🍸 Sivas Balıklı Kaplıca Hakkında Bilgi
E2vx. Türkiye kaplıca bakımından oldukça zengindir. Ülkemizin hemen her ilinde kaplıca bulunmaktadır ve bu illerden birisi de Sivas ilidir. Sivas ilinde birçok kaplıca ve içmeler bulunmaktadır. Her bir kaplıcanın farklı hastalıklara ve rahatsızlıklara faydası vardır. Sivas şehrinde bulunan bazı kaplıcalar ve içmeler şu şekildedir;Sivas Suşehri Akçaağıl ÇermiğiSivas Şarkışla Alaman ÇermiğiSivas Kangal – Kangal Balıklı KaplıcaSivas Şarkışla Ortaköy ÇermiğiSivas Merkez Sıcak ÇermikSivas Merkez Soğuk ÇermikSivas Kaplıcaları, Suyunun Özellikleri ve Tedavi Ettiği HastalıklarAkçaağıl Çermiği ve Şifalı Olduğu RahatsızlıklarSuşehri İlçesinin Akçaağıl Köyü yakınlarında, Erzincan-Tokat yolu üzerinde Kelkit Çayının güney yakasında yer alan bu kaplıca suyunun sıcak olması nedeniyle birçok hastalığa iyi gelmektedir. Kadın ve erkekler için ayrı banyoları vardır. Halk tarafından büyük ilgi Çermiği ve Şifalı Olduğu RahatsızlıklarŞarkışla İlçesine bağlı Alaman Köyü sınırları içindedir. İlçe merkezine 33 km. uzaklıktadır. Suyu oldukça kükürtlü olduğundan içilmez. Sponsorlu Bağlantılar Kangal Balıklı Kaplıca ve Şifalı Olduğu RahatsızlıklarSivas a 96 km. Kangal İlçesine 13 km. uzaklıkta ve Kangal’ın kuzeydoğusunda Kavak deresi vadisindedir. Suyun sıcaklığı 36 – 37 derece C, havuzların toplam debisi, 130 lt/sn dir. Kimyasal karakteristiği; PH radyoaktivite 6 eman, toplam mineralizasyon mg/lt. Fiziksel karakteristiği; kaplıca suyunda en büyüğü 10 cm boyunda olan binlerce küçük balık yaşar. Balıklar havuza girenlerin sivilce ve yara kabuklarını yemekte, deriye kaplıca suyunun temasını Balıklı KaplıcasıKaplıca suyu her türlü romatizma hastalığa, sinir hastalıklarına, kırık, çıkık, ezik vb. durumlara, deri ve böbrek hastalıklarına olumlu etki yapmaktadır. Yapılan araştırmanın sonuçlarına göre Balıklı Kaplıca sahası, gerek jeotermal enerji potansiyeli gerekse bu enerjinin kullanım imkanları yönünden önemli bir alan olarak ortaya çıkmaktadır. Kangal Balıklı Kaplıcası ülkemizin termal özelliğini daha da artırmaktadır. Çünkü modern tıpta şimdiye kadar fayda göremeyen cilt hastalığı olan insanlar sedefli hastalar için Kangal Balıklı Kaplıcası en son ümit kaynağı olmuş durumdaki veya herhangi bir enfeksiyonla oluşmuş cilt dokusundaki yaraları, egzama, cerahatli sivilceler ve sedef hastalığı oluşumları; 2-10 cm. büyüklüğündeki Cyprinide Sazangiller familyasından, Cyprinion Macrostamus Beni balığı ve Garra rufa Yağlı balık türündeki balıklar tarafından iyileştirilmekte ve ciltteki izleri havuza giren kişilerin etrafında ince kahverengi, gri ve bej rengindeki sazan ve kayabalığı türü balıklar dolaşmaya ve ciltte hastalık belirtisi olan yerleri temizlemeye başlarlar. Dişleri olmayan bu balıklar, 36 – 37 derece C sıcaklıktaki suyun yumuşatmış olduğu kabarık yara kabuklarını kopararak cilt pürüzsüz hale gelinceye kadar olumlu sonuç alınabilmesi için üç hafta 21 gün süresince günde üç defa havuza girmek ve iki saat suda kalmak gerekmektedir. Ayrıca, sabahları aç karnına birkaç bardak şifalı sudan içmeyi ihmal etmemek gerekir. Diğer taraftan yerden kaynayan su içindeki kabarcıkla ve balıkların vücut üzerine yaptığı darbelerle vücutta bir gevşeme ve dinlenme görülmektedir. Tedavi tamamen yan etkisiz olup, kesinlikle herhangi bir ilaç Çermiği ve Şifalı Olduğu RahatsızlıklarŞarkışla İlçesinin Ortabuçak Köyü sınırları içerisindedir. Büyük bir havuzu vardır. 14 odalı bir motel ve gazinosu bulunmaktadır. İlçeye uzaklığı 30 km dir. Sponsorlu Bağlantılar Sıcak Çermik ve Şifalı Olduğu RahatsızlıklarSivas-Ankara karayolu üzerinde, il merkezine 31 km uzaklıktadır. 50 santigrat derecenin üzerinde ısıya sahip olan kaplıca suyunun kimyasal karakteristiği; florür içeren kalsiyum, magnezyum-sodyum, sülfat, hidrokarbonat ve karbonat klörürlü sudur. Fiziksel karakteristiği; romatizma, sinir sistemi, solunum yolu, sindirim sistemi, metabolizma bozuklukları, böbrek ve idrar yolları, kan dolaşımı adale ağrıları, kadın hastalıklarına iyi Çermik ve Şifalı Olduğu Rahatsızlıklarİl merkezine 20 km. uzaklıkta olup, suyun sıcaklığı 28 derece C civarındadır. Kaplıca suyu içildiğinde mide, bağırsak ve safra kesesi hastalıklarına iyi gelmektedir. Ayrıca romatizma ve sinir hastalıkları tedavisinde de yararlı olmaktadır. Kaplıca suyu içilmektedir
Sivas, Türkiye'nin İç Anadolu Bölgesi, Karadeniz Bölgesi ve Doğu Anadolu Bölgesinde yer alan bir ildir. Sivas ili, Mezopotamya ve arasında kervanların geçtiği bölgede olduğu için, Selçuklular döneminde tüccarların ziyaret ettiği bir merkez haline gelmiştir. Ülkemizde Konya'dan sonra en çok Selçuklu eserinin bulunduğu il Sivas'tır. ait Gök Medrese, Çifte Minareli Medrese ve Mavi Medreseleri çini sanatı açısından mutlaka görülmeye değer yerlerdir. Ulu Camii ise 1100 yılında inşaa edilmiştir. Ayrıca Sivas, Türkiye'nin yüzölçümü açısından en büyük ikinci ilidir. Toplam nüfusu merkez nüfusu Sivas Kızıldağ'dan doğan Kızılırmak, Köse Dağı'ndan doğan Yeşilırmak ve yine Köse Dağı'ndan doğan Fırat'ın en önemli kollarından biri olan Karasu Nehri, Sivas ili sınırları içinde doğmaktadır. Sivas coğrafi açıdan kıraç, yeşili az, sert iklimli bir yerdir. Ikliminin elverdiği ölçüde yetiştirilebilen ancak tahıl ürünleri, şeker pancarı, patates gibi ürünlerdir. Türk Kurtuluş Savaşı'nın temellerinin atıldığı, Selçuklu devrinin dev eserleriyle süslü, yüzölçümü bakımından Konya'dan sonra ikinci sırada yer alan bir ilimiz. Sivas ili topraklarının büyük kısmı İç Anadolu'nun yukarı Kızılırmak bölümünde diğer kısımları ise Karadeniz ve Doğu Anadolu bölgesinde olup, 35° 50’ ve 38° 14’ doğu boylamları ile 38° 32’ ve 40° 16’ kuzey enlemleri arasında yer alır. Kuzeyden Giresun, Ordu ve Tokat; doğudan Erzincan; güneyden Malatya, Kahramanmaraş, Kayseri; batıdan Yozgat illeriyle çevrilidir. Trafik numarası 58’dir. Coğrafya Üç vadi arasındadır. Sivas halkının büyük çoğunluğu çeşitli zamanlarda bölgeye yerleşmiş Türkmenlerdir. İlde Kafkasya göçmenleri de mevcuttur. Kızılırmak Havzası; kenti İç Anadolu iklimine, Yeşilırmak; Karadeniz, Fırat Havzası ise Doğu Anadolu iklimine bağlamaktadır. Bu üç su, üç yol, üç farklı kültür demektir. Kuzeyden Kelkit vadisi, doğuda Köse Dağları'nın uzantısı olan Kuruçay vadisi ve Yaman Dağı, güneyde Kulmaç Dağı, Tahtalı Dağları'nın uzantılarıyla, Hezanlı Dağı, batıda Karababa, Akdağlar ve İncebel Dağları gibi yükseklikler çizer kentin doğal sınırlarını. 35 derece-50 dakika ve 38 derece-14 dakika doğu boylamlarıyla, 38 derece-32 dakika ve 40 derece-16 dakika kuzey enlemleri arasında kalan il, 28,488 km2 lik yüzölçümü ile Türkiye'nin toprak bakımından ikinci büyük ili olan Sivas'ın il topraklarının büyük bölümü Kızılırmak, bi bölümü de Yeşilırmak ve Fırat havzalarına girer. İl alanı kuzeyden Kelkit Vadisi, doğudan Köse Dağları'nın uzantıları, Kuruçay Vadisi ve Yama Dağı, güneyden Kulmaç Dağları, Tahtalı Dağları'nın uzantıları ve Hezanlı Dağı, batıdan Karababa, Akdağlar ve incebel Dağları gibi doğal sınırlarla çevrilidir. Kızılırmak, Kelkit Çayı, Tozanlı Çayı, Yıldız Irmağı, Çallı Çayı ve Tohma Çayı en önemli akarsularıdır. Sarkışla-Gemerek Ovası. Yıldızeli Bedehdun Ovası, Suşehri Ovası, Tohma Vadisi, Kızılırmak Vadisi. Çallı Suyu Vadisi ve Kelkit Vadisi ilin belli beşli tarım olanları ve ulaşımı belirleyen önemli olanlarıdır. Sivas ilinde ağırlıklı yeryüzü seklini platolar oluşturmakladır, il olanının % 47,6'sı platolarla, % 46,2'si dağlarla, %6,2'si ise ovalarla kaplıdır. Sivas'ın en büyük platosu Uzunyayla'dır. Ayrıca, Uzunyayla'ya oranla daha zengin otlaklara sahip olan Meraküm Platosu da ilin ender yüksek düzlüklerindendir. Kuzey Anadolu Dağlarıyla Güney Anadolu Dağlarının birbirine yaklaştığı bir yöre olan Sivas il alanında kıvrılma ve yükselmeler sırasında bazı kesimler Çöküntüye uğramıştır. Bu çöküntü alanları ilin önemli su merkezlerinden olan gölleri oluşturmuştur. Hafik Gölü, Tödürge Gölü, Lota Gölleri, Gürün - Gökpınar Gölü bu göllerden bazılarıdır. Etimoloji Şehrin adı kentin antik dönemdeki adı olan Sebastia sözcüğünün evrimleşerek Türkçeleşmesiyle bugünkü halini almıştır. Sebastia ismi de Yunancada saygıdeğer, yüce anlamına gelir ki, Latince Augustus'un Yunanca karşılığıdır. Bu da Pontuslar tarafından kurulan kentin Roma İmparatoru Augustus onuruna onun ismiyle adlandırıldığına delalet eder. Halk arasindaki rivâyetlere göre ise Sivas kurulmadan önce ulu ağaçlar altında kaynayan üç pınar varmış. Bu pınar Tanrıya şükür, ana ve babaya minnet ve küçüklere şefkat duygularını ifâde edermiş. Bu üç pınara “Sipas Suyu” denirmiş. Zamanla mukaddes sayılan bu üç pınarın etrâfında küçük bir yerleşim merkezi kurulmuş ve “Sipas” ismi verilmiştir. Diğer bir rivâyete göre ise Sivas ismi eski kavimlerden “Sibasipler”den gelmektedir. Sivas ilk çağlarda Talavra, Megalapolis, Karana ve Diyapolis isimleriyle anılmıştır. Sivas ismi ile ilgili bir başka rivâyete göre ise, kentin adı Farsçada “üç değirmen” mânâsına gelen “Sebast” kelimesinden gelmektedir; Sebast ismi zamanla halk dilinde Sivas olarak yerleşmiştir. Sivas ismi bu şekilde oluşmuştur Görülmesi gereken yerler Sivas soğuk çermik, İl merkezine 19 km. uzaklıkta, Başıbüyük Köyü'nün girişinde olup, suyun sıcaklığı 28 derecedir. Konaklama tesislerinin yanı sıra çoğunlukla çadır kurulmaktadır. Kaplıca çevresi ilginç bir topografya ve bitki örtüsüne sahiptir. Kaplıca suyu içildiğinde mide, bağırsak ve safrakesesi hastalıklarına iyi gelmektedir. Sivas sıcak çermik, Sivas Yıldızeli yolu üzerinde sivasa yaklaşık 24 km uzaklıkta olup toplu taşıma araçları ile ulaşmak mümkündür. Gürün-Gökpınar,Suyu çok temiz ve duru olan Gökpınar Gölü, Gürün’e 10 km. uzaklıktadır. Doğal güzellikleri ve alabalıklarıyla ünlü olan göl; dipten gelen kaynaklarla ve mavi yeşil renklerinin her tonunu bünyesinde barındıran gökpınar bir dünyaca ünlü bir doğa harikasıdır. Kangal balıklı çermik, Sivas'a 96 km. , Kangal ilçe merkezine 13 km. uzaklıkta olup sivastan her saat başı toplu taşıma araöları ile varmak Balıklı Kaplıca; ülkemiz termal kaplıcaları içerisinde kendine özgü bir yeri vardır. Tedavi özelliği itibari ile dünyada bir benzerini bulmanın mümkün olmadığı kaplıca, ilmi ve tıbbi bir mucizeyi "Sedef Hastalığını tedavi ederek" sergilemektedir. Divriği Ulu Camii Sivas Divriği ilçesi merkezinde bulunmaktadır. Divriği ulu cami ve Daru'ş-şifası adıyla dünya sanat tarihinde yer alan bu eşsiz eser, Anadolu Selçuklu Devleti Mengücek Oğulları Beyliği döneminde 1228 Mengücek Beyi Ahmet Şah tarafından, Şifahane ise Ahmet Şah'ın eşi Melike Turan tarafından tarafından dünyanın 8. harikası olarak gösterilip koruma altına alınmıştır. Kongre Müzesi 4 Eylül 1919'da Türkiye Cumhuriyetinin temellerinin oluşturulduğu 4 Eylül Zivas Kongresi'nin gerçekleştirildiği ihtişamlı binadır. Şu an müze olarak kullanılmakta olup müze içersinde Mustafa Kemal Atatürk'ün birçok şahsi eşyası ve Selçuklu, Osmanlı zamanından birçok tarihi eser sergilenmektedir. Müze kent meydanındadır. Şehirde bir çok Selçuklu ve Osmanlı eserleri bulunmaktadır Buruciye Medresesi Gök Medrese Çifte Minareli Medrese Şifaiye Medresesi Valilik Binası Jandarma Binası Selçuk Anadolu Lisesi Binası 4 Eylül Atatürk Kongre ve Etnografya Müzesi Susamışlar Konağı Abdi Ağa Konağı İnönü Konağı Kangal Ağası Konağı Osman Ağa Konağı Ali Baba Konağı Taş Han Behram Paşa Hanı Ziya Bey Kütüphanesi Kale Camii Ulu Camii Kargakalesi Köyü Eğri Köprü Kesik Köprü Şehir dışı diğer tarihi yapılar Divriği Ulucamii Divriği Divriği Kalesi ve Kale Camisi Divriği Yıldız köprüsü Yıldızeli-Sivas karayolu Yıldız Nehri üzeri Tödürge Kaya Mağaraları Zara Doğanşar Kalesi Doğanşar Doğa Harikaları Dipsiz Göl Doğanşar Eğriçimen Yaylası Koyulhisar Sızır Şelalesi Gemerek Hafik Gölü ve Lota Gölü Hafik Tödürge Gölü Zara Gökpınar Gölü Gürün Tekeli Dağı Doğanşar Boğazköy Unutmadan insanlarından da bahsedelim insanları çok sıcak kanlı sözünü çekinmeden söyleyen biryapıya sahiptir ve misafirperverdir ama yarasına basarsanda çok serttir ve merttir dinine düşkün bir yapıya sahipdirler.
Sivas'ın Kangal ilçesine 12 kilometre uzaklıkta bulunan, 37 derece sıcaklıkta yaşayabilen genetiğe sahip dünyadaki tek balık olan ve içinde yaşadığı suyla beraber sedef hastalığının tedavisinde etkin rol oynayan Balıklı Kaplıca Tesisleri özel statüye alınarak hastaların sevkli gelmesini ve masraflarının devlet tarafından karşılanmasını hakkında bilgi veren Kangal Balıklı Kaplıca işletmecisi Fuat Ünsal, mevsimin açılması ile birlikte kaplıcalarına yoğun bir talep olduğunu söyledi. Balıkların Sedef Hastalığı tedavisinde büyük rol oynadığını söyleyen Ünsal, "Balıkların Sedef hastalığının tedavisinde çok büyük etkileri vardır bu selenyumlu suyla birleştiği zaman yüzde 30 balık, yüzde 70 su etkilidir. Suda selenyum, silisyum ve daha çeşitli mineraller vardır. Bu yüzden çok iyi sonuçlar almaktadır ve suyun antiseptiklik olmasını içeren mineraller vardır. Bu balıklar her yıl kendilerini 8-10 defa yeniler. Geçen ay burada derede çok aşırı sel oldu. Balıklarımız azalmıştı. Havuzlarımızdaki balıklarda bir sıkıntı olmuyor. Şimdi aşırı derecede balık var. Dünyanın her tarafından Rusya'dan, Almanya'dan, İngiltere'den her bölgeden insanlar buraya gelip burada tedavi oluyorlar. Zaten Türk devletlerinin sanki evi gibi burası" dedi.'BALIKLI KAPLICA ÖZEL STATÜYE ALINMALI'Dünyadaki tıp adamlarının balıklı kaplıca tedavisini kabul ettiğini ve Sedef hastalarını tedavi için gönderdiklerini ifade eden Ünsal, Türkiye'de bakanlıkların devreye girerek balıklı kaplıcanın özel statüye alınması ve hastanelerden sevkli gelen Sedef hastalarının ücretinin devlet tarafından karşılanması gerektiğini söyledi. Ünsal şöyle konuştu"Çünkü sedef hastalığı kortizonlarla artık tedavi edilemiyor. Kortizonlarla insanlar çürütülüyor, eklemleri ve böbrekleri bozuluyor. Tabi bu bizim söylemimizin değil çok değerli bilim adamlarımızın, doktorlarımızın tespiti. Buraya sedef hastalığından gelen insanlar 21 gün içerisinde kurtuluyor. Mutlu bir şekilde evlerine dönüyorlar. Sedef hastalığının tek yan etkisiz tedavi merkezi Kangal Balıklı Kaplıcası. Dünya bunu kabul etti. Türkiye'de de artık kabul edilmesi gerekiyor. SGK, Sağlık Bakanlığı, Çalışma Bakanlığı ve Turizm Bakanlığı bunu kabul etmeli. Ortak bir uzlaşma sağlanmalı ve balıklı kaplıca özel statüye alınmalı. Ancak bizim ülkemizdeki bürokrasi ve politikacılar bu işe el atarlar da Dünyadaki sedef hastalarını buraya getirir tedavi edersek biz bunun 10 katı, 20 katı, 100 katı daha büyük tesisler ve rehabilitasyon merkezleri kurabiliriz. Yan etkisiz tek tedavi burası olduğu için de tüm doktorlar burayı tavsiye ediyor. Bu bizim için çok büyük bir nimet. Sivas için, Kangal için, Türkiye için büyük bir nimet."'SGK 4 LİRA 5 KURUŞ ÖDÜYOR'Avrupa'daki sedef hastalarının tedavi ücretlerinin devletleri tarafından karşılandığını ancak Türkiye'de yapılan ödemenin 4 lira 5 kuruş olduğunu ifade eden Ünsal, "Fakat her nedense gereği kadar yolumuz, elektriğimiz ve diğer konularda imkanlar sağlanmıyor. Sel sularına maruz kalıyoruz, sel sularıyla mağdur oluyoruz sonuç olarak balıklarımız zarar görüyor. Biz zarar görüyoruz. Ülkemiz zarar görüyor. Onun için biz yetkilileri burada göreve davet ediyoruz. Buranın tüm kaplıcalar içerisinde Türkiye'deki değil tüm Dünyadaki kaplıcalar içerisinde özel statü uygulanması gerekiyor. Özel statüye alırsanız, eğer siz değerinize sahip çıkarsanız yurt içi, yurt dışı tüm doktorlarımızda, hastanelerde sahip çıkacak, sevklerini yapacak, insanlarda burada yatılı ve masraflarını yeme, içme, yatma masraflarını ödeyen bir devlet olduğu zaman daha mutlu şekilde evlerine dönecekler. Bu hastalık göze hitap eden bir hastalık. İster istemez yaşam kalitesini düşüren bir hastalık. Bu ülkenin bu değerine sahip çıksınlar. Bize sahip çıkarlarsa biz burayı dünyanın en önemli merkezi haline getiririz. En azından iki, üç defa sevk yapılsa hastalar daha rahat, daha kaliteli yaşarlar. Sevkler olmadığı zaman gelemiyorlar, tedavi olamıyorlar, ücretini ödeyemiyorlar, ödeyemeyince çekip geri gidiyorlar" dedi.'TEDAVİ OLMAKTA ZORLANIYORUZ'Konya'dan Balıklı Kaplıca'da tedavi için gelen emekli Dede Kaya 81 ise tedavi masraflarını karşılamakta zorlandıklarını söyledi. Kaya, "Avrupa emeklisiyim. Avrupa'da sedef hastalarının tedavileri devletleri tarafından karşılanıyor. Hollanda, Fransa, Almanya, Avusturya gibi devletlerde çalıştım emekli oldum. Maalesef Türkiye'de sigorta çok düşük bir ücret ödüyorsa da bu bizi tatmin etmiyor. Burada ağır koşullarda biz bu paraların altından kalkamıyoruz. Devletimiz niçin bu işlere el atmıyor. Diğer hastanelerde yemek paralarını, yatak paralarını karşılıyor da niçin bizim masraflarımızı karşılamıyorlar. Biz bu hususta Sağlık Bakanlığımızdan, hükümetimizden yardım bekliyoruz. Çok sedef hastası var buraya gelip tedavi olamıyorlar. Sedef hastaları için devlet bize yardım etsin. Burada koşullar çok ağır geliyor. Biz burada şifa buluyoruz. Bütün başka memleketler karşılıyor da neden bizim ki karşılanmıyor" ifadelerini kullandı.
Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları Kangal Balıklı Çermik kaplıcaları Tokatta tatilinizi uygun fiyatta dinlenerek yapacağınız pansiyon, oteller, motel, apart, resort tesisleri Balıklı Çermik kaplıcası resimleri fotoğrafları telefonları bilgileri ilgili sayfalarda Kangal Balıklı Çermik kaplıcasından kaplıca otelleri motelleri dinlenme tatil yapma imkanı kaplıca Kangal Balıklı Çermik kaplıcalarındaki pansiyonu oteli moteli ile Kangal Balıklı Çermik kaplıcalarının tesisin bütçenize uygun otel ve tesisinden Balıklı Çermik kaplıcalarına ulaşım kara yolu ile sağlanır. Balıklı Kaplıca Sivas'a 98, Kangal ilçesine ise 13 kilometre uzaklıktadır. Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları Kangal’a gitmek için Ankara yolundan gelenler Sivas merkeze geldikten sonra Kayseri Malatya yönüne giden yolu takip etmelidir. Kayseri yolundan gelenler Sivas'a 20 km kala Ulaş Malatya yoluna dönerek, Malatya tarafından gelenler ise Kangal ilçesine giriş yaparak ulaşabilirler. Sivas’a kara, hava ve demir yolu ile ulaşmak mümkündür. Türk Hava Yolları'nın direkt uçuşları vardır. Kangal Balıklı Kaplıca; ülkemiz termal kaplıcaları içerisinde kendine özgü bir yeri vardır. Tedavi özelliği itibari ile dünyada bir benzerini bulmanın mümkün olmadığı kaplıca, ilmi ve tıbbi bir mucizeyi "Sedef Hastalığını tedavi ederek" sergilemektedir. 36-37 derece sıcaklıktaki kaplıca suyunda bulunan balıkların mucizevi bir şekilde tedavi yöntemi uygulaması bu kaplıcanın ününü ve özelliğini daha da artırmaktadır. Çünkü, modern tıp da şimdiye kadar fayda görmeyen dünyanın her yerindeki cilt hastalıkları için Kangal balıklı kaplıcası en son ümit kaynağı olmaktadır. Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları Tahriş olmuş durumdaki veya herhangi bir enfeksiyondan oluşmuş cilt dokusundaki yaraları; egzama, cerahatli sivilceler ve hatta tıpta tedavisinin imkansız olduğu bilinen "Sedef" hastalığı gibi cilt hastalıkları 2-10 cm. büyüklüğündeki Cyprinide Sazangiller familyasından Cyprinion Macrostamus Beni Balığı ve Garra rufa Yağlı Balık türündeki balıklar tarafından iyileştirilmekte ve izleri kaybolmaktadır. Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları Kaplıca iki tip balık içermektedir. Her iki tip balık ta Cyprinidae familyasının üyesidirler ve sıcak bir ortamda yaşamaya adapte olmuşlardır. Bu tiplerden vurucu diye bilinen, Cyprinion macrostomus' tur. Bu tipin terminal ağzı vardır ve 15 - 20 cm boydadır. Vücudu nispeten iri pullarla kaplıdır ve yan yüzeylerinde 6 - 8 adet farklı büyüklükte düzensiz lekeler bulunmaktadır. İkinci tip balık, bir yalayıcı olarak bilinen Garra rufa' dır. Bu tip hilal şeklinde ventral ağıza sahipt ve boyu maxsimum 19 cm 'dır. Vücudu büyük pullarla kaplıdır. Jabbers dürtükleyiciler olarak anılanlar, üçüncü bir balık tipi değildir, bu "vurucu tipin" eşeysel olgunluğa erişmemiş formudur. Eşeysel olgunluğa erişince yan yüzeylerindeki lekeler kaybolur. Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları Her iki tip balık da omnivordur, bu Cyprinidae familyasının iyi bilinen bir özelliğidir. Fito ve zooplanktonlarla beslenirler. Ancak, havuzlarda plankton miktarının az olduğu araştırılmıştır. Bu da, balıkların gelişimini ve büyümelerini geciktirir, onların saldırgan ve predatör olmalarına neden olmaktadır. Kışın, havuzlarda az kişi bulunduğunda balıklar, acıkmış bir koyun sürüsü gibi besin ararlar. Yazın, havuzlara giren insanların vücuduna saldırırlar. Balıklar, sağlıklı deriden ziyade hastalıklı deriye saldırmayı tercih ederler, çünkü ondan parça koparmak daha kolaydır. Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları Suyun yüksek sıcaklığı ve beslenme ortamının balıklar üzerindeki etkileri biyokimyasal olarak ta araştırılmıştır. Doktor balıkların tedavi edici tıptaki rolü daha ileri çalışmaları hak etmektedir. Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları Kaplıcada ilk kez yıkananlar ellerinde olmayarak tarifi mümkün olmayan bir ürperti yaşarlar. Çünkü suya girer girmez, ince, kahverengi, gri, bej rengindeki sazan ve kaya balığı türü balıkların hastanın etrafında dolaşmaya ve ciltte hastalık belirtisi olan yerleri temizlemeye başladıklarını görürler. Hastaların balıklara alışmaları 2-3 gün sürer. Dişleri olmayan bu balıklar, 36-37 derece sıcaklıktaki suyun yumuşatmış olduğu kabarık yara kabuklarını yavaş ağız dudak hareketleriyle acıtmadan ve kanatmadan kopararak cilt pürüzsüz hale gelinceye kadar temizler. Tedaviden olumlu sonuç alınması için üç hafta 21 gün süresince günde 2 seans şeklinde 4 er saat havuza girmek ve toplam 8 saat suda kalınması gerekmektedir. Ayrıca, sabahları aç karına birkaç bardak şifalı sudan içmeyi ihmal etmemek gerekir. Diğer taraftan yerden kaynayan su içindeki kabarcıkla ve balıkların vücut üzerinde yaptığı darbelerle vücutta bir gevşeme ve dinlenme görülmektedir. Tedavi tamamen yan etkisiz olup, kesinlikle herhangi bir ilaç kullanılmamaktadır. Ancak bazı hastaların tereddütleri daha sonra tekrarlarsa konusu oluyor. Yapılan araştırmalarda bugüne kadar böyle bir vaka ile karşılaşılmamıştır. Dünyanın bir numaralı kaplıcası diyebileceğimiz bu kaplıca yalnız sedef hastalarını değil tüm cilt hastalıklarını tedavi etmektedir. Vücut ısısına eşdeğer olan 36-37 derece deki kaplıca suyu şifa özelliğinin yanısıra berrak, kokusuz aktığı yerde hiçbir çökelti bırakmamaktadır. Su Özellikleri Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları pH'ı yaklaşık 7,2 olan su, izotermal olup yıl boyunca sıcaklığı yaklaşık ort. 35C'de süre itmektedir. u, kendini içilebilir kılan özelliklere sahiptir. Suyun biyolojik ve tedavi edici yönünün içerdiği lenyum' dan ;ppm kaynaklandığı vurgulanmaktadır. Suyun romatizmal astalıklara, nörolojik nevralji, nevrit, felç, ortopetik ve travmatolojik sekellerde kırıklar, eklem travması ve kas hastalıkları, jinekolojik sorunlarda lavaj ile, deri hastalıklarında, böbrek taşlarında içme ile ve psikosomatik bozukluklarda yararlı olduğu rapor edilmiştir. Ankara Üniv. Tıp Fak. Hidroloji ve Fizik Tedavi Enstitüsü, Klinik Raporu, 2 Mart 1997. Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları Ancak, psoriasis sedef hastalığı kaplıcayı tedavi yönünden en popüler kılan hastalık olmuştur. Balıklar suyun etkisiyle yumuşayan psoriatik plaklara ya da diğer deri hastalıklarının plaklarına yönelmektedirler. Bunun sonucunda kabuklar uzaklaşmakta, bu esnada ufak bir kanama olmakta ve yara, su ile gün ışığının etkisine maruz kalmaktadır. Bu işlem ayrıca absesi olan hastalarda irinin akmasına neden olmaktadır. Bazı hastalıklarda tropikal uygulanımın yararlı olduğu bilinen Selenyumun sudaki yüksek düzeyinin yara iyileşmesinde önemli etken olduğu bildirilmiştir. Selenyum, hücreleri serbest radikallerin etkisine karşı koruyan bir enzim olan glutation, peroksidaz ' ın bir ko-faktörüdür. Bu içme ya da lavaj suretiyle alınan suyun gastrointestinal Midebarsak ve jinekolojık hastalıklardaki yararlı etkisini de açıklayabilir. Türkiye dışından gelen gözlemciler de, bu suyu tecrübe eden hastaların doktor balıklardan hoşnut olduklarını ve hayal kırıklığına uğrayan hiç Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları bir hastanın olmadığını bildirmişlerdir. Doktor balıklara duyulan ilgi, nörolojik ve romatizmal hastalıkları olan insanları da bu kaplıcaya çekmiştir. Balıklar havuza giren vücudun çevresini sarmakta, bu vücuda vurmakta ve yaralamaktadırlar. Başlangıçta deride duyulan huzursuzluk yerini , mikromasajın gevşetici hoş duyumuna bırakmaktadır. Bu masaj özellikle hızlı büyümeleri için daha fazla besine ihtiyacı olan küçük balıklar tarafından yapılmaktadır. Bu nedenle kaplıcanın hidroterapik yararına eş olarak nörolojik , romatizmal ve travmatik sekelleri olan hastaların kendilerini daha iyi hissetmelerine neden olan bu masajın da psikolojik bir katkısı olabilir. Umutsuz hastaların bu kutsal balıklara olan güveni ve farklı bir ortamda bulunmaları da hastanın kendisini iyi hissetmesine katkıda bulunuyor olabilir. Sadece hastalar değil sağlıklı olan kişilerde doktor balıkları görmek amacıyla kaplıcayı ziyaret etmektedirler. Sağlıklı insanlar muhtemelen bu balıklardan derilerinin keratinize olan kısımlarının temizlenmesi nedeniyle yararlanmaktadırlar. Tedavi Programları 1. Sabah aç karna en az üç bardak şifalı su içilmelidir. 2. Şifalı suyu içen hasta, kahvaltısını yaptıktan sonra havuza girer. 3. Şifalı suyu içen ve karnı tok olan hasta kaplıcanın mineral zengini şifalı suyu ve doktor balıklarla tedaviye başlar. Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları 4. 37° suda yaşayan 28° nin üstündeki sıcaklıklardaki suda balıkların yaşaması tıbben mümkün değildir ve dünyada bir eşi bulunmayan "DOKTOR BALIKLAR" vurucu ve yalayıcı olmak üzere iki çeşittir. 5. İçerisinde cilt hastalıklarının tedavisinde en etkin olduğu bilinen "SELENYUM" un bulunduğu şifalı suyla birlikte doktor balıklar da tedaviye başlar. 6. Günde iki seans şeklinde 8 saat havuza girilir. 7. Tedavi müddetince hastaların alkol almaması gerekir. 8. Tedavi esnasında "SEDEF" hastalığı ile ilgili hiçbir ilaç ve merhem kullanılmamalıdır. 9. Tedavi süresi olan 21 gün mutlaka tamamlanırken, günde kesinlikle 8 saat şifalı sudan istifade edilmelidir. Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları 10. Kuralları yerine getiren sedef hastaları %100 netice alarak kaplıcadan ayrılırlar. Not Cildin en büyük dostu "SELENYUM" bu şifalı suyun her litresinde 1 gr. bulunmaktadır. BUNLARA DİKKAT! Balıklı kaplıcalara girecek olanlar; * Suyu içtikten sonra, havuza girmeden önce kahvaltı yapmak gerekiyor. * Günde dörder saatten iki seans havuza girilmesi tavsiye ediliyor. * 21 günlük kür uygulanmalı. * 21 gün boyunca hastaların, "sedef hastalığı" ile ilgili herhangi bir ilaç ya da krem kullanmamaları gerekiyor. * Tedavi süresince alkol de kullanılmamalı. Sosyal Tesisler ve donatılar Kaplıcanın mülkiyeti Sivas İl Özel İdaresine ait olup, Ünsallar 30 yıllığına yap-işlet-devret modeli ile kiralanmıştır. Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları Standart 134, 3 adet suit olmak üzere toplam 137 otel odası mevcuttur. Kaplıca bünyesinde 2 motel ve 1 otelde toplam 300 kişilik yatak bulunmaktadır. Kamp ve karavan turizmine uygun olup, 50 adet çadır yeri mevcuttur. 16 adet özel banyo bulunmaktadır. Kış aylarında banyo ve otel arasında kaloriferli tüp geçit bulunmaktadır. Biri yarı olimpik toplam 5 adet havuz mevcuttur. Bütün yıl hizmete açıktır 12 ay. Yaz aylarında canlı müzik olup çeşitli eğlenceler düzenlenmektedir. Restaurantı 200 kişilik, TV Salonu, Marketi gıda, sebze, meyva, gazete, sigara, meşrubat, çay bahçesi ve çocuk parkı gibi yan üniteleri mevcuttur. İLETİŞİM Kaplıca tesis işletmecisi Ünsallar Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları Adres Sivas Kangal İlçesi Sedef Tedavi Merkezi Kavak Köyü Mevkii Tel. No 0 346 469 11 51 52-53-54 3 Hat 0 346 469 11 72 73-74-75 Faks No 0 346 469 10 30 e-mail kangal Sivas Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Adres Atatürk Kültür Merkezi Eski SSK Hastanesi Karşısı Sivas Tel. No 0 346 223 59 08 / 0 346 223 92 99 Faks No 0 346 223 92 99 / 0 346 222 22 52 e-mail kultur Kangal Kaymakamlığı Tel. No 0 346 457 10 01 Faks No 0 346 457 10 01 e-mail admin NERELERİ GEZEBİLİRSİNİZ NELER YAPABİLİRSİNİZ Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları Kangal Sivas'ın en ünlü ilçelerinden biri. En önemli özelliği sadece sedef hastalığına alternatif bir çözüm sunan dünyaca ünlü doktor balıklarıyla değil, yine dünyaca meşhur sadakatin timsali Kangal Köpekleriyle de ünlüdür. Eğer hayvan sevginiz varsa üretim çiftliklerini ziyaret edip köpekleri görebilir veya satın alabilirsiniz. Kaplıca da bulunan sosyal tesislerde her tür imkan bulunduğundan, temiz kır havası eşliğinde doğayla baş başa, şifalı suları hem içerek hem de banyo yaparak güzel bir tail yapabilirsiniz. Sivas merkez Selçuklu, Osmanlı eserlerini, tarihi cami, medrese han, hamam ve kervansarayları gezebilir; Sivas Kalesinden Sivas’ı izleyebilirsiniz. Sivas’a özgü halı kilim, ağızlık, kemik saplı bıçak, kemik tarak, çarık, çorap ve ünlü bağlama sazı satın alabilirsiniz. Cumhuriyetin temelinin atıldığı Kongre Müzesini, Çifte Minareli Medreseyi gezip tarihi mekanlarda çay içebilirsiniz. Unesco tarafından korumaya alınan ve taşın sanata dönüştüğü Divriği Ulu Camii ve Divriği konaklarını ziyaret edebilirsiniz. Gürün Gökpınar gölüne giderek gökyüzünün tonlarını suya devrettiği harika bir manzara eşliğinde en leziz alabalıklardan tadabilirsiniz. adresinden alıntıdır. Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları Balıklı Kaplıca Balıklı kaplıca Sivas İli sınırları içerisinde; İl merkezine 90 km uzaklıktaki Kangal İlçesinin 13 km kuzey doğusunda bulunan Hamam Deresi Topardıç Deresi vadisinde yer alan, Balıklı Kaplıca- Yılanlı Çermik adlarıyla da anılan kaplıcadır. Balıklı Kaplıcanın bulunduğu vadi boyunca güneye doğru gidildikçe diğer bazı kaynaklara da rastlanmaktadır. Bunların debisi en fazla olanı; Kangal İlçesine bağlı Kalkım Köyünde bulunan Kalkım Kaplıcası’dır. Bu Kaynak suyunda da Kangal Balıklı Kaplıca da yaşayan aynı tür balıklara rastlanmaktadır. Rakımı 1425 m olan Balıklı Kaplıca da kaynaklar, kuzey-güney doğrultusunda dizilmiş olup 5 ayrı yerden kaynak almaktadır. Kaplıca suyu aslında belirli bir kaynak noktasından çok, kum taşları arasından yaygın olarak yüzeye çıkmakta ve dere kenarı boyunca sızıntılar oluşmaktadır. 1917 yılında sazlık bir alan olan kaplıca, 1966 yılında dört adet havuz ve iki katlı 16 odalı bir motel ile hizmete açılmıştır. Günümüzde ise dört kısım otel, altı havuz, 16 adet özel banyo, lokanta, market ve çay bahçesi hizmet vermektedir. Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları Kangal balıklı kaplıca, ülkemizde deri hastalıklarından; Sedef Hastalığı Psoriasis Ve romatizmal hastalıkların tedavisinde ün yapmış bir kaplıcadır. Bu kaplıcamızın önemi; suyun kimyasal özelliklerinden ve içinde yaşayan balıklardan ileri gelmektedir. Kaplıca suyunun 35+ olması ve kimyasal içeriği nedeniyle çeşitli hastalıkları tedavi edici yöre halkı tarafından bilinmekte olup, bu tedavi özelliğinin tüm ülke ve dünya geneline yaygınlaştırılmasına çalışılmaktadır. Diğer taraftan kaplıca suyunda yaşayan balıkların insan vücuduna saldırırcasına gelmeleri hastalıkların bu balıkların iyileştirdiği düşüncesi de oldukça yaygındır. Kaplıcanın bu yönü araştırıcıları fiziksel, kimyasal, jeolojik, biyolojik ve klinik bulgular elde etmeye yönlendirmiştir. Diğer taraftan pek çok cilt hastası Yurt içinden-Yurt dışından kaplıcaya gelmekte ve belirli sürelerle havuza girip “Balık-Su” tedavisi gördükten sonra iyileştiklerini ifade etmektedirler. Kaplıcanın 2003 tarihinde Sağlık Bakanlığı tarafından Sağlık tesisi olarak tescili yapılmıştır. Kangal Balıklı Kaplıca; ülkemiz termal kaplıcaları içerisinde kendine özgü bir yeri vardır. Tedavi özelliği itibari ile dünyada bir benzerin bulmanın mümkün olmadığı kaplıca, ilmi ve tıbbi bir mucizeyi "Sedef Hastalığını tedavi ederek" sergilemektedir. 36-37 derece sıcaklıktaki kaplıca suyunda bulunan balıkların mucizevi bir şekilde tedavi yöntemi uygulaması bu kaplıcanın ününü ve özelliğini daha da artırmaktadır. Çünkü modern tıp da şimdiye kadar fayda görmeyen dünyanın her yerindeki cilt hastalıkları için Kangal balıklı kaplıcası en son ümit kaynağı olmaktadır. Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları Tahriş olmuş durumdaki veya herhangi bir enfeksiyondan oluşmuş cilt dokusundaki yaraları; egzama, cerahatli sivilceler ve hatta tıpta tedavisinin imkansız olduğu bilinen "Sedef" hastalığı gibi cilt hastalıkları 2-10 cm. büyüklüğündeki Cyprinide Sazangiller familyasından Cyprinion Macrostamus Beni Balığı ve Garra rufa Yağlı Balık türündeki balıklar tarafından iyileştirilmekte ve izleri kaybolmaktadır. Kaplıcada ilk kez yıkananlar ellerinde olmayarak tarifi mümkün olmayan bir ürperti yaşarlar. Çünkü suya girer girmez, ince, kahverengi, gri, bej rengindeki sazan ve kaya balığı türü balıkların hastanın etrafında dolaşmaya ve ciltte hastalık belirtisi olan yerleri temizlemeye başladıklarını görürler. Hastaların balıklara alışmaları 2-3 gün sürer. Dişleri olmayan bu balıklar, 36-37 derece sıcaklıktaki suyun yumuşatmış olduğu kabarık yara kabuklarını yavaş ağız dudak hareketleriyle acıtmadan ve kanatmadan kopararak cilt pürüzsüz hale gelinceye kadar temizler. Tedaviden olumlu sonuç alınması için üç hafta 21 gün süresince günde 2 seans şeklinde 4 er saat havuza girmek ve toplam 8 saat suda kalınması gerekmektedir. Ayrıca, sabahları aç karına birkaç bardak şifalı sudan içmeyi ihmal etmemek gerekir. Diğer taraftan yerden kaynayan su içindeki kabarcıkla ve balıkların vücut üzerinde yaptığı darbelerle vücutta bir gevşeme ve dinlenme görülmektedir. Tedavi tamamen yan etkisiz olup, kesinlikle herhangi bir ilaç kullanılmamaktadır. Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları Vücut ısısına eşdeğer olan 36-37 derece deki kaplıca suyu şifa özelliğinin yanı sıra berrak, kokusuz aktığı yerde hiç bir çökelti bırakmamaktadır. Kaplıca suyunda kalsiyum, magnezyum, selenyum ve bikarbonat gibi iyonlar çok miktarda bulunmakta olup, banyo için elverişli. Romatizmal hastalıklara, sinir hastalıklarına, kırık, çıkık, ezik ve bazı durumlarda kireçlenmeye, sabahları aç karnına şifalı su içmek günde en az ve banyo yapmak kaydıyla başta ülser olmak üzere böbrek hastalıklarına kesin tedavi sağlamaktadır. Kaplıca kırsal bir alanda olup, yeşil bir vadi içerisindedir. Bayanlar ve erkekler için ayrı ayrı girilebilen iki adet üstü açık, iki adet üstü kapalı havuz ile iki adet yüzme havuzu ve soyunma yerleri mevcuttur. Havuzlar günde 1500 kişiye kadar hizmet verebilme kapasitesindedir TEDAVİ EDİLEBİLEN HASTALIKLAR Psöriasis Sedef Hastalığı Hiperkeratozla seyreden dermatolojik rahatsızlıklar. Kronik egzematöz lezyonların rezidüel ürtikerlerin ve nörodermtlerin tamamlayıcı tedavisinde, Inflamatuar Romatizmal Hastalıklar Romatoid Artrit, Ankilozan Spondilit,Psoriatik Artrit,Kollajen doku hastalıkları vb. Dejeneratif Eklem Hastalıkları Kireçlenmeler Romatizmal Kas ve Yumuşak doku Hastalıkları Fibromiyalji, Periartrit, Tendinit,Bursit,Epikondilit vb. Bel-Boyun ve Ağrıları Moral Motivasyon ve Kondisyon Artırma Egzersiz Programlar. adresinden alıntıdır. Balıklı Kaplıca!nın nerede olduğunu bilmeyenler ve öğrenmek isteyenler için kısaca adres tarifi yapalım istedik ; Balıklı kaplıca Sivas ili sınırları içerisinde; il merkezine 90 km uzaklıktaki Kangal ilçesinin 13 km kuzey doğusunda bulunan Hamam Deresi Top ardıç deresi vadisinde yer almaktadır. Balıklı kaplıca aynı zamanda Balıklı Çermik veya Yılanlı çermik adlarıyla da anılan kaplıcadır. Sivas Merkez’den Kangal’a ve Balıklı Kaplıca’ya gidilebilmektedir. Otomobil ile gidecekler için Sivas Merkez’den Ulaş ilçesine kadar 35 km mesafe gidildikten sonra Ulaş’tan Kangal ilçesine gidilir. Ulaş ilçesinden Kangal ilçesine kadar yaklaşık 45 veya 50 km mesafe bulunmaktadır. Bu mesafeyi geçip Kangal ilçesine ulaşıldıktan sonra Balıklı Kaplıca’ya Kangal’dan gidilebilmektedir. Kangal’dan Balıklı Kaplıca’ya giden yol 13 km mesafelidir. Sivas Merkez’den izlenecek yol kısaca şöyledir ; Sivas – Ulaş – Kangal – Balıklı Kaplıca Kilometre olarak Sivas ile Balıklı Çermik arası toplamda yaklaşık 95 km civarındadır. Ayrıca Sivas’tan Kangal’a kadar tren hattı bulunmaktadır. Tren seferleri ve saatleri ile ilgili bilgiyi adresinden öğrenebilirsiniz. adresinden alıntıdır. Kangal Balıklı Kaplıcası Sivas İli sınırları içerisinde; İl merkezine 90 km uzaklıktaki Kangal İlçesinin 13 km kuzeydoğusunda bulunan Hamam Deresi Topardıç Deresi vadisinde yer alan, Balıklı Çermik- Yılanlı Çermik adlarıyla da anılan Kaplıcanın bulunduğu vadi boyunca güneye doğru gidildikçe diğer bazı kaynaklara da rastlanmaktadır. Bunların debisi en fazla olanı; Kangal İlçesine bağlı Kalkım Köyünde bulunan Kalkım Kaplıcası’dır. Bu Kaynak suyunda da Kangal Balıklı Kaplıca da yaşayan aynı tür balıklara rastlanmaktadır. Rakımı 1425 m olan Balıklı Kaplıca da kaynaklar, kuzey-güney doğrultusunda dizilmiş olup 5 ayrı yerden kaynak almaktadır. Kaplıca suyu aslında belirli bir kaynak noktasından çok, kum taşları arasından yaygın olarak yüzeye çıkmakta ve dere kenarı boyunca sızıntılar oluşmaktadır. 1917 yılında sazlık bir alan olan kaplıca, 1966 yılında dört adet havuz ve iki katlı 16 odalı bir motel ile hizmete ise dört kısım otel, altı havuz, 16 adet özel banyo, lokanta , market ve çay bahçesi hizmet vermektedir. Kangal balıklı kaplıca, ülkemizde deri hastalıklarından; Sedef Hastalığı Psoriasis Ve romatizmal hastalıkların tedavisinde ün yapmış bir kaplıcamızın önemi; suyun kimyasal özelliklerinden ve içinde yaşayan balıklardan ileri gelmektedir. Kaplıca suyunun 35+ olması ve kimyasal içeriği nedeniyle çeşitli hastalıkları tedavi edici yöre halkı tarafından bilinmekte olup, bu tedavi özelliğinin tüm ülke ve dünya geneline yaygınlaştırılmasına taraftan kaplıca suyunda yaşayan balıkların insan vücuduna saldırırcasına gelmeleri hastalıkların bu balıkların iyileştirdiği düşüncesi de oldukça yaygındır. Kaplıcanın bu yönü araştırıcıları fi ziksel, kimyasal, jeolojik, biyolojik ve klinik bulgular elde etmeye taraftan pek çok cilt hastası Yurt içinden-Yurt dışından kaplıcaya gelmekte ve belirli sürelerle havuza girip “Balık-Su” tedavisi gördükten sonra iyileştiklerini ifade etmektedirler. Kaplıcanın 2003 tarihinde Sağlık Bakanlığı Tarafından Sağlık tesisi olarak tescili yapılmıştır. Kangal Balıklı Kaplıcası-Tedavi Edici Özellikleri Kaplıca suyunun romatizmal hastalıklara, nörolojik Nevralji, Nevrit, Felç ortopedik ve travmatolojik sekellerde kırıklarda, eklem travması ve kas hastalıkları Jinekolojik sorunlarda, deri hastalıklarında, böbrek taşlarında içme ile ve psikosomatik bozukluklarda yaralı olduğu rapor edilmiştir. Ancak psoriasis sedef hastalığı kaplıcayı tedavi yönünden en popüler kılan hastalık olmuştur. Bu tedavide balıklar suyun etkisiyle yumuşayan psoriatik plaklara ya da diğer hastalıklarının plaklarına yönelmektedir. Yumuşayan kabuklar balıklar tarafından besin amacıyla uzaklaştırılmakta, bu esnada ufak bir kanama olmakta ve yara, su ile gün ışığının etkisine maruz işlem ayrıca apsesi olan hastalarda irinin akmasına neden olmaktadır. Bazı hastalıklarda tropikal uygulanımının yararlı olduğu bilinen selenyumun yara iyileşmesinde en önemli etken olduğu bildirilmiştir. Türkiye dışından gelen gözlemciler ve bu suyu tecrübe eden hastaların balıklardan hoşnut olduklarını ve hayal kırıklığına uğrayan hiçbir hastalığın olmadığını bildirmişlerdir. Yöresel olarak “Doktor Balıklar” diye tanımlanan kaplıca suyunda yaşayan balıklara duyulan ilgi nörolojik ve romatizmal hastalıkları olan insanları bu kaplıcaya insanlar değil, sağlıklı olan kişiler de doktor balıkları görmek amacıyla kaplıcayı ziyaret etmektedir. Balıklı Kaplıca hakkında daha fazla bilgi ve iletişim bilgileri için sitesini ziyaret edebilirsiniz. adresinden alıntıdır. Kangal Balıklı Çermik Kaplıcalarındaki Otel Apart otel Tesis Bilgileri Kangal Balıklı Çermik Kaplıcalarına Erişmek İçin İletişim Bilgileri Kangal Balıklı Çermik Kaplıcaları Resimleri Fotoğrafları ve Videoları
Kısaca Kangal Balıklı Kaplıca Sivas'a 96 km. Kangal İlçesine 13 km. uzaklıkta ve Kangal'ın kuzeydoğusunda Kavak deresi vadisindedir. Kaplıca suyunda en büyüğü 10 cm boyunda olan binlerce küçük balık yaşar. Balıklar vücuttaki sivilce, yara, egzama, sedef gibi cilt hastalıklarının iyileşmelerine, yaraları temizleyerek yardımcı olur. Çermikte yeme-içme ve konaklama tesisleri mevcuttur. Kangal Balıklı Çermik Sıcak Çermik İl merkezine 31 km uzaklıktadır. Romatizma, sinirsel ve adale rahatsızlı ...devamı ☟
sivas balıklı kaplıca hakkında bilgi