonundaki süre uzatımıyla ilgili hüküm uygulanmaz ve yapılmış her türlü bina ve tesislerin bedelsiz ve eksiksiz hazineye devri işlemi bu 99 yıllık süre sonunda 3/11/1988 tarih ve 3493 sayılı Kanunun geçici maddesiGeçici Madde 6 – Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 6831, 1475, 2918 ve 2926 sayılı Kanun hükümlerine muhalefetten açılan ve devam eden davalardan, kanunların değiştirilen hükümlerine göre mahkemelerin görev alanı dışına çıkarılan suçlarla ilgili olanlar hakkında görevsizlik kararı verilir, varsa tutuklular derhal tahliye edilir. Kararın bir örneği ve tutanak ilgisine göre mahallin en büyük mülki amirine, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürüne, Bağ-Kur İl Müdürüne, İl Emniyet Müdürlüğüne veya ilçe emniyet amirliğine veya orman bölge şefliğine gönderilir. Bu makamlar, evrakın ilgilileri hakkında tutanaklarında yazılı suçlarının Kanunun değişikliğinden önceki cezalarından sadece para cezasının asgari haddini uygulamak suretiyle karar verirler. Verilecek para cezasından, aynı suçtan dolayı tutuklu kılınan süreler 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının birinci bendinde kabahatler için gösterilen asgari hadde göre hesap edilerek mahsup edilir. Para cezaları 6183 sayılı Amme Alacaklarırın Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 6831,1475,2918 ve 2926 sayılı Kanunların değiştirilen hükümlerine göre mahkemelerin görev alanı dışına çıkarılan suçlardan dolayı kesinleşmiş ve henüz yerine getirilmemiş mahkümiyet kararlarının sadece para cezasına ilişkin kısımları infaz olunur ve hükümlü olanlar ise derhal tahliye edilir. İnfaz edilecek para cezasından, aynı suçtan dolayı tutuklu ve hükümlü kalınan süreler 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının birinci bendinde kabahatler için gösterilen asgari hadde göre hesap edilerek mahsup SAYILI KANUNA EK VE DEĞİŞİKLİK GETİREN KANUNUN YÜRÜRLÜKTEN KALDIRDIĞI HÜKÜMLERİ GÖSTERİR LİSTEYürürlükten Kaldıran Mevzuatın Yürürlükten Kaldırılan - Kanun veya Kanun Hükümleri Tarihi Sayısı Maddesi - - 6831 sayılı Orman Kanununun 38 inci Md., Ek madde 1, muvakkat madde 1 geçici madde 6 23/9/1983 2896 61 2918 sayılı Trafik Kanununun 113 üncü Maddesi ile 116 ncı Maddesinin Son Fıkrası 3/11/1988 3493 536831 SAYILI KANUNA EK VE DEĞİŞİKLİK GETİREN MEVZUATIN YÜRÜRLÜĞE GİRİŞ TARİHİNİ GÖSTERİR LİSTEKanun Yürürlüğe No. Farklı tarihte yürürlüğe giren maddeler giriş tarihi - - 7395 - 15/12/1959 1056 - 17/ 7/1968 1444 - 25/ 7/1971 1744 - 4/ 7/1973 1906 - 14/ 6/1975 2655 - 20/ 4/1982 2896 54, 55, 56 ncı maddeleri 1/ 3/1984 Diğer maddeler 1/ 1/1984 3302 - 19/ 6/1986 3373 8, 9 ve 10 uncu maddeleri 1/ 1/1987 Diğer maddeler 28/ 5/1987 3493 - 11/11/1988 4079 - 8/3/1995 4114 - 8/7/1995 KANUN ADINA GÖRE SIRALI LİSTE1 Maddede geçen tahdit komisyonları 20/6/1973 tarih ve 1744 sayılı Kanunun Ek 2 nci maddesi ile Orman Kadastro Komisyonları olarak değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.2 Bu bent hükmünün 1998 bütçe yılında sözkonusu yıl Bütçe Kanununa bağlı A cetvelinin ilgili tertiplerine konulmuş ödenek tutarları düzeyinde uygulanacağı 25/12/1997 tarih ve 4316 sayılı 1998 Mali Yılı Bütçe Kanununun 71/a-2 maddesi ile hüküm altına alınmıştır. Mük.Alıntı
Halvetiyiz biz erenler Nişansızlık nişanımız Soyumuz İbrâhim soyu Muhammed pirimiz bizim Ey aşıklar ey garipler Bu diyar hangi diyar Kerbeladir gam yüklüdür Kan gölüdür bu diyar Cemal yolu bulunur Allahı zikretmekle Resulullah bilinir Daim tevhit etmekle Aşık olan söz eylemez Aslına yalan söylemez Söz veripte geri dönmez Muhammede bak ibret al Söyledin özünde ara kendini Özünde gizlidir senin Muhammed Sözünde anlattın bize tevhidi Özünde gizlidir senin Muhammed Açılınca güller dalda Bülbüller ötüyor onda Hasan Hüseyinim gonca Kokulmuyor Muhammedsiz Cemalini seyredince Resulullah kim bilince Ehlibeyit söylenince Yanıyorum cemaline Güzel aşık cevrimizi Çekemezsin demedim mi Bu bir rıza lokmasıdır Yiyemezsin demedim mi Gel aşıklar gel arifler Gel Muhammedi bulalım Ey dost yolunda sadıklar Gel Muhammedi bulalım Previous Next Rüyada Ağaç Kesmemek Görmek Rüyada ağaç kesmemek görmek zahmete ve meşakkate düşeceğine, yaşadığı üzüntülerin yerini mutluluğa bırakacağına, keyifli günler geçireceğine, mutlu ve huzurlu hissedeceğine, çok zor zamanlar geçirdikten sonra maddi ve manevi olarak düze çıkacağına, yetenekleri üzerinde daha fazla uzmanlaşacağına, temizliğine ve beslenmesine dikkat etmesi sayesinde çok sağlıklı ve uzun ömürlü bir kişi olacağına, tabir olur. Ayrıca rüyada ağaç kesmemek görmek kendisi için neyin doğru neyin yanlış olduğuna karar veremez olacağına, kendisine istediklerini getireceğine ve hoş sürprizler hazırlayacağına, ama ben bekledim korkusuzca birinci dişi aslan beni teyet geçti uçurumdan koşarak atlayıp indi, geleceği için de kendisine cesaret vereceğine, eğitimle ilgili olarak çok büyük bir karar verileceğine, temiz niyetleri sayesinde işlerinin her daim yolunda gideceğine, yorumlanır. yükünün azalacağına tabir edilir. daha sonra karşısına çıkabilecek bir olay için çeşitli önlemler alacağına delalet eder. yakın bir zaman içerisinde çok sıkıntılı hallere ve durumlara düşüleceğine alamet eder. yolculuk yaparak bir hayra ermeye yorulur. Dini olarak rüyada ağaç kesmemek görmek tabiri Dini olarak rüyada ağaç kesmemek görmek şanssızlıkla boğuşacağı bir iş hayatına sahip olacağına, sıkıntı verici bir olay nedeni ile yaşanacak baş ağrısına, ruhunun ve bedenin iyileşeceğine, çalışma hayatında çok hayırlı ve başarılı işler ortaya koyarak çok iyi kazançlar elde edeceğine, kararlı ve isabetli adımlarının yüzünü güldürecek sonuçlar vereceğine, alim insanlardan sayılacağına, daha büyük ve helal kazançlar elde edeceğine, yakın bir arkadaşının ihanetine uğrayacağına, delalet eder. Psikolojik olarak rüyada ağaç kesmemek görmek yorumu Psikolojik olarak rüyada ağaç kesmemek görmek bu sayede büyük bir özgüvene sahip olacağına ve insanları şaşırtacak ve dikkatlerini çekecek çok büyük ve farklı çalışmalara gireceğine, çok mutlu olacağına ve rahata ereceğine, bitmek tükenmek bilmeyen bir tartışmanın arasında kalınacağına ve gerek yakın arkadaşların ve gerek akrabaların karşı çıkacağı bir işin içine girileceğine, endişe ettiği konuların gitgide daha iyi bir hal alacağına, tevekküle ve kişinin her durumda bir hayır arayacağına, dertlerinden arınacağına, maddi olarak çok daha rahat edilecek ve yardıma muhtaç insanları yardım isteklerine karşılık verilecek bir döneme girileceğine, KONULARDA RÜYA TABİRLERİ ESERLERİMİZ SON EKLENENLER GÜNÜN AYETİ Evvel’dir O, başlangıcı yoktur; Âhir’dir O, sonu yoktur; Zâhir’dir O, her şeyde belirir; Bâtın’dır O, gözlerden gizlenmiştir. Her şeyi en güzel biçimde bilendir O HADÎD-3 ÖZLÜ SÖZLER Ezeli ervahta nur-u Muhammedi ile beraber olmaya halvetilik denir. Adem "ben hata yaptım beni bağışla " dedi, İblis ise" beni sen azdırdın" dedi ya sen!... sen ne diyorsun? Edep, söz dinlemek ve gönle sahip olmaktır. Güzelliğin zekatı iffet ve edeptir. Hz. Ali Zeynel Abidin oğlu Muhammed Bakır'a "Ey oğul, fasıklarla cimrilerle yalancılarla sıla-i rahimi terk edenlerle arkadaşlık etme." diye buyurmuştur. Kemalatın bir ölçüsü de halden şikayet etmemektir. En güzel keramet gönlü masivadan arındırmaktır. Alem-i Berzah insanın kendisidir. Zahir ve batının karşılığı aşk-ı sübhandır. Mutaşabih ayetler ledünidir. Ölüm ve cehennem korkusu Hak'ka dost olmayanlar içindir. Şartlanmalardan ve önyargılardan arınmadan kimse masum olamaz. Uzlaşmak için bahane arayan düşman zıtlaşmak için bahane arayan dosttan daha iyidir. Baki hakikatler fani merkezli inşa edilemez. Her zorluğun çözümü sevgidir. Allah var gayrı yok sevgi var dert yok. Allah de ötesini bırak. Sorunları erteleyen ve örten değil çözüm üretip sorunları çözen olmalıyız. Kişinin irfanı kemalatı nispetinde şeytanı da nefsinin şiddetinde olur. Kötü huylardan kurtulmanın en keskin yolu ilahi aşka yanmaktır. Mücevherden sarraf olan anlar, başkası bilemez. Ne fark eder kör için elmas da bir, cam da bir. Eğer sana bakan kör ise sakın sen kendini cam sanma.Mevlana Kendini oldum ve doğru zannedenler kendileri gibi düşünmeyenlerden rahatsız olurlar. Eflatun'a dediler ki "Ne kadar çok çalışıyorsun". O da dedi ki "hayır ben sevdiğim işi yapıyorum" Allah kuluna sevdirdiği her işi kuluna kolaylaştırır. Kurtuluş hidayete tabi olanlar içindir. Selam olsun hidayete tabi olanlara. Tevhid-i Ef-al meratibi ihvanın kendi gerçeğine seyir haritasıdır. Kişi ilk önce kendisinin arifi olacak ki Rabbinin arifi olabilsin. İnanmak başka şey, teslim ve tabii olmak başka şeydir. Kalıcı dostluklar edinin. İhvan gibi yaşa, gerisine karışma. Mutlu insan başkalarının mutluluğu için yaşayandır. İslam dini istişare esaslıdır. Allah için affet, Allah için paylaş. İhvanlığını işine göre değil, işini ihvanlığına göre ayarlayacaksın. Kul, iradesini Allah’a teslim edendir. Hakk'ı hatırladığımız unuttuğumuzdan fazla olsun. "Olacağım" diyene engel yok, "olmayacağım" diyene bahane çok. Ben merkezli değil, biz merkezli olun. Dervişçe yaşamak, tevhitçe yaşamaktır. Yaptığınızı azimle yapın, hırs ile yapmayın. Kullukta devamlılık esastır. Önce emin insan olmalıyız. Derviş, halinden belli olmalıdır. Beşeriyet kemalâtın hammaddesidir. Mükemmeliyet istikamette daim olmaktır. İnsanın cismi arza, ruhaniyeti semaya mensuptur. Yaradılış farziyetimiz hakkı bilmektir. Hakk'ı tanımanın ön şartı Resulûllah’ı tanımaktır. İnsanın sırrında Allah’ın sonsuzluğu vardır. Kulluğa bahane yok değer üreteceksiniz. Şikayet, Mevla’ya hürmetsizliktir. Kulluk adına yapmadıklarımıza hiçbir bahane geçerli olmayacak. Bu âleme kavga için gelmedik. Telkin öncelikle bizim nefsimize olmalıdır. İnsan, Allah’ın sırrı Allah da insanın sırrıdır. Varlığımızın sebebi zuhuru, Cenab-ı Resulûllah’tır. Kullukta teslimiyet “Rağmen” olmalıdır. Kazası olmayan tek şey hayatımızdır. Sevgi dışındaki bütün hallerde zorluk vardır. Nefsinde mevsimi hazan olanın, gönül mevsimi bahar, Ahireti bayram olur. Hayat yaşamak, yaşamaksa sevmektir. En güzel keramet istikamet üzere olmaktır. Kişinin Rabbini tanıması için kendini tanıması lazım. Hakk’ı ancak Mirat-ı Muhammet’ten görebiliriz. İnsanı Hakk’ta sonsuzlaştıran ve yaşatan, sevgidir. Sevgi bütün yaratılanların varoluş mayasıdır. Sevgisiz olan her mekân ve mahâl mundardır. Sevgi Allah için yanmak ve olmaktır. Allah’ın ve Resulullah’ın sevgisi ile yanmayan gönül hamdır, ahlâttır. Hakikat ehlinin sermayesi aşk-ı sübhandır. Talepte kararlılık, kararlılıkta da sabır esastır. Sabır, sadrın genişliği kadardır. Sadır genişliği ise; kabulümüz, sevgimiz kadardır. Kamil insan demek;Bütün duygularda,düşüncede ruhta olgunlaşmış insan demektir., Dervişân, Mürşidinin eşiğinde sadık olduğu sürece, farkında olsa da olmasa da tekamül halindedir. Kim ki Allah’ı ciddiye almaz ise; Allah o kimseyi ciddiye almaz. Hakkı görmeyen gözler amadır. Gayret olmadan kişinin ulaşacağı hiçbir âliyet olamaz. Kendi gerçeğimize yol bulmak için arz üzerinde var olan bütün mevcudiyetten istifade edeceğiz. Bu fırsat âleminin bir tekrarı daha yoktur. Hiçbir oluşum kendi halinde, kendi başına müstakil değildir. İhvan isek bir iddianın sahibiyiz demektir. İhvanın kemâlâtı, olgunluğu, karşılaşmış olduğu olumsuz tecellilere verdiği tepkilerle ölçülür. Kişi muhatabı ve müdahili olmadığı hiçbir meselenin şahidi olamaz. Herkes kazanımlarını kayıplarını tespit etsin ki şuurlu bir hayat yaşayabilsin. Birebir uyarılar insanı daha çok uyandırır. Bütün canlılara dostça yakın olmalıyız. Tekâmül için her anı yeniden yaşamak , her anın yeniden talibi olmak zorundayız. Gayret etmeyen kişiden Kâmil insan olmaz. Ehl-i talip bu Kâinatın özelidir, özetidir. Kul, hizmeti kadardır. Kul, sevgisi kadardır, Kul hoş görebildiği kadardır. Kul feragat edebildiği kadardır. Kul paylaşabildiği kadardır. Ehl-i ihvan’ın sevgisi Rabbi’nin sevgisi, meşguliyeti Rabbi’nin meşguliyeti olmalıdır. Her an Rabbi ile meşgul olanın, muhatabı Rabbi olur. Güzel bakmalı, güzel konuşmalı, güzel dinlemeliyiz. Hayırları geciktirdiğimiz zaman şerre dönüşür. Şerleri geciktirdiğimiz zaman hayra dönüşür. İhvanın irşad olmasının ön şartı teslimiyattır. İlmen yâkinlik; bilmek ve kabul etmektir. İhvan telkin edileni yaşadıktan sonra Hakkel yâkina ulaşır. Kul, Rabbini ne kadar ciddiye alırsa, Rabbi’de onu o kadar ciddiye alır. Rahman’ın sevgilisi olmak gönlü cenab-ı Resulullah’a yönetmek ve tabi olmakla orantılıdır. İhvan, kendi özünde kâmil duruşa ulaşırsa, onda bir değil de nice esmanın açılımı, nice sıfatın inkişaf ve izhariyeti yaşanacaktır. Dünkü gibi konuşan, dünkü gibi anlayan, dünkü gibi yaşayanın anı ve akibeti hüsrandır. Ehli gönül olan, ,Resulullah’a ve Ehli Beyt’egönül veren Ehl-i İhvan’ın seyr-i sülüğü nefis merkezli akıl ile değil gönül merkezli akıl iledir. İhvan, hayırda ve şerde damlayı derya mesafesinde görecek kadar Rabbini önemseyen olmalıdır. Hakka vuslat, ancak aşk- sübhân ile olur. Aşığın, sevgisinin sancısıyla uykularının kaçması lazım ki, orada aşktan söz edilebilsin. Hayatla zıtlaşan değil hayatla uzlaşan olmalıyız. Eğer kişi yarışacaksa hayırda yarışsın selâmda, yarışsın, paylaşmada hoş görüde affetmede yarışsın. Kişi tercihinin neticesini yaşar. İnsan, sevebildiği kadar, değer üretebildiği kadar insandır. İhvan, arif olmalı ve gönlünü bütün olumsuzluklardan arındırmalıdır. Herkes yaptıklarının neticesini yaşayacak. Biz kulluğumuzu her gün yeniden yenilemeliyiz. Üstünlük ancak takva ile sevgi iledir. Allah hiçbir zaman abes ile iştigal etmez. Her işte bizim için hikmet ve hayır vardır. Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır. Herkesin şeytanı, Cebrail’i, Mikail’i, İsrafil’i ve Azrail’i kendisiyle beraberdir. Ehl-i ihvan demek arif olan, Hakk'a eren demektir. Sevginin tezahürü ibadettir. Eğer inanıyor, iman ediyor, seviyorsanız, yap denileni yapacak ve aksatmayacaksınız. Sevenin ne gecesi ne gündüzü ne yorgunluğu ne bahanesi ne de mazereti olur. Karşılaştığımız zorlukların tamamı tekâmül için ikrarımızı ispat içindir. Bu âlem teşbih, tespit, tenzih, takdis ve şahadet âlemidir. İnsanın Hak katında kadri, kıymeti sevgisi kadardır. İnsan, yaşadığı zorluklar aşabildiği engeller kadar insandır. Hiç zorluk, acı çekmeden, uğraş ve çaba sarf etmeden kimsenin başarıya ulaştığı görülmemiştir. Hepimiz Allah’ın Resulûllah’ın ve Ehlibeyt’in aşkından muhabbetinden istifade edip Hakk’ta bakileşebilecek yetilere sahibiz. İnsan, asliyeti kendisine unutturulmuş varlıktır. Müsemmâ ehli olan için, isimler değişşe de asliyet değişmez. Hiçbir güzelliği kendimize mal etmeden, bütün güzellikleri Rabbimizden bilmeliyiz. Herkesin imtihanı iddiası kadar olur. Yani iddiası büyük olanın, imtihanı da büyük olur. Kâinat, insan için, insana hizmet için halk edilmiştir. Hayatın tamamı, kulluğun ve dostluğun talimidir. Kişi bilgisinde değil yaşantısında kâmil insan olur. Bizim yaşadıklarımız; tercihlerimizin, taleplerimizin ve dualarımızın neticesidir. Mezheplerin farklı olması, dünya iklimlerinin, ırkların ve kültürlerin farklı olmasındandır. İrfan mekteplerinin temelde aynı, detaylarda farklı farklı olması insanların, meşreplerinin farklı farklı olmasındandır. Kimi takva ile kimi zikrullah ile, kimi hizmet ile, kimi de ibadet ile Hak rızasına ulaşmak ve kâmil insan olmak arzusundadır. Din adına zıtlaşmalar, taraflaşmalar ve tefrikalar çıkarmak Rahman’ın ve Kuran’ın reddettiği duruşlardır. Elin eksiğiyle uğraşan, kendi eksiğini hiçbir zaman göremez. Biz bu âleme eksik tespit zabıtalığına gönderilmedik. Âşık; mâşûkunu hususiyetle geceleyin, en çok yalnızlık halindeyken düşünür. Geceleri ve seher vakti çok özeldir. Dostluğun ilk şartı sevmektir. Fakat çıkarsız beklentisiz sevmektir. Dost olmak, dostun her türlü yüküne katlanmaktır. Bizim için yaşamak bir gündür, o da bugündür. Kulluk adına yapmamız gereken ne varsa sabırla ve ihlâsla yapmalıyız. Hak katında gıdalanmanın birinci esası, âdab-ı Muhammediye ve hakıkati Mahmudiye ile kıyam durmaktır. Biz eyvallah tacını, sensin’ tacını başımızdan, hiçlik hırkasını da eğnimizden hiçbir zaman çıkartmayacağız. Bir damlanın hiçliğe ulaşması, onun deryaya düşmesiyle olur. Bize ulaşan her tecellinin, Mevlâ'dan olduğunun bilincinde olalım ve rıza gösterelim. Sakın tecellilerden kahreden, kederlenen olmayalım. Tecellilerden şikayetçi olmak, kulun Rabbine olan saygısızlığıdır. İhvan, hangi tecelli içinde olursa olsun, mutlaka güzel düşünmeli ve güzel değerlendirmelidir. Edep ve âdap dışında nefes almayalım. Biz, Cenâb-ı Resûlullah’ın vitrini olmalıyız. Bütün nimetler ve âliyetler, gayret ve hizmet iledir. Biz hangi hali yaşıyorsak bizim için hayırdır ve hikmetlidir. Hikmete tabi olanlar hikmet ehli olurlar. "Senin için Ya Rabbi" zevkiyle hayatı yaşayalım. Huzur, ancak tevhid ile aşk ile sevgi ile Allah’a ve Resûlun’e yönelmek iledir. Güzel ahlâk ve sevgi insanlığın omurgasıdır. Her gününü son gün, her namazını son namaz, her muhabbetini son muhabbet gibi kabul eden kişinin yaşantısı Ehl-i ihvanca olur. Büyük laf etmemeye sahibi olalım. Ehl-i Beyt olmak, hem nesebi hem de mezhebidir. Ehl-i Beyt, Kur’an’ın ete kemiğe bürünmüş halidir. Yaptığımız her şey kulluğumuzu ispat edercesine olmalıdır. Halkı memnun etmek için Hakk'ı incitmeyelim. Kemalat, hissedilen ilk nefesten son nefese kadar sadece Allah ve Resûl’u için say ve gayret etmektir. Tevhid-i Ef-al hakikatin zübdesi, tevhidin nüvesidir. Kullukta edebi olmayanın Hak’ta izzet bulması mümkün olamaz. Hikmetleri seyretmenin tek şartı, tecellilere karşı sabırlı olmaktır. Kişi yaşamış olduğu imtihanları aşabildiği kadar tekâmül etmiş olur. Aslında bize zor gelen tecelliler, bizim için ikramdır. Kulluğun esasında yap denileni yapıp sonucuna da razı olmak vardır. Bütün kâinat, kişinin kendi hakikatine misaldir. Öncelediğimiz Allah ve Resûl’u olmalı. Ertelediğimiz ise nefsimizin arzu ve istekleri olmalıdır.. Dervişi tekâmül ettirecek olan iştiyakı, kendine olan telkini, ve gayretindeki kararlılığıdır. Her günü yaşamak, her günü diğer günden farklı bir alana taşımak için biz bugünün talebesiyiz. Hatasını kabul edip hatasından dönen kul hayırlı kuldur. Hedefi olmayanın istikameti de olmaz. İhvan ne dünle ne de yarınla zaman kaybedecek sadece anını ve gününü değerlendirecek. İhvanlık, halde örnek olmaktır. Aile yaşantımızla, tecellilere olan tepkilerimizle, kişilerle olan ünsiyetimizle, her halimizle hele hele de ibadete olan düşkünlüğümüzle fark edilmeliyiz. Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, Hak katında şerefli olamaz. İbadet etmenin hoşnutluğunu yaşarken bu hoşnutluğu, ibadet etmeyenlere karşı bir üstünlük saymadan fail Allah'tır zevkiyle yaşamalıyız. Kıyas, şeytani sıfatlardandır. Karşımızda gördüğümüz eksikliği önce kendimizde tetkik etmeliyiz. Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrine mürşitsiz yol bulamaz. Baki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak Hak’ta ölüp Hak’ta dirilmektir. Hayata ders veren değil de hayattan ders alan talip olmalıyız. Anlayan ve öğrenen olmalıyız. Anladığını genişleten, hayatına uyarlayan olmalıyız. Tasavvuf önce şeriat-ı Muhammediye ile hakikat-ı Mahmûdiye ile hikmetler talim edilir. Bir meselenin görevlisi olmak ayrı şeydir, gönüllüsü olmak ayrı şeydir. Ehl-i ihvanla konuşularak halledilmeyecek hiçbir mesele olmamalıdır. Hak dostları bir araya geldikleri zaman bakışmaları bile muhabbettir. İhvanlığın dört ana esası vardır; ihlas, şecaat, cesaret ve cömertliktir. Hayatın tamamında, her adımda, her bir nefeste; bir tuzak, bir imtihan vardır. Gönül, Rahman ile coşarsa; kişi karşılaştığı her türlü tecelliye sabır ve tefekkür ile mukavemet gösterir. İhvan, ne Dünya ne de ahiret beklentisi olmaksızın kulluğunu fi-sebilillah yaşamalıdır. Kur’ân'ı öğrenmeye, okumaya, okutmaya, anlamaya ve yaşamaya çalışalım. İslam, yap denileni yapmak; yapma denilenden uzak durmaktır. Kulluğunu yarına erteleyenin Allah sevgisi yeterli değildir. Tekâmül etmek için sürekli gayret halinde olmalıyız. İnsana olan sevgisizlik Allah’a olan sevgisizliktir. Allah’a vuslat ancak Aşk-ı sübhan ile olur. Hak’ta bâki olabilmek için kayıtsız şartsız teslim olmalıyız. Dilimizde zikrullah ile gönlümüzde her daim muhabbetullah ile inşa olmaya çalışmalıyız. Şeriatın ihlâl olduğu yerde hakikat olmaz. Her türlü tecelliden istifade edecek kadar arif,hiçbir zorluktan yılmayacak kadar da dirayetli olalım. Arif olan baktığı her zerreden, karşılaştığı her tecelliden kendisine istikamet arar. Ehl-i ihvan hatasında ve günahında ısrar etmeyen ve tövbesinde aceleci davranandır. Âşık maşukundan gelen cefalardan haz duymazsa gerçek aşık olamaz. Kendisindeki gayrilikten arınan insan için dışarıda ve içeride gayri olan hiçbir şey kalmaz. Kişinin samimiyeti, sadakati ve sevgisi ona istikamet verir. Bizden istenilen öncelikle safiyet, samimiyet ve sadakattir. Ehl-i ihvan öyle bir kristalize olacak, safiyet kazanacak, kendi benliğinden öyle bir sıyrılıp latifleşecek, şeffaflaşacak, kendine ait bir renk zan düşünce ve duygu kalmayacak ki Allah’ın boyasıyla boyansın yani Resûlullah’ın haliyle hallenmiş olsun. Gayret, kulluğun esasıdır. Biz bildiklerimizle amel edelim. Bilmediklerimiz, bize bildirilecektir. Her Ehl-i ihvan bulunduğu cemiyette fark edilmelidir. Bizim sabrımıza, bize kötülük yapanların şahitlik etmesi lazım. Asli maksadımız, nefsimizi ve Rabbimizi tanımaktır. Gayret etmeyen kişiden kâmil insan olmaz. İhvan, kendi hakikatine seyri sülük ederken hem dünyasını hem de ukbâsını saadete erdirmiş olur. Muhabbetimiz Resûlullah’ın ve Ehl-i Beyt’in muhabbeti, davamız Hak davası olsun. Eğer insan Rahman’ın aynası olacaksa yansıtıcılığının çok net,arı ve duru olması lazımdır. Eğer bir olumsuzlukla, zorlukla karşılaşıyorsak, bu bizim olumsuzluluğumuzdandır. Arz ve semada her ne olursa insan ile ilişkilidir. Sözümüzün ilk müşterisi kendi kulağımız olmalıdır. İslâm şahitlik ile başlar, şuhut ile yaşanır. Ve yine şahitlik ile kemal bulur. Hangi başarı vardır ki uğraşsız gayretsiz ve gönülsüz zuhura gelsin. Aşığın ölümü Hakk’ta vuslat, sonsuzluğa uyanmak ve sonsuzluğu yaşamak olur. Artık etrafımızla ve kendimizle olan kavgamızı bitirip, sevgiyle nefes almanın gayretinde olmalıyız. Kişinin kararlılığı tecellilere gösterdiği mukavemeti kadardır. Aşık hep maşukundan söz etsinler, hep ondan konuşsunlar ister; zaten gayrı şeyler aşığı rahatsız eder. Kişi mutmain olmadıkça kulluğunda, dostluğunda hep hüsrandadır. Cemal aşıkları için gayri olan her şey haramdır. Zikrin esası namazdır, muhabbetullahdır. İhvan, hayatın tamamında Rahman’ın iradesi altında yaşamaya dikkat ve özen göstermelidir. Her şeye rağmen seveceğiz Her şeye rağmen hizmette gayretli olacağız Kulluk, içinde Rabbi'nden başkasını bulundurmayan, gayrilerden boşalmış hiçlik makamıdır. Hayatın ve kulluğun emanetçisi olduğumuzu, bu emaneti taşımamız ve ehline teslim etmemiz gerektiğini hatırdan çıkartmamalıyız. Hayatı hep Hakkça yaşamanın gayretinde olmalıyız. Hayat, bizi kullukta belirli bir kıvama taşımak içindir. Kendine gafil olan, Allah’a arif olamaz. Her varlık Hakk'tandır ve Hak ile kaimdir. Bütün masivalardan arınmak, “ölmezden önce ölmek” Hak’ta ebed olmak; olağanüstü bir azim ve gayret ister. Kişinin kararlılığı, cesareti, azmi ve sevgisi bir arada tekmil olursa; kişinin önünde aşamayacağı engel ve mâni olmaz. Talibin âli ve en yüce değerlere ulaşabilmesi, Allah ve Resûlu’ne olan muhabbeti, sevgisi ile orantılıdır. Hedefimiz ve gayemiz, bugün tevhid noktasında Allah’ı Resulullah’ı ve Ehl-i Beyt’i dünden daha farklı idrak etmek ve yaşamaktır. Tevhid adına bize yapılan teklifatın tamamını yaşamak, bizi kendimize döndürmek ve kendi hakikatimizle tanıştırmak içindir. Tevhid meratiplerindeki yaşam talimlerinin tamamı, bizi kendi ruh derinliğimizdeki iç potansiyelimizden istifade ettirmek adınadır. İhvanın bilip, yapmak isteyip de yapamamasının sebebi kendisinde yetersiz olan kararlılığı, gayreti ve talebidir. Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, mükerrem ve münevver olamaz. Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrinde mürşitsiz yol kat edemez. Kulluk adına yaşanılacak ne kadar âli değerler varsa, bunların tamamı ancak mürşid-i kâmilin nezaretinde ve refakatinde yaşanılabilir. Bâki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak, Hakk’ta ölüp Hakk’ta dirilmektir. Yaşadığımız ne tür olumsuzluk olursa olsun, bizim hedefimize olan iştiyâkımızı arttırmalıdır. Her türlü olumluluk ve olumsuzluktan istifade eden olalım. Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır. İhvan, kendisini yargılayan, kendisini öz eleştiriye açık tutan ve kendini kemâle taşıyan olmalıdır. İhvan, ancak telkin edilen hikmetli sözleri, hadisleri ve ayetleri yaşantısına uyarlayarak gayretinde istikamet bulabilir. Kim hidayeti dilerse hidayete ulaşacak; kim hidayete ulaşmak istemezse Rahmân da ona hidayet etmeyecek. İnancı olmayanın istikameti olmaz. İnsan-ı asli Allah’ın aynasıdır. Nurun olduğu yerde zulüm, dinin olduğu yerde kin, sevginin olduğu yerde nefret olmaz. Ehl-i ihvan demek arif olan gerçeklere eren demektir. Herkes tercihinden yönelişinden meyil ve rızasından sorumludur. Nimete ulaşmak için mutlaka hizmete talip olmalıyız. İhvan düşünmekle, keşfetmekle ve gayret ile kemâlat bulur. “Rabbim” diyen için zaten zorluk yoktur. Hedefi olmayanın istikameti de olmaz. İslam, aslen teslim olmak ve selamet bulmaktır. NAMAZ VAKİTLERİ
Ağacı o kadar büyüdüyse, evin, elektrik tellerinin ve diğer bitkilerin oluşumuna engel olur mu? Hızlı ve güvenilir bir şekilde kesmeden onu öldürmek mümkün mü?Içindekiler1 Komşu ağaç müdahale ederse2 Kolay ve hızlı bir karışan ağaç nasıl öldürülür?3 Ölü bir ağaç nasıl kullanılır?4 Videoyu izle Ağaç Kütüğünü Sökme YöntemleriKomşu ağaç müdahale ederseSize büyük ağaçlar sınır bölgesinde daha yakın 3-4 metre dikilmiş izin vermeyen bir yasa olduğu için, komşunun ağacı müdahale ortadan kaldırmak konusunda tavsiye vermeyecektir. Eğer bu sorun varsa, belki de tavsiye için bir avukata başvurun ve hukuk ve düzenin dilinde komşuları ile ile çakışmaması ve yan yana yaşamak zorunda kime olanlar etmemek için ağaç Komşu kendilerini kaldırmak gerekir. Fakat her insan kendi arsalarında büyüyen ağaçları imha etme hakkına ve hızlı bir karışan ağaç nasıl öldürülür?Deneyimli bahçıvanlar çekirdek varil ulaşmış gibi taşımaya yetecek uzunlukta bir eğimli delik bagajında delinmiş ve ağaç yok etmek için içeriden başlar içine sıvı, dökün önerilir. Güçlü bir asit – asetik, hidroklorik, formik olabilir. Asit ağacı bir haftalığına diklorofenoksiasetik asit solüsyonu değildir, bunlar demiryolu boyunca çalılar ve bitki örtüsü ile mücadele için ayrıca, delinmiş deliğe enjekte benzin, dizel yakıt, aseton dökebilirsiniz – etki aynı olacaktır. Herbisitleri unutmayınız – sadece yabani otlar tarafından değil, aynı zamanda oldukça büyük ağaçlarla da yok edilirler. Bunlar Tornado glifosfat, Arsenal ve benzer bir bileşime sahip diğer maddeler ile asitlerle aynı şekilde kullanılır, öldürme sıvısının infüzyonu sonrasında, açıklık kil, macun, bahçe ile kaplanır, böylece sıvı ağacı öldürmek için yapraklarını Roundup ile serpebilirsiniz, su içinde yoğun bir konsantrasyonda seyreltin. Birincisi, çare yaprakları yok eder, daha sonra kendini kurur, fotosentez olasılığından ve gerekli besin maddelerinin gelişmesinden yoksun kalır. Roundup ayrıca yukarıda açıklandığı gibi ağaç gövdesine de herbisitlerin, ağaçların kabuğu üzerindeki kesilere uygulanmasını önerirler, fakat ilkbaharda değil, özüt, ilacın emilimini olarak, herbisitler, gövdenin alt kısmında, zeminden 30-50 cm uzakta, doğrudan havlamaya uygulanır. Bu prosedür ilkbahardan sonbahar başlarına kadar gerçekleştirilir. Herbisit için kabuktan tahliye edilmez, yağ ile karıştırılır ve bir kabukla ağaçların ve çalıların arboricidlerinin yok edilmesi için özel herbisitler vardır, bunları talimatlara göre satın alın ve çiviyi bir çiviyle dövülebilmenin kolay ve hizli olduguna inanilmaktadir, belki de bir çivi ile büyük bir agaci tahrip edilemez, birkaç çivi birkaç eski pili kazarak küçük bir ağaç tahrip edilebilir, ancak asitleri tüm canlılar için zararlı ve edici ağaç, tuz yardımı ile kesmeden öldürülür – su ile bir çözelti içine enjekte edilir – bir ağacı sulamak ya da sadece kökleri altına gömmek suretiyle. Tuzun merkezi kök altında uygulanması tavsiye edilir, ancak periferik süreçler altında salin solüsyonunun uygulanmasına izin verilir. Bu durumda, ağacın köklerinin dengesiz bir şekilde büyüdüğünü düşünün – doğu tarafında, tepenin yüksekliğine eşit bir mesafe boyunca uzanıyorlar ve batıdan – yarı sisteminin bu özelliğini kullanarak, bazı bahçıvanlar, yabancı alana nüfuz etmeden komşu ağacını yok etmeye çalışırlar. Ağacın yanındaki çitin yanındaki tuzu kazıyorlar ve işte bu. Aynı zamanda, toprakta hiçbir buhar yoktur ve kötülüklerini kanıtlamak çok metodu 1-2 ay boyunca çalışır – önce ağaç yaprakları ve daha sonra topraktaki tuzun diğer bitkileri ve kuyucuktaki veya sudaki suyu olumsuz etkileyeceğini unutmamalıyız. Su ve toprak, köklere doğrudan katılan diğer maddeler tarafından kirletilir – herbisitler, benzin, dizel yakıt, asitler. Bu nedenle, onlarla dikkatli ve dikkatli davranmak ağacı "öldürmek" için ekolojik bir yöntem var. Güvenilir, ama çok çabuk değil, karakteristik bir isimle dekoratif bir liana'yı öldürüyor – ağaç koruyucu. Bu güzel çiçek açan liana ağaç gövdesini örter, diğer lianaslar gibi keskin ve dikenler ile de sucker ve antenlerle değil. Sonuç olarak, ağaç ölür ve şimdi diğer yararlı ve yararlı ağaçlara gitmesine izin vermemek önemlidir. Bir ağacın kendi kendine müdahale etmemesi durumunda, ama kökleri odun kesici olarak bir ağaç nasıl kullanılır?Bazen ağacın kendisini kökleri kadar o kadar da engellemez ki, bu da evin temelini yok etmeye ve yok etmeye başlar. Bu durumda, gövde bırakılabilir, ancak ağacın büyümesi yukarıdaki yöntemlerden biri ile ek olarak, herkesin büyük bir ağacı kestirmek için gücü, gücü ve araçları yüzden, onu ne kadar korkutucu olursa olsun, onu öldürmeye devam eder ve sonra kendi hayal gücüne ve arzularına göre kullanır. Kurutulmuş ağaç çeşitli amaçlar için uygundur, tırmanma tesisleri veya çok renkli gece lambaları-fenerler için bir destek olarak bir ağacın gövdesi herhangi bir rengin mavi, pembe, altın, simli boya ile boyanırsa, fantastik, yabancı bir bitki veya diğer çalılar veya lianaslarla süslenmiş bir kompozisyon gibi görünecektir. Ağacın doğal olmayan bir kökeni, çeşitli meyvelerin – elma, armut, nar, üzüm – modelleri ile tamamlanacaktır. Hep birlikte bir ağaçta çok sıradışı ve çekici ve bol renkler ile çiçek açan çiçek saksıları düzeltmek için kurutulmuş bir ağaç üzerinde, özgün bir dikey çiçek yatağa dönüşecek. Ağaç üzerinde çeşitli dekoratif figürler "dikebilirsiniz" – dallarda bir denizkızı, lepher, leylek, kedi-bilim adamı, diğer masal karakterleri ve gerçek hayvanlar ve ağacın ortasına bir oyuk koyun ve orada bir sincap ailesi bulun. Ve hala bir kabuğu temizlemek ve herhangi bir resmi pürüzsüz bir gövde üzerinde çizmek gücü ve usta ellerin alanı gerçekten sınırsızdır ve ağaç engellendiğinde, estetik, göze hitap eden, peyzaj tasarımının bir unsuru olan, estetiğe izle Ağaç Kütüğünü Sökme Yöntemleri
ağaçları kesmemek ile ilgili öğütler